40. BÖLÜM ~KAZA~ (1.KİTABIN FİNALİ)

En başından başla
                                    

"Meriç?"

"Nerdesin? Sen ağlıyor musun? Ne oldu? " diye sorduğunda burnunu çekip. " Asıl sen nerdesin Meriç? Aslı'yı alıp nereye gittin? Cevap ver bana!"

"Nerdesin?"

"Atakan ve yağız'la size doğru geliyorduk," dedim.

"Tamam bende eve geçiyorum orda görüşürüz. Ağlama Ezgi! Ağladığını görmeyeceğim bir daha!"dediğinde," Tamam," deyip telefonu kapatım.
Atakan ve Yağız merakla benden bir cevap beklerken susmayı tercih ettim.

Bir kaç dakika sonra Araba Meriç'lerin evinin önünde durunca arabadan inip yağız'la beraber eve doğru ilerledik. Atakan arabayı park edip yanımıza geldiğinde zile bastım.

İçerden Rüya'nın sesi duyulunca Atakan sırıtarak başına aşağıya eğdi. Rüya kapıyı açtığında gülümseyerek bize baktı. " Hey, Siz mi geldiniz? Yani hoş geldiniz. Haberim yoktu onda biraz şaşırdım," deyip geçmemiz için kenara çekildi.

Ben konuşmadan sesiz bir şekilde içeriye girip ayakabı çıkarırken diğerleri ise aç olduklarını belirterek sipariş vereceklerini söylediler.

Ciddi ciddi bana küsmüş olamazlar değil mi?

Saçma yani...

Salona doğru ilerleyip tek kişilik koltuklardan birine geçip oturdum. Sanırım evde Rüya'dan başka kimse yoktu.

Rüya enerji dolu sesiyle gülerek," Ne oldu size biri öldüde benim mi haberim yok? Ne bu yas tutma tipi, ha?" Bu kızım enerjisi nerden geliyordu? Yani bir insan hiç mi yorulmaz dı?

"Meriç gelince olanları öğrenirsin Rüyoşkom bir daha sana özet geçemem çok yorgunum." Yağız uzun L koltuğa geçip uzandığında bakışlarım Yağız'a kilitledim. Ona baktığımı fark edince," Biri şu komşu kızıma bana küçük emrah gibi bakmamasını söyleye bilir mi? Barşmayacağım çünkü onunla!"dediğinde. 

"Neler oluyor küsmüsünüz?"diye sordu Rüya merkla.

Yağız, "Evet, hepimiz! Meriç'lede ayrıldılar," dediğinde Rüya gözlerini belerterek bana baktı." Ne?! Neden? Niye ki, yani ne oldu?"diye sorduğunda açıklama yapmak yerine," Yağız'a sor o sana açıklama yapsın,"dedim.

Evin zil sesi kulaklarıma dolduğunda Meriç'in geldiğini umarak Rüya dönüp," Git kapıya bak Rüya," dedim.

Bir şey demeden ayağa kalkıp kapıya yöneldi. Kapıyı açtığında içeriye ilk Meriç arkasında ise Aslı girdi.

Onu buraya getirmesine şaşırmıştım. Ama gelmesine de sevinmedim değil. Her şeyi bana tek tek açıklamak zorundaydı çünkü. Kim bilir Meriç'le neler konuşmuşlardı...

Meriç içeriye girer girmez bakışları beni buldu. Aslı ise ayakabılarını çıkarıp ayağına terlik giyerek bize doğru gelmeye başladı. Merakla yüzüne baktığımda ifadesiz bir şekilde bana baktı. Daha sonra Atakan'ın yanına geçip oturdu. Ben hala onu izliyordum.

Meriç de salona girmek yerine mutfağa girip elinde su dolu bir bardakla geri çıktı.

"Ulan Aslı senin olduğunu tahmin etmiştim zaten ben. Ne işler açmış başımıza bu? Ben birde seninle aynı sınıftayım. Can güvenliğimiz yok yeminle,"diyen Yağız'a dönüp baktım. Haklıydı valla.

YENİ OKULUM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin