AKREP'İN ZEHRİ

10.Bölüm :Rüya

    Belime sarılan kol ile bakışlarımı kolun sahibine çevirdim.
   Gördüğüm şeyle gözlerim fal taşı gibi açılmıştı.

   Çünkü şuan, benim yatağımda yanımda üstsüz bir şekilde Aydın yatıyordu.
  Yüzünü bana çevirmiş. Bir kolunu belime sarmış bir şekilde uyuyordu.

   Neden benim yanımdaydı ki.
Kolundan dürterek Aydın diye seslendim.
  - hıı.
Aydın kalk kendi yatağına yat ya ne işin var benim yatağımda.

   Aydın gözlerini açıp bana bakmıştı. Kap kara. Gözleri çok güzeldi.

   - seninle uyumak istedim.
Bu dediği şey ile şaşırmıştım.
  - manyakmısın Aydın git kendi yatağına yat.

Kolunu belime biraz daha sarıp beni altına çekmişti.
    Bense şaşkınlıkla Aydın'a bakıyordum.
  - ne yapmaya çalışıyorsun Aydın.
Bunu söylerken çıplak göğsüne bakmamaya çalışmıştım.

  - seni öpmek istiyorum Mina.
Dudaklarını bana yaklaştırmıştı.
   Nefesi dudaklarıma çarpıyordu.
  Telaşla ;
- babama söylerim seni dedim.
Güldü.

- söyle gelir isteriz seni babandan.
- Ne istemesi Aydın ne diyorsun yaa!
- niye benimle evlenmek kötü bir şey mi.
   Bunu söylerken dudaklarını biraz daha bana yaklaştırmıştı.
  Aydın diye bağırırken bir anda uyanmıştım.

   Gördüğüm demek bir rüyaymış.
Bir elimi boynuma götürdüm. Niye böyle bir rüya görmüştüm ki.
    Saate baktım saat sabahın 06. 30 du.
Gördüğüm rüyanın etkisiyle çok susamıştım.

  Üzerimde ki pijamalarla aşağı kata su içmeye indim.

  Mutfakta Aydın vardı. Üzerinde yine tişört yoktu sırtı bana dönük bir şekilde tezgahta kendine su dolduruyordu.
  
   Aklıma biraz önce ki gördüğüm rüyanın düşmesine mani olamadım.
   Tövbe tövbe niye böyle bir rüya görmüştüm ki.

  - günaydın
  - günaydın dedim.
  - seni de mi uyku tutmadı.
  - hava çok sıcak uyunmuyor. Dedim
  Başını salladı.

Susadığımı anlamış gibi bir bardak su, doldurup bana uzattı.
  - teşekkürler.
  - rica ederim. Saat daha erken bence biraz daha uyu akşam İstanbul 'a uçuyoruz.
  Başımı tamam anlamında salladım.
  
  Odama geçip tekrar uyumaya çalıştım ama uyuyamıyordum.
  Kalkıp bir duş aldım.
Saçlarımı düzleştirdim üzerime çiçekli bir elbise giydim. Bugün hava çok güzeldi.
   Ayağıma da spor ayakkabılarımı giyip telefonumu elime aldım.

Hale'den mesaj gelmişti.

  **günaydın bebeğim. Mezuniyet elbiseni ne yaptın aldın mı ayyy Mina çok heyecanlıyım çok güzel bir elbise aldım bayılacaksın ama şimdi sana atamam sürpriz olsun istiyorum. Bu arada yanında kavalye getiriyormusun?
                

                                   Sanada günaydın Halecim.  
            Hayır daha elbise almadım hala  İzmirdeyim zaten bu akşam İstanbul'a geliyoruz. Orda halledicem elbiseyi. Kavalye derken zaten barda küçük bir kutlama olucak o kadar da önemli değil yalnız gelirim.

** şey bir şey sorucam kanka şu senin yanında bir adam vardı hani sizde kaldığım gün adı Serdarmış. O çoçuğun sevgilisi var mı? Biliyormusun
  
                                                                   **
                                                       Yok diye                                 Biliyorum noldu ki?