~BEN BUYUM~

28 1 0
                                    


  Üstündeki KİM NAMJOON yazılı kaleme bakıp çantama attım ve okuldan kendimi bir an önce attım. 

Tekrardan kalemi çantamdan çıkartıp elime aldım ve yakınında bulunduğum bir kaldırıma çöktüm. 

Ben buyum işte. Belki de o kalemin üretildiği fabrikayı bile satın alacak bir güçteyim ama o an sahip olmak istediğim şeye anında sahip olma içgüdüsü eşittir kleptomani hastalığı..... 

Yaklaşık bir yıldır adını bildiğim bu hastalık bana ihtiyacım olmayan nesneleri sebepsiz bir anık içgüdü ile zimmetime geçiriyorum. Bir nevi hırsızlık gibi. Fiyat farketmeksizin aldığım - çaldığım nesneler....

"Cidden müthiş bir kalemmiş Kim Namjoon işini biliyor gerçekten" diyerek elimdeki kalemi bir sağa bir sola çevirip inceledim. Siyah parlak ve altın sarı detayları bulunan ve yine altın sarısı detay ile yazan 'KİM NAMJOON' yazısı kalemin baya önemli ve pahalı olduğunu ortaya koyuyordu. 

"Bu kalemle kesin yazılıları falan okuyordur ve de önemli imzalarını atıyordur bu adam" alayla gülerek kalemi tekrar çantama attım ve eve doğru yola koyuldum. 

Niye yapıyorum niye insanlara zorluk çıkartıyorum niye böyleyim ben. Gözlerim hafif hafif dolarken zihnimdeki hiç silinmeyen düşünceler ile adımlarımı ısısız sokaklarda sürükleyerek yürümeye devam ettim. 

.

Evimizin önünde duran izbandut gibi korumalara iç geçirip dış kapıya doğru yol aldım. Sabah akşam kapının önünde duruyorlar hiç sıkılmadan usanmadan bizim evi koruyorlar. Sanki evde yaşayan bizleriz ama evdeki hizmetliler bizden daha çok kalıyorlar. Annem babam ve ben evi sadece otel gibi kullanıyoruz. En son annem ve babamın yüzünü ne zaman gördüğümü hatırlamıyorum. 

"Cidden ya ben annem ve babamı en son ne zaman gördüm" kapının önünde aklıma gelen soru ile duraksadığımda düşündüm ve en son galiba iki gün önce gördüğümü hatırladım. 

Evet genelde sesli düşünürdüm bazen konuşmayı unutmamak için falan. Kendi kendime yaptığım espiriye gülerken kapıyı çaldım ve bana kapıyı açan hizmetliye bakıp odama doğru adımladım. 

Odama geldiğimde kendimi yatağa atıp bir süre tavanla bakışmaya başladım. Gözlerim yorgunluğun verdiği etki ile kapanırken sorumsuzca elim ile ayaklarıma uzanıp çoraplarımda bir hamlede kurtuldum. 

Şimdi uyumak için tamamen hazırdım. Bütün düşüncelerden sıyrılıp gözlerimi yumdum ve uykunun eline teslim oldum.

.

"Küçük hanım akşam yemeği hazır lütfen hazırlanıp aşağıya gelin" Gözlerimi hafif aralayıp saat mekan algımı kaybetmişim gibi salakça etrafa bakındım. Hizmetli benim salak bakışlarımı görmüş olacakki daha yeni anlamadığım sözleri tekrar sarf etti. 

"Küçük hanım anneniz ve babanız yemeğe başlamak için sizi bekliyor." dediğinde hızlıca yerinden doğrulup şaşkınca yüzüne baktım. 

"Annemler geldimi ? Tamam sen çıkabilirsin ben hemen geliyorum." Yavaşça başını olumlu anda sallayıp bana sıcak bir gülümseme sunup dışarıya çıktı hizmetli. 

Hemen yatağımdan fırlayıp banyoya gittim ve ellerimi yüzümü yıkadım. Sonrasında odamın içinde bulunan giyine odasına gidip elime siyah bir tişört ve siyah bir şort  alıp üstüme geçirdim. 

Annem ve babamı yaklaşık olarak iki yada üç gündür görmüyor ve de konuşmuyordum. Bir iş gezisine gitmişlerdi. bu iş gezisi boyunca ne aramış nede sormuşlardı beni ama çok normaldi bizim aile için bir kızları olduklarını bile bildiklerine emin değilim açıkcası....

"Hoşgeldiniz anne ve baba" diyerek masadki yerimi aldım ve tabağıma bir kaç şey koydum. 

"Hoşbulduk kızım afiyet olsun" diyen babama baktım ve hemen yemeğe koyulduğunu gördüm. Yine halimi hatırımı sormamıştı. Alışmıştım galiba ben buna annemde "Afiyet olsun" diyerek yemeğini yemeye başlamıştı. Ben yine umurlarında değildim hiç olmamıştım zaten. 

Yaklaşık yirmi dakikada annem ve babam yemeklerini bitirmişti ve masadan ilk kalkan babam olmuştu. Arkasından da annem terketmişti masayı. Tek ben kaldığımda  yine anlamıştım onlar için önemli olan şey sadece işleriydi. Bunu anlamam sebep olan kızlarının nasıl olduğunu geç hastalığından bile haberleri yoktu yazık. Masadan kakmış ve koşa koşa çalışma odalarına gitmişlerdi. Bende masadan kalktım ve yukarı katta bulunan terasa çıktım. 

Düşünüp çok yorulacağım ağlamaktan gözlerimin şişeceği bir gece olacaktı benim için.. 


Haru'nun hayatından bir kesit ilerleyen bölümlerde daha açıklayıcı olacak. Kleptomani hastalığını internet üzerinden ararştırabilirsiniz. 

Desteklerinizi bekliyorum. ERVA /ADA Sevgiler saygılar :)

KALP HIRSIZI / PJMWhere stories live. Discover now