28

592 124 50
                                    

Sellamun aleyküm 🥰🥰

Nasılsınız canlarım? Haliniz hatrınız sıhhatiniz iyidir inşAllah? Bölüm düzenlerken saat on iki olmuş 🤣🤣 eklediğim şeyler oldu tabi. Ama uzuuun bir bölüm geldi. Kendimi teprik ediyorum bu konuda akskakxşajx

Keyifli okumalar.

"Söylenecek çok şey var ama aslında söylenecek hiçbir şey de yok Akel. Ne diyeyim şimdi? Otuz sene önce bir şeyler yaşanıyor ve bu ülkeye katkı sağlamış bir binbaşı öldürülüyor. Bunu Jitem de yapmış olabilir. Keza bunun üzerinde çok duruyorlar. Ama Kemal Uzuner öyle söylemiyor. Silahlarını ve dökümanlarını alıp çıktı diyor. Ki bir PKK itirafçısına ne kadar güvenebiliriz orası da şüpheli ancak adam Veli Küçük'e çalışmaya devam ediyor. Garip geliyor bana. Fazla garip."

Dağhanın ikircikli yanıtları merakımı iyice kamçılıyordu. Sanki konuşmak istiyor ama aslında konuşamuyormuş gibiydi. Belki de mesleki bir şeydi. İçine dahil olduğu tim hakkında konuşmak istemiyordu.

"Nesi garip Dağhan. Susturmak istemişler işte. Yapılanmanın sırlarını ifşa edemesin diye vaz geçmişler ondan." En başından beri bunun acılığı oturuyordu içime. Yıllarca emek harca, kendini feda et ama sonra istemedikleri bir şeyi yaptığın anda idam fermanın verilsin.

"O iş o kadar basit değil işte. Ersever ordudan ayrılmıştı, adı kaçakçılığa karışmıştı. Doğuda çok fazlaydı o zamanlar böyle şeyler ve çoğu zaman itirafçı ya da istihbaratçı kaybetmemek için göz yumuyorlardı. Ersever'in Soner Yalçına verdiği ropörtaj dışında da bir davası vardı görülen. Keza işler de sarpa sarmaya başlamıştı."

"Kaçakçılar olayını biliyorum. Ama normal değil mi böyle şöyler. Herkes ne kopartabilirim diye bakar. Konu devlet de olsa, yaptığı iş vatanına yardım da olsa sonunda çıkarını gözetir. Keza Ersever de karıştıysa böyle işlere -ki ben inanmıyorum- ağı çökertmek ya da daha büyük isimlere bulaşmak amaçlı da olabilir. Ajanlık bunu gerektirir."

"Ya da belki de önemsemediler. Onların işi tütün kaçakçılarıyla falan değildi. Terördü. Göz yummak da işlerine geldi. Göz yumdular ama her türlü detayına da vakıf oldular. Ki gün gelip de ayaklarına dolanırlarsa tepelerine binebilmek için."

"Yani. Ama neden bu konuda dava açıldı? Üstünü örtmediler mesela."

"Çünkü Ersever Devleti teröre karşı yeterli bulmuyordu ve hamlelerini de beğenmiyordu. İzledikleri politika ona göre yanlıştı. PKK ve Kürt'ler aynı görülmemeliydi. Siyasilerin demeçleri yürüttükleri operasyona zarar veriyordu. Çözüm sürecinden pek de farkı olmayan bir süreç yani. Terörist Apo, Bay Öcalan olmuştu. Ve Ersever'de bunları açık açık söylen yiğit bir adamdı. Hakkında çıkan haberleri vesayire bir kenara at. Çoğu yalan çünkü. Herkes bir şey söylüyor. Ama adam devlet tarafından doğru politika izlenmiyor diye askerliği bırakmış, sonra da çıkmış çat çat yanlış yapıyorsunuz demiş. Sence bunları söyleyen birine kim çıkıp da Jitem'i Cem Ersever kurdu der ki?"

"Silivri soğuktur diyorsun yani?" Bu halk arasında kalıplaşmış tabir şu an düşüncelerimi anlatıyordu. Ve malesef hükümet ve ülke arasındaki farkı ayıramayan çoğu kişiye karşın bu ayrımı yapan Ersever'lerin sonu hüsran oluyordu.

"Gibi gibi. Birine değiştirebileceği standartta yanlışlarını söylersen o seni sevecenlikle karşılar. Ama işine gelmeyen gerçekleri yüzüne vurursan seni düşmanı ilan eder. Bu Osmanlı'da da aynıdır Birleşik Kralık'ta da."

"Sadece siyasilere mi kızıp istifa etti peki bu adam? Neden mücadele etmedi?"

"Etti aslında. Yazdığı kitaplar ya da verdiği ropörtaj da bir mücadele değil mi? Düşmanının elinde silah varsa sen de ona silahla zarar verebilirsin ama düşman seni benliğini yıkarak yok etmek istiyorsa sen de onun benliğini yakmalısın. Gerçekler her zaman en büyük silahtır."

Ben Onu Çok Sevdim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin