28

1.4K 120 44
                                    

        "Biraz daha süt ister misin?" diye sordu Seungmin elindeki kahve kupasını sehpaya bırakırken.

"Yeterli hyung sağol." diye fazla uyumaktan çatallaşan sesi ile yanıt verdi Jeongin ise.

    Changbin evden çıkalı bir kaç saat oluyordu. Öyle ki hava çoktan kararmıştı.

    Yüce Lee Köşkü'nde ise atmosfer bir kaç saat öncesine göre daha sakin ve normaldi.

     Jeongin uyanmış ve onun için endişelenen hyunglarını olanları anlatmıştı.

    Hepsinin Yeon' a küfürler etmesi, Minho'nun intikam planları ve Felix'in normalde kabul görmeyen sıcak kucaklaması sayesinde ortamdaki ağır hava dağılmıştı.

     Jeongin daha iyi gibi görünüyordu. Ağlaması durmuştu. Belki de akıtacak göz yaşı kalmamıştı. Şuan kendini boş hissediyordu.

     Minho ve Felix mutfakta yiyecek bir  şeyler hazırlarken Jisung film gecesi için bir şeyler bakıyordu.

   Seungmin ise elinde iki kahveyle balkonda oturan küçüğünün yanına gelmişti.

      "Daha iyi misin?" deyip ilgiyle Jeongine baktığında gülümsedi küçük.

"İyiyim hyung. Uzun zamandan sonra duygu patlaması yaşadım. Bu yüzden biraz abarttım sanırım."

    İç çekti büyük olan. Ne yapması ne demesi gerektiğini bilmiyordu. Jeongini daha fazla üzmek istemiyordu.

    Bu yüzden çareyi konuyu değiştirmekte buldu.

" Hyunjin ve Yeji ayrılmışlar. "dediğinde anında büyüğüne döndü Jeongin.

   Ne yaşamış olursa olsun konu gıybetti. Bunu asla kaçıramazdı. Bu üç silahşörlerin altın kuralıydı.

" Oha. Neden? "

    Güldü Seungmin. Küçüğünün dikkatini nasıl çekeceğini biliyordu.

" Daha doğrusu hiç birlikte olmamışlar. Yeji Jisu yu kıskandırmak istemiş."

"Pff. Çocuk çocuk işler."

"Ben de öyle söyledim."

"Sana Hyunjin hyung mu söyledi?"

"Hmm.. Bugün konuştuk." dediğinde Jeongin in aklına Jisung un söyledikleri geldi.

"Hyunjin hyung bu aralar bir garip davranıyor. "

"O Hwang Hyunjin. Garip davranmaması garip olurdu." diyen Seungminle ikisi de kıkırdadı.

     Jeongin tam ağzını açmıştı ki alacaklı gibi çalınan kapıyla ikili bakışlarını içeriye çevirdi.

      Aynı şekilde mutfaktaki ikili de şaşkınca kapıya bakmıştı.

    Minho üzerindeki mutfak önlüğünü çıkarıp kapıya ilerlerken onunla birlikte ilerleyen Jisungu durdurdu.

     Hızla gidip kapıyı açtığında karşısında baygın gözlerle ona bakan çocukluk arkadaşını görmesiyle sinirleri gerilmişti.

"Ne yapıyorsun amk bu saatte?" diye sinirle sordu.

   Chan ise onu hafifçe itip cevap vermeden içeri girdi.

Şuan aklındaki tek şey Jeongin ile konuşmaktı. Minho yu sonra halledebilirdi.

     Hızla salona girdiğinde ona bakan tüm şaşkın gözler içinde aradığını buldu ve ona doğru ilerdi. Fakat tam bu sırada önüne çıkan beden ona engel oldu.

Friends? - Stray Kids/Hyunmin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin