10. Bölüm (Sen farklısın!)

29.9K 909 420
                                    

Keyifli okumalar...

●●●

Bedenim hâlâ koltukta, ayaklarım yerdeydi. Hemen pozisyonumu düzeltip Emir gibi adımlarımı yukarı kata yönlendirdim. Odanın önüne gelip kapıyı açtığımda gördüklerim yüzünden geri kapatmak zorunda kalmıştım.

İçeriden Emir'in kahkaha sesi gelince sinirlendim. Bu adam ne ara soyunmuştu yahu?

Öksürüp "Güzelim, gel içeri." dediğinde
"Giyindin mi?"diye sordum tereddütle. Onu çıplak görmek körpe psikolojim açısından pek iyi değildi.

Cevap yerine gülme sesleri gelince kapıyı açıp içeri girdim. Altını giyinmişti ama üstü hala çıplaktı. Vücudunun bir çok yerinde bıçak, silah olarak tahmin ettiğim bir çok iz vardı. Bedenini dikkatli bir şekilde incelerken üzerini hızla giyindi.

Yanıma yaklaşıp ellerimi tutarak "Bana öyle bakma." dedi. Nasıl bakıyordum ki?
Kirpiklerimi kırpıştırıp "Nasıl?" dediğimde ellerimizi çözüp yanağımı avuçları arasına aldı. Bana doğru yaklaşıp "Acır gibi..." dedi.

Atma be öyle bakmadım.

"Öyle bakmıyorum."dedim kendimden emin bir sesle.

"Gördüğüm şeylerin gerçekliğini bana sorgulatma."

Yüzümü ellerinden kurtardım, ama uzaklaşmadım. "Bakıyorsam ne yapabilirim? Konuşacaklarımı ben yönetiyor olabilirim, ama gözlerimdeki duyguları ben yönetemem." dediğimde yüzünü bana yaklaştırdı. Dudağıma iki buse kondurup "Üstünü değiş yemek yiyelim. Sabahtan beri açsın." dedi.

"Evet, kimin yüzünden açım acaba?"

"Tamam git üstünü değiş. Benim yüzümden." Lafı fazla uzatmak istemediğim için susup banyoya girdim. İyi ki saçlarım un olmamıştı. Hızlı bir şekilde vücudumu yıkayıp havluyu bedenime sardım. Kapıyı yavaşça açıp Emr'in olup olmadığına baktım. Odada değildi.

Adımlarımı hızlandırıp giyinme odasına girdim.

"Bu deli benimle dalga mı geçiyor? Nerede kıyafet?" Elimi alnıma vurup söylenmeye başladım.

Emir'in siyah tişörtlerinden birini alıp giyindim. Sütyenim mahv olduğu için onu banyoda bırakmak zorunda kalmıştım. Tişörtün içimi göstermediğinden emin olduktan sonra aşağı indim. Çok acıkmıştım. Aşağı inince Emir telefondan başını kaldırıp bana baktı. Öyle bir bakıyordu ki, benim burdan sağ salim çıkmam imkansız gibi.

Bu kötü bakışları üstümden çekmek için yemek masasına ilerleyip "Yemek yemiyor musun?" diye sordum.

Ayağa kalkıp yanıma geldi. "Sen böyle güzel olunca ben nasıl yemek yiyeceğim?"

Beni yeme de, ne yersen ye!

"Sapık, sapık konuşma otur yemeğini ye!" Gülüp yerine oturdu. Bende oturunca yemek yemeye başladık. Ayşe abla duymasın, yemekler çok lezzetliydi.

Emir'in konuşmasıyla yemeğimden ayrılıp bakışlarımı üzerine sabitledim.

"Mutfakta insanlar arasında ayırım yapmam diyordun. Bana niye yapıyorsun?"

"Sen insan mısın!?" Hasiktir ağzımdan kaçtı.

Hemen durumu toparlamak için "Sen farklısın." dedim. Çatalını, bıçağını bırakıp "Nasıl farklıyım?" diye sordu. Pür dikkat beni dinliyordu. Ben ise püf diye yok olmak istiyordum.

Sessiz itirafHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin