9🪐

71 28 19
                                    

Bu bölümü yorumlarından dolayı hedaERASLAN ithaf ediyoruz. Sizde bölüm ithafı için yorumlarda kendinizi belli edin. Ne düşündüğünüzü merak ediyoruz.

Yazardan...

Beste yaptığı şeyden utanıyordu, ama çok mutluydu ve gelen ani bi deli cesaretiyle yapmıştı bu hareketi. Öperken de çok mutlu hissetmişti. Daha önce kimseye bu denli hisler beslememişti. Demir onun ilkiydi her anlamda. Demir'in daha önce flört tarzında sevgilileri olsa da Beste'ye yaklaştığı gibi kimseye yaklaşmamıştı. İkisi de birbirinin ilkiydi ve ikisi de ilk defa farklı duygular içerisindeydiler.

Demir Beste'nin öpüşüne önce şaşırsa da sonra karşılık verdi. Bu kızı seviyordu ama sadece söylemeye cesaret edemiyordu. Her şeye cesareti olan Demir Acar bi kıza bu denli cesaretsizdi. Onun yanında bazen çok korkak, bazen ise çok cesaretli oluyordu.

Beste'nin incinmesinden öyle çok korkuyordu ki kolunu tuttuğun da bile canı yanmasın diye çok dikkat ediyordu. Ona zarar gelmesinden bu denli korkarken, ona yıllarca şiddet uygulayan abi denmeyecek ve baba denmeyecek iki insan tarafından incitildiğini duyunca gözü kimseyi görmeden herkesi öldürecek kadar cesaretli oluyordu. Bu kızın yanın da kendi gibi davranıyordu bu yüzden farklıydılar...

İkisi de birbirinden ayrıldığın da Beste utangaç bi tavırla yüzünü eğdi, Demir ise çenesinden tutarak tekrar küçük bi öpücük bıraktı. "Benden utanma, asla da çekinme. O güzel yüzün bundan sonra hep gülecek, tamam mı?" Diye kendini açıkladı Demir.

Beste kafa sallayıp, "Çok teşekkür ederim, her şey senin, sizin sayenizde. Yüzümdeki gülümseme sen yanım da olduğun sürece silinmez." Gülümseyerek sonlandırdı cümlesini.

Demir ışıl ışıl bakıyordu Beste'ye, kendine çekip sıkıca sarıldı. İkisiyde mutlu ve huzurluydu...

***

Polis, Beste'nin abisi Tolga'yı ve babası Ahmet'i kolları arkada kelepçeli şekilde cezaevine götürmek için arabaya sürüklüyorlardı. Bi kızın hayatını mahvetmişti ikisi de. Bir baba kızının ilk aşkı olurdu, bir abi küçük kız kardeşinin yaslanacağı en sağlam dağ olurdu.

İkisi de Beste'ye bu güveni bu hissi vermemiştiler. Çünkü Beste üveydi...

Yine de yapmamaları gerekirdi, hiç bir şey bi kadına, bi kıza şiddetin nedeni olamazdı. Bunu kimse normalleştiremezdi.

Onlar da yaptıklarının cezasını çekeceklerdi. Kimse hiç bir suçtan cezasız kurtulamazdı.

Bu kadar şeye rağmen ikisinin de yüzünde zerre pişmanlık yoktu. Başları dik yürüyolardı, ama polis arkası açık olan araca başlarını eğerek soktu arabaya ikisinin de yüzü yerden kalkmamalıydı. Türk polisi gereğini yapmıştı iyi de olmuştu onlara.

Sessiz geçen bi yolculuğun ardından, *** Cezaevi' ne gelmişlerdi. İçeri teslim edildikden sonra ikisini de ayrı ayrı odalara alıp üstlerini soydular. Onları dikkatlice inceledikden sonra üstlerinde zararlı ya da kesici madde bulamayınca ikisini de kendi koğuşlarına koymuşlardı.

Tolga, içeri girince kendinden büyük, küçük, yaşıt her çeşit insanı görmüştü.

Hepsi de iyi olmayacak şekilde bakıyordu. Hak ettiği gibi...

Biz de böyle bi millettik, tacize uğrayan kızı giydiği kıyafetten dolayı suçlar taciz edene laf etmezdik. O da elini kolunu sallaya sallaya diğer kızlara da aynısını yapardı. Tacizden koruyanı hapse atar asıl tacizciyi dışarda gezdirirdik. Şiddet, taciz, istismar... daha nice suç cezasız kalırdı.
Üstelik, cezaevine bi kaç ay için tıkılan oysaki müebbet hak eden suçluları da adalete değil içerde başka insanların canını yakmış olan suçlulara teslim esiyorduk...

BENİ HİSSETWhere stories live. Discover now