Ay Güzeli/Yarı Texting-AsDor

27.

Bu bölüm neler neler olmayacak...Nihayet bilinmeyenin kim olduğunu ve neden böyle yaptığını öğreneceğiz.Neyse fazla heyecanı kaçmadan alttaki minik yıldızı parlatıp başlayın.Keyifli okumalar.
***
Asiye'nin Anlatımından

Harika'nın bahsettiği uçurumda ağaçların arasına saklanmış,Harika ve bilinmeyeni bekliyorduk.Doruk'a içimde kötü bir his olduğunu ve gelmemesi gerektiğini söylememe rağmen inat edip gelmişti.İçimde bir türlü geçmeyen kötü bir his vardı.Bilinmeyen kim olduğunu öğreneceğimiz ve tüm bu oyunları bitireceğimiz için mutlu olmam gerekliydi ama tam tersi kötü hissediyordum.Sanki aramızdan birine bir şey olacaktı.Bu hissi en son annem ve babam öldüğü zaman hissetmiştim.

"Hiçbir şey olmayacak,merak etme güzelim."dedi Doruk ve bana sıkı sıkı sarıldı.Son defa sarılıyormuşuz gibi geliyordu.

"Ben...bilmiyorum...Sanki bir şey olacak.İçimde kötü bir his var."dediğimde Doruk kollarını geri çekti ve alnıma bir öpücük kondurdu.Elimi,yumuşacık saçlarına koyup okşadım.

(Yazar:Hadi gene iyisiniz.Hafiften romantik yazdım.)

"Aşk kuşları güzel anınızı bölmek zorundayım.Harika geldi."

Elimi geri çektim ve Doruk ile ağacın arkasına iyice saklandım.Bilinmeyenin kim olduğunu öğrenmemize az kalmıştı.Siyah hırkalı bir adam etrafını kontrol ederek yavaşça Harika'nın yanına doğru geldi.Oğulcan ve Doruk aynı anda şaşkınlıkla birbirine baktılar.

"Tolga..."diye fısıldadı ikisi de.Kaşlarımı çattım.Tolga kimdi?

"O kim?"

Doruk sessiz olmamı işaret etti ve dikkatlice Harika ve Tolga denen bilinmeyeni izlemeye devam etti.

"Aferin Harika!Bana hiç ihanet etmedin,artık anneni bırakabilirim."dedi Tolga.Ne yani Harika'yı annesi ile mi tehdit etmişti?

"İstediğin her şeyi yaptım adi herif!Bırak artık annemi!"dedi Harika ve Tolga'ya vurmaya başladı.

Bakışlarımı Oğulcan'a çevirdiğimde sinirden titrediğini gördüm.Tekrardan Harika ve Tolga'ya baktım.Tolga,Harika'yı kollarından tuttu ve yere itti.

"Seni,şu lanet uçurumdan atmamı istemiyorsan kapa çeneni ve o Doruk denen şerefsizi arayıp buraya gelmesini söyle!Yoksa annen ölür!"

Harika hıçkırarak ağlamaya başladı.Tolga,Harika'yı zorla yerden kaldırdı.

"Tamam lanet herif!Annemin kılına bile zarar verme!"

Cebinden telefonu çıkardı.Doruk'u ararsa burada olduğumuzu anlayacaklardı.Panikle Doruk'a baktım.

"O kadarını akıl ettim güzelim."diye fısıldadı gülümseyerek.Dudağıma yaklaştı ve tam öpeceği sırada Oğulcan'ın sesi duyuldu:

"Aşkınızı sonraya bırakın aşk kuşları."

İkimizde sırıtarak geri çekildik.Oğulcan aramıza girip Doruk'un kulağına bir şeyler fısıldadı,Doruk kafa sallayıp biraz uzaklaştı.

"Ne oldu?"

"Harika ile konuşup 'geleceğim' demesini istedim.Bir şey olmayacak,polisler etrafta."

"Umarım bir şey olmaz."diye mırıldandım.Doruk telefonunu,cebine geri koyup saklandığımız ağaçların arasından çıktı,ardından Oğulcan ve ben de çıktık.

"Oyunun sonuna geldin Tolga!"

Tolga arkasını döndü,bizi görmeyi beklemediği için çok şaşırdı.Harika hemen koşup Oğulcan'ın arkasına saklandı.

"Neden bu oyunu oynadın Tolga?"

Bakışlarını bana çevirdi ve beni inceledi.

"Nedenini bilmek ister misin?Hepsi bu sevgilin yüzünden."dedi Tolga ve Doruk'u işaret etti.

"Doruk,sana ne yaptı?!Onun hiç kimseye bir zararı yok!"dediğimde Tolga kahkaha attı.

"Sana olanları anlatmamış anlaşılan.Dur ben anlatayım!"

"Hayır!"diye bağırdı Doruk.

"Neden hayır?O da nasıl bir şerefsiz olduğunu bilmeli!"

Doruk tam ağzını açıp bir şey diyeceği sırada sözünü kestim.

"Doruk izin ver,anlatsın."

Doruk daha fazla bir şey demedi ve sustu.Tolga derin bir nefes alıp anlatmaya başladı.

"Her şey bir yıl önce oldu.Rüya,Doruk'un sürekli o diye bahsettiği ilk aşkı.Doruk ve Rüya birbirlerini deliler gibi seviyorlardı,mutluydular ama mutlulukları Rüya'nın kanser hastası olduğunu ve yakında öleceğini öğrendikleri zaman bozuldu."

Tolga gözlerinden istemsizce akan gözyaşlarını sildi ve devam etti.

"Rüya,Doruk'u kendinden uzaklaştırmak için her şeyi yaptı ama Doruk inat etti ve iyileşebileceğine dair umut verdi.En iyi hastanelere,doktorlara götürdü.Hepsinin söylediği tek şey Rüya'nın öleceğiydi.Son bir umut vardı Amerika'da tedavi."

Bakışlarını Doruk'a çevirdi.Bir yıl geçmesine rağmen siniri ve nefreti hâlâ geçmemiş gibiydi.

"Doruk masraflarını ödeyeceğini söyledi,güya tek isteği Rüya'nın  ölmemesiydi.Ama o babası olacak herif ödemeyi kabul etmedi ve Doruk'ta babasına söz geçiremediği için sustu.Sevdiği kadın üç ayda gözünün önünde ölürken Doruk Atakul sadece izledi,sessizce!"

Hayal kırıklığıyla Doruk'a baktım.Mavi gözlerinden akan gözyaşlarının samimiyetini ve gözlerindeki pişmanlığın nedenini görebiliyordum.Korkmuştu.

"Neden sessizce babanı dinleyip ölümünü izledin?"

"Ben...babamı da kaybetmek istememiştim."

Tolga kahkaha attı ve silahını Doruk'a doğru tuttu.

"Rüya'yı hiç sevmedin mi?"

"Sen Rüya'nın nesi oluyorsun ki?"diye sordum.

"Abisiyim!Bu herif yüzünden benim kız kardeşim öldü!Şimdi de bu adi herif ölmeli!"

Oğulcan,beni kendine çekip gözlerimi kapadı.Silah sesi ve Doruk'un ismimi haykırışını duymuştum.

"Asiye!"
***
En heyecanlı yerinde kesmek hobim oldu yahu.kskdkdks

Sizce ne oldu?(Bu nasıl soruysa lsksk)

Neyse bir sonraki bölümde görüşmek üzere.♥️

Kelime Sayısı:675