Bölüm 18

474 24 4
                                    

Jaehyun gözlerini araladığında Taeyong ve Johnny yanında yoktu, işe geç kalmıştı.

Taeyong'un neden kendisini uyandırmadığını merak etti, onun uyuyakaldığını biliyordu.

Kıyafetlerini üzerine geçirip, salona ilerlemişti. Patronunu arayıp rahatsız olduğunu söyleyecekti.

Ama salona ilerlediğinde gördüğüyle yutkundu, Johnny Amerikan mutfağında tezgaha yaslanmış, kafasını geriye atmış inliyor, Taeyong ağzıyla onu rahatlatıyordu önünde diz çökmüş halde.

Johnny onu farkettiğinde gülümsemiş ve Taeyong'un alnındaki saçları çekmişti.

"Günaydın tatlı bebeğim." Jaehyun ona kısa bir günaydın verip mutfağa ilerledi.

"Mark'ları çağırmayacak mıydık? Niye hala gelmediler?" Taeyong ağzı boşalınca mırıldandı.

"Çünkü ben devam etmek istiyorum, babama patronunu arattırdım, bugün işe gitmiyorsun."

"Taeyong sana babanı karıştırma demiştim!" Taeyong kafasını Johnny'nin omzuna dayayıp ona baktı, resmen onu umursamıyordu.

"Kızacak bir şey yok Jaehyun-ah, babam sana yardım edince canın yanmamalı."

"Babanın yardımını istemiyorum, bunu daha önce çok tartıştık!"

"Yeter Jaehyun, sorun etme bunu."  Johnny Taeyong'a sarılıp alnına bir öpücük bırakınca Jaehyun kafasını çevirdi.

"Kahvaltı ettiniz mi?"

"Hayır, seni bekledik." Johnny kahve makinesinin tuşuna basarken Taeyong da tava çıkartıp yaktı.

"Bana ramen paketini ve üç yumurtayı verir misin?" Jaehyun onun dediğini yaptı, ardından beklemeye başladı, Johnny masayı siliyordu.

"Babana ne söyledin?"

"Seninle gece yarısı otele gittiğimizi, yorgun olduğunu ve işe gitmeyeceğini söyledim."

Jaehyun kafa salladı.

"Senin niye modun düşük?" Jaehyun cevap vermedi.

"Ben Johnny ile uğraştığım için mi, yoksa uyandırmadığım için mi?" Johnny onları rahat bırakmak adına uzaklaşıp salona ilerledi ve televizyonu açtı.

"Taeyong biz senden habersiz öpüştük diye kızdın, siz daha fazlasını yapıyorsunuz." Taeyong ona döndü.

"Ama sen yakınlaştığımızı biliyorsun zaten, dün benim haberim yoktu. Üçlü yapıyoruz Jaehyun, tabi ki biri müsait olmayınca diğer ikisi yapacak. Eminim Jeno'lar da öyle yapıyordur." Jaehyun kafa salladı, Taeyong böyle konularda ondan daha bilgiliydi.

"John yemekler hazır." Johnny bir magazin programını açık bırakıp masaya ilerledi, Jaehyun'a sıkıca arkasından sarılıp boynuna bir öpücük bıraktı.

"Dün yorulduğun için uyandırmadık seni canım, lütfen kızma."

"Tamam, sorun yok."

Hepsi masaya otururken, Johnny Jaehyun'un sandalyesini çekmiş, minik bir gülümseme oluşmuştu aralarında.

Onlar yemek yerken kapı çalmış, Johnny ev sahibi olarak açmak zorunda kalmıştı.

Mark içeri girerken yüzü asıktı.

"Ee, iyice zaman geçirdiniz mi bari? Beni attığınıza değdi mi?!"

"Değdi canım, teşekkürler. Gel yemek ye." Taeyong cevap verince Mark göz devirdi.

Three Men One Love  JohnJaeYongWhere stories live. Discover now