7.

1.2K 70 13
                                    

Medya:Derinden Derinden/Barış Diri

Not:Bölümü,şarkıyı açıp okumanız tavsiye edilir.:')

Romantik bölüm yazmam için ısrar eden Kübra'ya gelsin.Şimdilik romantik romantik bölümler yazıp bir anda kaos çıkaracağım.Çünkü neden olmasın?ksksksks

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum.❤
***
"Akif!Yalvarıyorum,sakin ol.Doruk duyacak şimdi."

"Duyarsa duysun.O hergele yüzünden başımıza gelmeyen bela kalmadı.Sürekli sorun çıkartıyor!"

Babamın bağırışları arttıkça kum torbasına daha çok sert vuruyordum.Elimden akan kanlar umrumda bile değildi.Tek isteğim babamın susmasıydı.

"Baba,abim hakkında nasıl böyle konuşursun?Asıl her belayı başımıza açan sensin oysaki!"Melisa'nın bağırması beni çok şaşırtmıştı.Genelde babamla konuşurken bile çekinen Melisa bugün babama bağırıyordu.

"Haddini aşma Melisa!Sakın bana,o hergele abini savunma!"

(Yazar:Kusura bakmayın araya giriyorum ama dayanamıyorum.Hergele sensin!)

Artık kendimi daha fazla tutamadım ve kum torbasını yumruklamayı bırakıp odamdan sinirle çıktım.Hızlı adımlarla aşağıya indiğimde babam dışındaki herkes korkmuş gözlerle bir bana,bir kanayan ellerime bakıyordu.

"Ha,geldi her-"

"Sus!"diye bağırdım ve babamın sözünü kestim.

Annem sakin olmam gerektiğini fısıldayarak söylüyordu.
Babam,bu tepkim karşısında şaşırmıştı.

"Hergeleye bak sen!Adam olmuş da bana bağırıyor!"

"Bağırırım!Sen,benimle adam gibi konuşmazsan bende konuşmam!Ha,pardon adamlık sende ne gezer."

(Yazar:Yine dayanamıyorum.Helal sana Doruk.)

Babam ellerini yumruk yapıp sıkmaya başladı."Sen,benimle böyle konuşmaktan hiç utanmıyor musun?!"Alayla sırıttım ve kanlı ellerimi,üzerimde sildim.

"Böyle konuşmaktan çok,senin babam olmandan utanıyorum."dediğim şeyle bir iki adım geriledi.Gözleri dolmuş gibiydi sanki,arkasını döndü.Az önce bağırış sesleriyle çınlayan eve birden sessizlik çökmüştü.Fırtına öncesi sessizlik...

Yere fırlatılmış olan ceketimi alıp giydim ve apar topar evden çıktım.Hızlı hızlı yine nereye gideceğimi bilmeden yürümeye başladım.Kime çarptığımı umursamadan kalabalık arasından geçtim.Nihayet benim yerime gelmiştim,sahildeki banka oturdum.Sakinleşmek için nefes alıp vermeye başladım.

"Doruk!İyi misin?"

Yanıma koşarak gelen Asiye'yi görünce kanayan ellerimi,cebime koydum.Telaşla yanıma oturdu.

"Ellerini niye sakladın?Göster ellerini."dedi Asiye.

Kafamı hayır anlamında salladım ama Asiye inat edip ellerimi zorla cebimden çıkardı.Kanayan ellerimi görünce gözleri şaşkınlıktan fal taşi gibi açıldı.

"Ellerin nasıl bu hale geldi?Hemen pansuman yapmalıyız."dedi Asiye ve panikle ayağa kalktı.Ayağa kalkınca kolundan tutup durdurdum.

"Gerek yok.Hem nereden bulacağız ilk yardım çantası?"

Yanıma geri oturdu ve çantasından bir şal çıkarıp ikiye ayırdı.Ne yaptığını anlayamamıştım.Birden elimi,yırttığı şal kumaşıyla sarmaya başlayınca kaşlarımı çattım.

"Ne yapıyorsun?Niye şalla sarıyorsun?"

Cevap vermeden bir elimi sardıktan sonra öteki elimi sarmaya başladı.Canımı acıtmamak için dikkatli sarmaya çalışıyordu.Şu anda bana çok yakındı.Kalbim yerinden çıkacak gibi atarken yüzünü dikkatlice incelemeye başladım.Bu güzel yüzü hiç unutmamak istercesine her ayrıntısına dikkatlice bakıyordum.Gözlerim,dudağına kaydı.

Hayır,hayır...Kendimi tutmak zorundayım.

Elimi sarmayı bitirdi ve kafasını kaldırdı.Neredeyse dudaklarımız çarpmak üzereydi.Onu öpme fikrini aklımdan bir türlü çıkaramıyordum.Asiye gözlerini kapatıp birden beni öptü.
***
Burada kestik.Yine en heyecanlı yerinde...;)

Sonraki bölümde görüşmek üzere.❤

Ay Güzeli/Yarı Texting-AsDorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin