• 23.BÖLÜM •

1.1K 48 32
                                    

"İyi okumalar!"


⚪️

Müge ağzı kulaklarında bir şekilde evin kapısını açıp içeriye girdi. Ellerini yıkadıktan sonra odasına giderek kıyafetlerini çıkarıp üzerine rahat bir şeyler giyindi ve odasının havalanması için pencereyi açtı. Müge pencereden dışarıya doğru bakınırken bugünü düşündü. Bugün bu olanlara hala inanamıyordu. Sabahleyin okula gitmek niyetiyle evden çıktığında Baranı oturdukları evin apartmanının önünde sızmış bir şekilde bulması, hastaneye götürmesinden sonra Baranın evine gidişi ve tam Baranla vedalaşırken Baranın minnetle kendisine sarılması...Bir de Baranın bugün kendisinden özür dilemesi.. Bütün bunlar Mügeyi çok mutlu etmişti.  Müge çok mutlu hissediyordu kendisini. Özellikle aylar önce yapmış olduğu kabalığı için özür dilemesi ve giderken kendisine minnetle sarılması kendisini çok mutlu eden detaylardı. Onun yakınında olmak ve yakınlığını hissetmek çok güzeldi. Onun daha fazla yakınında olmak istiyordu Müge. Baranın kendisine olan bu yakın davranışlarını sürdürmesini istiyordu.

Baranı ilk gördüğü zamanlar onun -klasik bir tabirle- dış görünüşünden yani yakışıklılığından etkilenmişti. Kahve kumral saçları, kemikli yüzü ve kemikli yüzündeki hafif kirli sakallarıyla Baran gerçekten çok yakışıklı bir adamdı. Hele sigara içerken kaşlarını çatması... O an ne kadar çekici gözüktüğünün farkında mıydı acaba? Zamanla kendisini sadece etkileyen dış görünüşü olmamıştı tabii. Farklı olması kendisini etkilemişti. Her ne kadar kaba, sert ve soğuk olsa da herkes gibi değildi. Farklıydı. Kendine özgüydü.

Müge birden bire cebindeki telefonunun çalması ile birlikte düşüncelerinden sıyrılıp cebinden telefonunu çıkararak ekrandaki isme baktığında inanamazcasına kocaman gülümsedi. Heyecandan kalbi hızlı hızlı atmaya çoktan başlamıştı bile.

Baran neden arıyordu ki?

En sonunda tutmuş olduğu nefesini verip yutkunduktan sonra hızlıca yatağına oturup çalan telefonunu açarak kulağına götürdü.

"Baran!"

Müge heyecanlı çıkan sesi ile birlikte onun ismini zikrettiğinde hayran olduğu kadifemsi sesini işitti.

"Geldin mi eve?"

"Evet geldim." dedi kendi kendine gülümserken Müge.

"Napıyorsun şu anda?"

"Oturuyorum yatağımda öyle. Sen napıyorsun?"

"Uzanıyorum bende."

"Anladım. Nasıl hissediyorsun, daha iyisin değil mi?"

"Merak etme güzelim, iyiyim."

Güzelim demesi Mügenin içten içe hoşuna giderken "Şey.." diye konuştu narin bir sesle. "Yanlış anlamazsan eğer beni neden aradın? Ne oldu?"

Müge cümlelerine sarf ettiği anda telefonun ucundan düşünceli çıkan ses tonunu işitti. "Bilmiyorum, içimden gelmiş olmalı Müge. Birden bire aramak istedim seni." Baranın nefes alıp verdiğini işitti. "Biliyor musun, benim iradem dışında gelişiyor bazı şeyler. Daha önce hiç böyle olmamıştı."

Müge onun söyledikleriyle birlikte meraklanıp heyecanlandığını hissederken "Ne gibi şeyler Baran?" diye sordu.

"Adını koyamıyorum henüz. Bana oldukça yabancı, benim için çok yeni bir şey."

Onun kadifemsi sesiyle yavaş bir şekilde sarf ettiği cümlelerden Müge'nin kafası karışmıştı. "Söylediklerinden hiçbir şey anlamıyorum."

İLK GÖRÜŞTEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin