Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"ÖZGÜNLÜĞÜN NE OLDUĞUNU NASIL BİLEMEYEBİLİRSİN Kİ?" Bakugou Y/n ile alay ederken Y/n sadece omuz silkti. "Bilmem mi gerekiyor?" diye sordu kafasını yana yatırarak.
Midoriya, Bakugou sinirini Y/n'den çıkarmasın diye bir adım öne çıktı. "Y/n....1999'da... ölmüş."
Öğrenciler şokla nefeslerini tuttular. Denki şaşkınlık ve heyecanla ayağa fırladı. "Vay anasını! Bu yaklaşık bin yıl önce demek oluyor!"
"100 yıl. Bin yıl değil." diye Denki'yi düzeltti Jirou.
"O zaman özgünlükler ve süper kahramanlar hakkında bir şey bilmiyorsun, değil mi?" diye vırakladı Tsu.
"Aslında, süper kahramanlar vardı. Ama sadece televizyondalardı. Mesela Sailor Moon." diye açıkladı Y/n. "Hepinizin de süper güçleri var mı?"
"Evet! Hepimiz o yüzden buradayız! Çünkü büyüdüğümüzde pro kahramanlar olacağız!" dedi Mina heyecanla. "Sana özgünlüklerimizi göstermemize ne dersin?"
Y/n gülümsedi. "Olur!" Bakugou'ya baktı. "Senin ki ne? Elinden o sesi nasıl çıkardın?"
"...Terleyerek nitrogliserin üretiyorum ve ellerimle patlamalar yaratıyorum." Bakugou homurdanarak elini kaldırdı ve gösterdi.
"Nitro...ne?"
"Gliserin, salak. Patlayıcı boku."
"...Boku?"
Midoriya eliyle Y/n'nin ağzını kapattı. Kızın kafa karışıklığıyla gözleri büyüdü. "Deku?" diye mırıldandı Midoriya'nın avucunun içinden.
"Ona küfür söylettirme, Kacchan!!"
"Söylettirmedim zaten!! O tekrarladı!!--"
"Seninki ne, Deku?" Y/n Midoriya'nın omzuna dokunduğunda Midoriya elini kızın ağzından çekti ve ensesini ovuşturdu. "A-ah şey, sadece hızım ve gücüm artıyor."
"Artmak? İleri gibi mi?"
"H-Hayır, artıyor. Yani... çoğu insandan daha güçlü ve daha hızlı oluyorum." dedi ve kıkırdadı. Hm, daha fazla konuştuğuna göre, daha gelişmiş kelimleri anlamadığını fark ettim. 16 yaşında olduğunu söylemişti, bu yüzden nedenini merak ediyorum...
"Peki ya sizler, çocuklar?" Y/n sınıfın geri kalanına döndü.
"Vücudumdan asit atabiliyorum!" Mina ellerini birleştirdi ve gülümsedi. "Ama muhtemel burda yapmamalıyım, yoksa koltuğu eritebilirim."
"Ben vücudumu bir Kaya gibi sertleştirebiliyorum!" Kirishima ellerini ve kollarını sertleştirerek yumruklarını birbirine vurdu.
"Ben bir kurbağayım."
"Benim yapışkan topla-"
"Sağ tarafım buz ve sol tarafım ateş." Todoroki elini kaldırdı ve avucundan küçük bir alev çıkardı.
"Vay canına, özgünlüğünün olması eğlenceli olmalı!" dedi Y/n hayranlıkla. "...Keşke benim de bir tane olsaydı..."
"Aslında, teknik olarak var!" Mina Y/n'yi işaret etti. Y/n tek kaşını kaldırdı. "Var mı?"
"Evet! Havada süzülebiliyorsun, değil mi? Ve görünmez olabiliyorsun. Ayrıca bir şeylerin içinden geçmesini de sağlayabiliyorsun! O zaman... üç tane var!" Y/n'nin yüzü sevinçle aydınlandı. "Yani benim de bir özgünlüğüm var!"
Aniden asansör kapısı açıldı ve Aizawa meşhur yorgun ifadesi ile içeri girdi. "Günaydın."
"Günaydın, Mr. Aizawa!" diye bağırdı bütün sınıf.
"Sadece karneleri bırakmaya geldim." diye açıkladı elinde bir kağıt yığını tutarken.
Midoriya yanından Y/n'nin geçtiğini hissetti, hızlıca öğretmenine doğru yaklaşıyordu. "Y-Y/n!" diye fısıldadı ama kız çoktan öğretmenin etrafında dönmeye ve onu incelemeye başlamıştı.
Öğrenciler gerginleşti, alınlarından terler akıyordu. Midoriya, geri dönmesi için kıza el sallamaya çalıştı ama Y/n tanımadığı adamı incelemekle çok meşguldü.
"M-Mr. Aizawa?"
"Evet, Kaminari?"
"Önünüzdeki kızı görmüyor musunuz?"
Aizawa gözlerini kısarak Denki'ye baktı. "...Hagakure önümde falan mı?"
Hagakure elini salladı. "Ben buradayım!"
"B-Boşverin efendim." Denki koltuğa gömüldü. Aizawa karneleri dağıttıktan sonra gitmek için tekrar asansöre yöneldi, Y/n de kapılar kapanana kadar onu takip etti.
Midoriya rahatlamış şekilde nefesini verdi. "Tanrıya şükür, Aizawa onu görmedi." diye mırıldandı ama Y/n fark edilmediği için biraz... üzgün görünüyordu.
O da beni görmezden geldi...
"Hey, Y/n? Neden Mr. Aizawa seni göremedi de biz görebildik? Kendini ona karşı görünmez mi yaptın?" diye sordu Momo.
Y/n kafasını hayır anlamında sallayarak geri onların yanına geldi. "Onun beni görmesini sağlamaya çalışıyordum, ama işe yaramadı."
Midoriya parmağını çenesine koydu. "Yani...
seni bizden başkası göremez mi?"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
