bodyguard ༄ stucky ✓

a4

Steve 10 dakikaya yakındır bekliyor. Üst katta kaç tur attığını bir süre sonra saymayı bıraktı. Arada kolundaki saate bakıyor arada da telefonunu kontrol ediyordu.

Dayanamayıp mesaj atacağı sırada izlendiğini fark etti. Kafasını geriye çevirdiğinde Bucky'nin düz ifade ile merdivenlerin başında olduğunu gördü.

Buraya kadardı. Adamı bekledi, gelmedi, şansını kaybetti.

-Merhaba, James. Yolu kaybettim.

Steve, Bucky'e bakmadan bir yalan mırıldanıp yanından rüzgar gibi geçti gitti. Aşağıya indiğinde bir köşeye çekildi ve cebinden telefonunu çıkardı.

steve rogers:

benimle oyun mu oynuyorsun?
kaç dakikadır bekledim seni yukarıda!
amacın ne?

kaydedilmemiş numara:

seninle dalga geçmiyorum.
kaç dakikadır orada beklediğini de biliyorum.
amacım da sensin.

steve rogers:

o zaman ne halt yemeye gelmedin yanıma!?

kaydedilmemiş numara:

geldim, rogers.
fakat sen beni göremeyecek kadar körsün.

steve rogers:

kes!
ben seni dinledim, sıra sende.
şimdi ben konuşacağım ve sen de dinleyeceksin.
bitti.
bir daha bana mesaj atmıyorsun.
işleri büyütmek istemediğim için seni yeterince alttan aldım.
buraya kadardı.
bir daha bana mesaj atarsan yapacağım ilk şey Tony'e gitmek olacak.
o seni bir şekilde halleder.
yeterince net oldum mu?

kaydedilmemiş numara:

oldun.
tamam, sen kazandın koca adam.
ben kaybettim.
hadi git sevgilinin kollarına.
yine kendini değersiz hisset.
nasıl olsa buna alışkınsın.
değil mi?

steve rogers:

kapa çeneni!

kaydedilmemiş numara:

en çok canını yakan bunların gerçek olması.
kendini onun yanında değersiz hissediyorsun.
sanki bir parça kumaş gibi.
her an gözden çıkartılıp bir köşeye atılabilirsin.
bunu sen de biliyorsun.
ve bu da seni mahvediyor, rogers.
bu seni öldürüyor.
çünkü sen gururlu bir adamsın.

steve rogers:

ne bu?
bir taktik mi?
strateji mi?

kaydedilmemiş numara:

sadece her gün aynaya baktığında kendine söylediğin gerçekler.
herkesi kandırabilirsin ama beni kandıramazsın.

steve rogers:

tamam, sherlock.
içimi de okuduğuna göre artık beni rahat bırak.

kaydedilmemiş numara:

sorun değil.
ben seni rahat bırakırım.
nasıl olsa her şekilde bana geri döneceksin.
-(okundu 20.45)

Rogers'ın ağzından alaylı bir kıkırtı döküldü. Etrafı incelemeye başladı. Her bir yüze tek tek baktı. Belki adam gerçekten buradaydı. Belki de sadece kafasının karışmasını istediği için buradaymış gibi yapıyordu.

-Bay Rogers, bir içkiye ihtiyacınız var gibi.

Bucky elinde iki kadeh ile geldiğinde Steve gülümsedi. Buna ihtiyacı vardı.

-Kahramanımsın James.

-Yukarıda solgun gözüküyordunuz. Bir sorun mu var?