10

11.4K 272 50
                                    

Bilincim kapanıtken son duyduğum ses bu olmuştu.
.
.
.

Ulaş Karahan:

Kaçmıştı... Ona kaçmamasını söylemiştim ama kaçmıştı. Onu evde bırakıp gittiğimde tahmin etmiştim böyle bişey olabileceğini. Korumalar gittiğimde uyukluyorlardı. Gidip kapının önünde uyuyan Salih'i uyandırmış sonra ise nasıl kaçtığını öğrenmiştim. Şimdi her yerde onu arıyordum, arıyorduk... Ormanın içinde dağılmıştık.

***

Saat 02.08'di. Herkes onu arıyordu. En güvendiğim adamları, can dostum dediğim kişiyi de çağırmıştım ama yine de bulamamıştım.

"GECE!" diye tekrar bağırdım.

"GECE HANIM!"

"GECE HANIM NERDESİNİZ!?"

"GECE!"

Herkes bağırarak onu arıyordu yine de tek ses yoktu koca ormanda. O sırada bir çığlık sesi duymuştum. Bu ses Gece'min sesiydi.

"GECE!" bağırdım ama yanıt alamadım.

Sesin geldiği yere koşmaya başlamıştım. Koşarken ise içimden Geceye bişey olmamasını umuyordum. Sesi duyduğumuz yere geldiğimde tekrar bağırdım.

"GECE!"

Hiç ses yoktu. En değer verdiğim can dostum Yağız'ın beni çağırmasıyla onun yanına gittim.

"Ulaş gel! Bulduk!" dedi.

Yanlarına gittiğimde Gece'nin hareketsiz bir şekilde yattığını gördüm. Lanet olsun! Hiçbir tepki vermiyor oluşu beni daha fazla korkutuyordu. Kendime gelip yanına doğru koştum.

"Gecem iyi misin!? Gece aç gözünü güzelim!" dedim.

Yanına geldiğimde bedenini kucağıma çekmiş ve yüzünde ki kanı görmüştüm. Kanı gözlerimle takip ettiğimde başından geldiğini anlamıştım.

"Yağız ceketini ver!" dedim.

Yağız ceketini vermişti. Ben ceketi top haline getirip kafasına bastırmıştım. Nabzını kontrol ettiğimde düzenliydi. Başındaki kanama durmuyordu bu yüzden ceketi bırakıp Geceyi kucağıma aldım. Hızlı bir şekilde arabanın yanına gittim ve Geceyi arkaya yatırdım. Gecenin başının ucuna oturdum ve kafasını dizlerimin üzerine koydum. Yağız şoför kısmına oturmuş hızla arabayı sürmeye başlamıştı.

"Gece iyi olucaksın! Dayan güzelim! Kaçma dedim sana yapma dedim niye dinlemedin beni? Dayan geçecek güzelim dayan!" dedim.

Gecenin gözlerinin aralandığını görmüştüm. Gözlerini aralamış ve bana bakıyordu.

"U-Ulaş!" dedi.

Sesi çok bitkindi. Korkuyordum sanki her an gidicekmiş gibi korkuyordum.

"Güzelim" dedim.

Tam belli olmasa da dudaklarında hafif bir tebessüm oluşmuştu.

"B-Ben bana... Ne oldu!? Başım... Canım çok acıyor!" dedi.

Onun canının acısından fazlaydı benim acım. Sevdiğim kız kucağımda bana canım acıyor diyordu ve hiç bişey yapamıyordum.

"Geçecek tamam mı? Geçecek güzelim. Düştün sadece ve başını vurmuşsun. Hastaneye gidiyoruz geçecek!" dedim.

"Buldun y-yine beni."dedi.

"Buldum. Sen benimsin. Sana söyledim kaçma dedim niye dinlemedin güzelim?" dedim.

Aşk OlsunWhere stories live. Discover now