Tabağımı masaya bıraktım ve Five'ın yanına gidip ellerini tuttum.

Rose: Her şey normale döndü endişelenmene gerek yok.

Five: Ya unuttuğumuz şeyler varsa?

Rose: Sanmıyorum.

Derin bir iç çekti ve yatağa oturdu,yanına oturup yanağından öptüm.

Rose: Biraz sakin olsana.

Five: İçimde kötü bir his var.

Rose: Sanırım çok etkilenmişsin.

Five: Sadece bizi bulmalarından korkuyorum.

Rose: Bulmaları imkansız.

Five: Bence bütün kağıtları yakmalıyız.

Rose: Hadi ama,sence de abartmıyor musun?

Five: Haklısın,biraz dinlensem iyi olur.

Rose: Tamam,ben gideyim sen de dinlen.

Five: Gitme,yanımda kal.

Rose: Peki.

Yatağa uzandı ve yanına gelmemi işaret etti,gülümsedim ve yanına uzandım.

Five: Bütün bunların gerçek olduğuna inanamıyorum.

Rose: Ben de öyle.

Bana döndü ve yanağımdan öptü.

Five: Sen yanımda olmasaydın bunlarla baş edemezdim.

Hiçbir şey demeden dudağından öptüm,o da karşılık vermeye başladı. Başımı göğsüne yasladım,beni kollarıyla sıkıca sardı.

Rose: Beni yalnız bırakmadığın için teşekkür ederim.

Five: Seni nasıl bırakabilirdim ki?

Biz kendi aramızda konuşurken kapı çaldı.

Vanya: Five,orada mısın?

Five: Sakın sesini çıkarma.

Yataktan kalktı ve dolaba yöneldi.

Five: İçine gir hadi!

Rose: Tamam.

Dolabın içine girdim ve kapağı kapattım.

Five: Bir sorun mu var Vanya?

Vanya: Hayır,Griddy's Donuta gidelim mi diye soracaktım.

Five: Bu aralar çok yoğunum biliyorsun,belki başka bir zaman.

Vanya: Bilmez olur muyum,her neyse Rose ile planlarınız vardır gideyim ben.

Five: Dur,öyle demek istemedim.

Vanya: Ben anlayacağımı anladım Five.

Vanya kapıyı sertçe kapattı ve çekip gitti.

Five: Kahretsin ya...

Dolaptan çıktım ve Five'ın yanına gittim.

Rose: Neden onunla donut dükkanına gitmiyorsun? Ben de diğerleriyle takılırım.

Five: Bilemiyorum.

Rose: Git hadi,konuşmaya ihtiyacı var belli ki.

Five: Peki sonra görüşürüz o zaman.

Boyutlar arası yolculukWhere stories live. Discover now