0.6

31 6 4
                                    

Çınardan:

Bana baktığında elimle dizimi gösterdim. Biraz tereddüt etsede dizime yattı. Dizime yattığında ellerim istemsizce saçlarına giderken kendimi durdurmaya çalıştım. O sırada bir ses geldi.

Asrın: Saçımı okşar mısın?

Bu söylediğine biraz şaşırdım ama daha sonra ellerimi saçlarına götürdüm ve saçlarını okşamaya başladım. Kısa saçları yumuşacıktı.

Asrın: Ne güzel bir duyguymuş.

Nasıl yani daha önce hiçkimse saçını okşamamış mı?

Çınar: Hadi anlat. Anlat ki bu yükü tek başına taşıma. Anlat ki rahatla. Ben seni dinlerim.

Asrın: Ben küçükken annem ve babam sürekli kavga ederdi. Gerçi hâlâ kavga ediyorlar ama neyse.

Yalandan gülümsemeye çalışıyor ama beceremiyorsun be gülüm.

Asrın: Annem babamla kavga ettikten sonra babam giderdi. Bazen eve sadece kavga etmek için geldiğini düşünüyorum.

Asrın: Babam gittikten sonra annem beni döverdi. Döverken herşey senin yüzünden derdi. Bende küçük olduğum için herşeyin benim yüzümden olduğunu düşünüp kendimi suçlardım.

Asrın: Annem benim en büyük ikinci korkumun karanlık olduğunu biliyordu ve...

Çınar: Bir dakika en büyük korkun ne peki?

Asrın: Aşık olup annem gibi olmak.

Dizimde ufak bir ıslaklık hissettiğimde ağladığını anladım. Gözümden bir damla yaş düştü ama göz yaşlarımı durdurmayı başarabildim.

Asrın: Annem karanlıktan korktuğumu bildiği için beni bodruma kapatırdı. Orada uyumuşluğum bile var.

Asrın artık göz yaşlarını tutamıyordu. Dizimdeki ıslaklık artmıştı.

Asrın: Meğerse b-babam annemi a-aldatıyormuş. Gunler b-böyle surekli k-kavgalarla geçti.

Asrın: Benim yaşımdaki çocuklar bugün h-hangi oyunu oynasam diye dü-düşünürken ben bu-bugün hangi kıyafeti giyip mo-morlukları kapatayım d-diye düşünüyordum.

Artık bende göz yaşlarıma hâkim olamıyordum. Böyle birşey olacağını hiç düşünmemiştim.

Çınar: Asrın yeter.

Asrın: Belki bu yüzden adım Asrındır.

Çınar: Asrın yeter.

Asrın: anlamı göz yaşı olduğu içindir.

Beni duymuyor mu. Ağlaması her konuştuğunda artıyor. Dayanamıyorum. Neden onun her göz yaşında benim içim parçalanıyor.

Asrın: Belki annemgil bu yüzden adımı Asrın koydu. Böyle olacağını bildikleri için veya böyle olmam için

Artık ağlamasına hıçkırıkları eşlik ediyordu ve benim canım acıyordu. Neden? Neden o ağladığında, onun canı yandığında, o mutsuz olduğunda benim kalbim acıyordu. Asrın konuşmaya devam edeceği sırada konuştum.

Çınar: Asrın yeter.

Dizimden kalktı. Gözleri kıpkırmızıydı. Yine içim parçalandı.

Asrın: Özür dilerim. Seni kendi dertlerimle üzdüm.

Yapma ya. Böyle yapma. İçim parçalanıyor.

Çınar: Sakın özür dileme. Hepsini bir anda anlatmak zorunda değilsin. Zamanı gelince anlatırsın.

Asrın gülümsedi. Çok güzel gülüyor.

Çınar: Sana tek birşey sorabilir miyim?

Asrın başını evet anlamında salladı.

Çınar: Okulda gerçekte canın acımadı mı?

Asrın: Hayır acımadı. Sebebini bilmiyorum ama canımın acımasını bırak hoşuma gitti.

Bunu duyduğumda çok şaşırdım ama aklıma Asrın'ın yaşadıklarından dolayı böyle olabileceği geldi. Sustum. Başka ne yapabilirdim ki.

Kırık Kalp (Askıda)Where stories live. Discover now