25.BÖLÜM ~BİLİNMEYEN NUMARA~

16.4K 779 176
                                    

O kadar çok merak ediyordum ki bir günümüz bilemi tartışmadan,kavga etmeden geçemiyecek...

Rüya kendinde olmadığı için bileğinden tutup kenara çekildim. Rüya birşeyler saçmalayıp konuşuyordu ama anlamıyordum işte... Gözlerimi bir an olsun Meriç'den ayırmıyordum.

Kıvırcık saçlı çoçuk bana bakarak Meriç'e birşeyler söyledikten sonra Meriç'in bakışları bana doğru döndü ardından kıvırcık çoçuğa kafa atamsı ile kavga başlamış oldu.

Şuan ne yapacağımı bilmiyordum. Meriç'in yanına gitsem olmaz çünkü; Rüya şuan deliler gibi kendi kendine konuşuyordu, bizim kızları bulamak için etrafa göz atım ama yoklardı. Nereye kaybolmuştular? Rüya'da içecek zamanı bulmuştu... Mecburen Rüya'nın yanına yere çömelip oturup,"iymisin?" diye sordum.

"Ezgi benim midem bulanıyor." Şu zıkımı içmeseydin böyle olmayacakdı!

Birinin beni dürtmesiyle arkama dönüp baktım.Aslı'ydı yanıma çömelip, " Ben Rüya'ya bakarım gidip Meriç'leri ayırsan iyi olur, polisi aradılar. " Bugün Aslı'ya birşeyler olmuştu kesin. Ona güvene bilirmiydim? Mecburen kafamı salayıp yerden kalktım, birşey demeden Etrafa bakındım. Yağız'ı gördüğümde elindeki bira şişesini birinin kafasında parçaladığını görce hızlı adımlarla yanına gittim.

Yağız'ın kolundan tutup kendime doğru çekiştirip." Yağız polise haber vermişler burdan gitmemiz gerek!"dediğimde etrafına bakınıp, "Tamam."dedi

Yağız yanımdan ayrılınca Meriç'in yanına doğru ilerledim kıvırcık çoçuğun üstüne çıkmış ardı ardına yumruk atıyordu. Korkuyla yanına gidip engelemeye çalıştım ama beni itince olduğum yere düştüm. Meriç Beni itiğinin farkında bile değildi!

Canım acımıştı ama mecburen tekrara yanına gidip."Meriç!" diye seslendim bakışları bana döndügünde ne olduğunu anlamaya çalışıyordu sanki. Kıvırcık sapık Meriç'i üstünden itip yerden kalkıp ağzından gelen kanı yere tükürdü...

Ona bakmayı bırakıp Meriç'in yanına gittim. Her zamnaki gibi yine dudağı patlamıştı elimi uzatıp kalkmasını yardım edecektim ama birinin beni yere itmesiyle Meriç'in üzerine düşmem bir oldu. Meriç'in üzerine düştüğüm için canı acımış olmalıydı. Birşeyler söylüyordu ama duyamıyordum. Üzerinden kalkıtığımda oda kalkıp elimi tutarak beni kenara çekti. Sandalyeler ve şişeler havada uçuşuyordu resmen...

"Burdan hemen çıkmamız gerek!" diye bağırdım ne dediğimi anlamamıştı sanırım.

Elimi tutuğu elini bırakıp, elimle Rüya'yı gösterdim. Aslı Rüya'nın yanında oturmuş endişeli bakışlarıyla etrafa bakınıyordu.

Ortalık ne ara böyle oldu? Adım atacak yer bile yoktu. Meriç eliyle dudağının kenarındaki akan kanı silip elimi tekrar tutup ilerlemeye başladı. İnsanları iterek ilerliyorduk. Rüya'nın yanına geldiğimizde Mert ve Elif'inde orda olduklarını fark ettim. Meriç Rüya'yı kucağına alıp bize bakıp başıyla çıkışı gösterdi. Küçük çoçuklar gibi Meriç'in çeketinin ucundan tutunup ilerlemeye başladım taki aklıma Yağız gelen kadar,adımlarım beni istemeyerek de olsada durdurmayı başarabilmişti. Ne kadar şuanki durmadan korksamda onu burdan bırakamazdım. Digerleri çıkışa doğru ilerlediğinde arkama dönüp hızlı adımlarla insanları iterek yürüyordum.

Etrafa bakındım ama yoktu. Ne Yağız vardı, ne de Ayaz belkide çoktan çıkmıştılar... Bana doğru gelen cam bardağı görünce ne yapacağımı bilemedim. Birinin beni kolarının arasına alıp sarılmasıyla cam bardak bana gelmesi yerine ona gelmişti.

Bana sarılan kişiyi itip Kim olduğuna baktım. Batuhan abi. Ciddi ve sinirli bir şekilde bana bakıyordu... Bileğimi kavrayıp beni yangın merdivenlerine yönlendirdi. O kadar hızlı yürüyorduki ona yetişemiyirdum. Merdivenlerden indikten sonra çıkış kapısını itip dışarı çıktık.

YENİ OKULUM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin