3.Bölüm ●Gül

1K 53 15
                                    

Bir yandan görüntüleri dikkatlice izliyor bir yandan Nadya'nın sesine kulak veriyordu Marinette.Kara kedi ile ne konuştuklarını duyamıyordu.Sadece uzaktan görüntüler vardı.Lila'yı boğmaya çalıştığını gördü.Ama Su perisi onu öldürmeyecekti.Marinette bunu asla bilemeyecek olması sonsuza kadar vicdan azabı duymasına sebep oluyordu.Elleriyle ağzını kapamış "Bunu ben mi yaptım?" diyordu.Üzerinde peri masallarından fırlamış yeşil bir elbise vardı.Daha sonra Bay böcek videoda göründü.Sonra Kara kedi ve tekrar böcek.Marinette kara kedi için bunun zor olduğunun farkındaydı.Ona uğur böceği olarak ne açıklama yapacaktı?O sırada duvardan elinde küpelerle Tikki geldi.

"Tikki!"

Marinette Tikki'nin minicik olmasına aldırmadan ona sıkı sıkı sarıldı.Tikki de ona sarıldı.Sahibinin akumalanması en üzülebileceği şeydi.Marinette küpeleri Tikki'den alıp bir an önce kulağına taktı.Marinette bilgisayardan izlediği habere tekrar baktı.

"Kara kedi harika iş çıkarmış." diye mırıldandı.

"Gerçekten zekice davrandı.Hem Kara kedi oldu hem uğur böceği.Ah Marinette bir de kara kedi eğer gelebilirsen bu akşam her zamanki yerde buluşmak istedi.Sana bir şey olmasından endişe ediyor."

"Akumalandım bu yüzden gelemedim,üzgünüm kedi.Bu nasıl oldu?"

Marinette ve Tikki kısa bir süre için güldüler.Ama bu ciddi bir durumdu.

"Ya kelebeği fark edemeseydik Tikki?"

Marinette ofladı.Bu olmamıştı ama bir daha olmayacağı anlamına da gelmiyordu.Marinette bilgisayarı kapadı ve yatağına uzandı.Berbat bir gündü.Yarın okula gitmek istemiyordu.Kafasında kara kediye ne söyleyeceğini düşündü. Özel hayatlarımız hakkında birbirimize bir şey söylememeliyiz kedi.Hem eğer kimliğini bilseydim bugün Tikki sana ulaşmadan ilk seni yok ederdim...Güneşin batmasıyla Marinette aklında hangilerini söyleyebileceğini tartıyordu.Tikki bir yandan Plag'in kokuşmuş peynirini yediği için söyleniyordu.

"Hazır mısın Tikki biraz makaron ister misin?"

"Hayır Marinette, Ad-aaa Kara kedi bana Plag'in peynirinden verdi zaten.Hazırım iyi şanslar."

"Tikki benekler!"

Uğur böceği odasının çatı kapağını açtı.Annesiyle babasına yalnız kalmak istediğini söylediği için onu rahatsız etmeyeceklerini umuyordu.Elindeki yoyoyu binaların tepesine salladı ve kendini boşluğa bıraktı.Binaların arasından geçerken serin hava yüzünü okşuyordu.Varmak istediği binayı gördü.Binanın en tepesine yoyosunu salladı.Çatıya sesli bir şekilde iniş yaptı.Kara kedi ayaklarını çatıdan aşağıya sallandırıyor ve Uğur böceğinin sesini duymasına rağmen şarkısını mırıldanıyordu.

"Küçük kedi leydisi olmadan çatıda yapayalnız..."

Uğur böceği onun melodisini dinleyerek yanına geldi.Yüzünde tebessümle oturdu.

"Merhaba kedi."

"Merhaba uğur böceği gelebileceğinden emin değildim."

"Kusura bakma.Bugün harika bir iş çıkarmışsın ben olmadan da gayet iyisin."

Uğur böceği onu koluyla dürttü hadi gene iyisin bakışıyla...

"Sen olmadan olmuyor leydim."

"Bugün akumalanan kişi kimdi?Ekranda yüzünü göremedim."

"Aaa o Marinette Dupain Cheng.Hatırlıyor musun onu?"

"Ah evet hatırlıyorum.Birkaç kez arkadaşlarını kurtarmıştık."

Kedinin Leydisi |MarichatWhere stories live. Discover now