Bugün erkenden kalktım. Hazırlıklara başladım. Arkadaşım bugün bize gelecekti.
Pijama partisi için, çok heyecanlıydım.
Hazırlıkları hızlı hızlı bitirdim odaları düzenledim.
Sonunda saat 8.00'i gösteriyordu. Mısra birazdan gelirdi...
Mısra geldi onu içeri davet ettim biraz sohbet ettik. Sırada korku filmi vardı.
Mısra korku filimlerini çok severdi... filmin ortasında susa'dım.
Önümüzdeki sülahide su kalmamıştı bu yüzden mutfağa gittim.
Mutfağın penceresi açıktı fakat ben kapattığımdan emindim. Neyse deyip geçiştirdim.
Odaya tekrar döndüğümde mısra odada yoktu. Biraz ürperdim,ve arkamda birşey hissetim. Hemen arkamı döndüm ve arkamdaki mısray'dı. Bana lavaboya gittiğini
söyledi. Tamam deyip filmi izlemeye devam ettik. Mısra Tam filmin en korkunç yerinde bir kahkaha attı. Gerçekten bu kızın psikolojisinin bozuk oldu'ğuna artık kanaat getirdim. Mısra arada sırada tuhaf sorular soruyordu. Neden bilmiyorum ama ondan biraz korkmaya başladım. Film bitti ve saat 1.46'ydı uykumuz gelmişti.
Hemen yatağa gidip yattık. Gece tuvaletim gelmişti kalktığımda mısra yatakta yoktu..
YÜKSEK BİR SESLE;
"Mısra neredesin" diye bağırdım. Fakat cevap gelmedi.
Lavaboda'dır diye düşündüm. Lavaboya doğru ilerlerken mutfaktan sesler geliyordu...
Kafamı mutfağın kapısına dayadım ve;
MISRA: hayır bu gece olmaz, yarın saat 5.00 da
Telefondaki kişi: tamam eyer bu seferde ertelenirse işiniz biter.
Çok fazla korkmuştum. Mısaradan şüphelenmeye başladım. Tam oradan uzaklaşacaken
Mısra mutfaktan çıktı ve beni gördü.
MISRA:neden uyandım bu saatte
Ben: ah şey için lavabom gelmişti, peki ya sen neyapıyorsun
MISRA: h-hiç sadece biraz acıktım.
Ben: istersen sana birşeyler hazırlıyayım
MISRA: şey sen lavaboya gitmiyecekmiydin?
Ben: ah evet doğru! Ben gidiyorum sen uyuyabilirsin.
Lavoya gittim ve odaya doğru yürüyordum. Odanın kapısından hafifçe içeri baktım
Mısra değişik hareketler yapıyordu perdeler felaket bir şekilde uçuşuyordu.
Ben içeri girdiğimde perdeler uçuşmayı bıraktı ve mısra bana bakarak ;
MISRA: Geldiğini görmemiştim
Ben: sorun değil, sanırım az önce çok rüzgar vardı.
MISRA: Yok az önce rüzgar filan yoktu, neden sordun'ki
Ben: az önce perdeler felaket şekilde uçuşuyordu.
Mısra : y-yok ya sana öyle gelmiştir.
Ben:neyse boşver ya yatalım
Mısra: Bencede ya yatalım hem benim çok uykum var.
Mısra benden birşey saklıyordu bu çok belliydi. Ama bunu ögrenecegim.
Sabah olduğunda mısra hala uyuyordu. Ben kahvaltı hazırlamak için mutfağa gittim.
Kahvalti'yı hazırlandıktan sonra mısra'yı uyandırmaya gittim.
Mısra uyanıp yanıma geldi beraber kahvaltı yaptık. Fakat benim dikkatimi çeken birşey vardı.
Mısra'nın gözleri renk değiştiriyordu. Acayip şekilde korkmuştum.
Ama hiçbirşey demeden yemeye devam ettim.
Mısra'nın benden sakladığı şeyi öğrenmek için onu sık sık evime davet ediyordum.
Sonunda onu gittiği heryerde takip ediyordum.
Birgün yine okul çıkışı etrafını gözleyerek arabasına binip ormana dogru gitti.
Bende onu takip ettim. Ormanın içine girdi ben mısrayı biraz takip ettikten sonra ayağıma dikken battı. Dikeni çıkarttıktan sonra etrafıma baktım ve mısrayı gözden kaybettim. Ormanda kalmıştım, heryerde hayvan sesleri vardı. Birden birisi arkama dokundu. Hemen arkama baktım ve sadece ağaçtan düşen bir kozalak'tı.
Yönümü bulmak için ilerliyordum. Hava kararmaya başlıyordu. Muhtemelen mısra geri dönmüştü. Ve ben ormanda bilmediğim bir yerde yapayalnız kalmıştım.
Hava karmıştı çok ürperiyordum. Yanımdan birşeyler geçtiğini hissetim.
Heryerim çizilmişti ve diken batmıştı. Korkudan onların acısını hissetmiyordum.
Sonra telefonumun ışığını açtım ve biraz daha ilerledim. Sonra karşıma birden bire bir yaratık çıktı. Bağıra bildiğim kadar bağırıyorum. Ama kimse olmadığı için duymuyordu.
Kaçarken ayağım takıldı arkama baktığımda bana gülerek yaklaşıyordu...
Devamı Gelecek...
