a1

839 37 40
                                    

kaydedilmemiş numara:

daha ne kadar kaçacaksın bu gerçekten rogers?
ikimiz de biliyoruz ki sen stark'ı sevmiyorsun.
kendine bu eziyeti yapmayı kes artık.

steve rogers:

bunu demeyi kesmelisin.
eğer ben tony'i sevmeseydim onunla birlikte olmazdım.
kim olduğunu bilmiyorum ve bu senin için büyük bir şans.
eğer tony bu mesajları okursa ve seni bulursa yaşatmaz.
kendi iyiliğin için kes bunu yapmayı.

kaydedilmemiş numara:

seni seviyorum.
seni seviyorum ve seni bırakmayacağım.

steve rogers:

bu yaptığın yasal bile değil.
beni rahat bırak, son uyarım.

kaydedilmemiş numara:

o adama karşı en ufak bir ilgi duyduğuna inansam inan bana hiç uğraşmazdım senin için.
fakat sen de bu ilişkiyi bitirmek istiyorsun, bunun farkındayım.
neden bitirmiyorsun steve?

steve rogers

tony geliyor.
artık mesaj atmamalısın.
seni kırmak istemiyorum fakat buna bir son vermelisin.
üzgünüm.

Steve telefonunu hızlıca kapatıp yanına gelmiş olan sevgilisine baktı.

-Günaydın Tony. İçtenlikle gülümsedi. Karşılığında ise Tony'nin sadece kuru bir günaydın aldı. O da sadece mırıldanaraktı.

-Bugün Barnes ile bir aileye ziyarete gideceğiz.

Tony iki kaşını havaya kaldırıp Steve'e döndü. -Neden?

-Unuttun mu? Yardım gecesi için. Bu geceyi düzenleyen sensin Tony.

-Haklısın. Aklımdan tamamen çıkmış. Siz Barnes ile gidin. Gecede görüşürüz.

-Kahvaltı yapmadan mı çıkacaksın?

-Evet.

Steve, Tony'e sarılmak için ayağa kalktı ama esmer adam hızlıca Steve'in yanından geçip gittiği için sarışının kolları havada kalmıştı.

Steve bir nefes çekti içine. Kollarını indirdi ve Barnes'a haber vermek için arka bahçeye adımlamaya başladı.

Tony'nin kendisi için özel olarak tuttuğu koruması zamanla Steve'in koruması olmuştu. Tony kendisine daha profesyonel birini bulunca Bucky Barnes, Steve'e kalmıştı ve Steve bundan oldukça memnundu.

Çünkü Barnes'ı bir korumadan çok dostu ve arkaşı gibi görüyordu. Çoğu zaman onunla dertleşiyordu.

Şimdi ise arkadaşının yüzündeki hüznü görünce kendisi de büyük bir hüzne kapıldı.

-James, iyi misin?

Hüzünlü adam kafasını yerden kaldırdığında hüznü yok oldu ve yüzüne içten bir gülümseme yerleşti.

Steve, James'in en çok bu huyunu seviyordu. Her şeyi içtendi.
Sevmediği huyu ise üzüntüsünü saklamasaydı. Daima.

-Çok iyiyin Bay Rogers. Bir yere mi gideceksiniz?

-Evet. Şu sana bahsettiğim bir kadın vardı hatırlıyor musun?

Bucky hatırladığına dair mırıltılar çıkarttığında Steve devam etti.

-Onun yanına gideceğiz. Biliyorsun bu sıralar Tony bir yardım gecesi kuruyor. O kadına da bu geceye davet edeceğiz.

-Anladım Bay Rogers. Eğer hazırsanız gidelim.

-Hazırım. Martin nerede?

-O bir hafta izinli. Yani bir hafta boyunca hem korumanız hem de şoförünüz olacağım.

-Harika. Steve gülümsedi.

Söylemek istiyorum ki Türkiye'de yaşamıyorum. Bunu göz önünde bulundurun lütfen çünkü yazarken herhangi bir hata yapabilirim.






bodyguard ༄ stucky ✓Where stories live. Discover now