Herida' nın Kabullenişi

7 3 1
                                    

Herida gözlerini açtı. Uyandı diyemiyorum çünkü onu hiç uyurken görmedim.

Gözlerini açıp tavana dikti, ellerini kulaklarına kapattı, susacaklarını sanıyordu. Oysa bu numarayı çokça denemişti onların susmayacağını biliyor olmalıydı. Gözlerini sımsıkı yumdu, yumdu ve tekrar açtı. Olmamıştı. Yatağından kalktığında duvarların yanına uzandı. Fısıldaşan duvarlar...

Ellerini duvara koydu kulağını yasladı, madem fısıldaşıyorlardı önemli olmalıydı. Farklı bir dildi bu bilmiyordu ki anlasın.

Hayret ediyordu, Tanrı nasıl bu kadar acımasız olabilirdi. Bir kere olsun dudaklarını kıvırtmamıştı. Dümdüz çizgi dudakları konuşmak için bile zor aralanıyordu. Tanrı onun acısından zevk alıyordu belki de, Tanrılar böyle miydi? Bu kadar düşünceyi bir tek akıla sığdırmayı nasıl yapıyordu? Merhamet yoktu Tanrıda varsa bile Herida istisna olmalıydı.

Çocuk geldi aklına ve kanatları. Gözlerini kapatıp anımsadı. Sesini duymamıştı, minnet duydu içten içe. Konuşması için ısrar etsede kafasının içine bir ses daha eklenmesi onun için büyük acı olurdu.

Kanatları ne renkti diye düşündü Herida. Yeşil mi, pembe mi yoksa sarı mı? Ona göre mavi olmalıydı, göklere yakışır mavi, Herida' dan uzak mavi. Ondan çok uzak olsa da neden özgür hissettiriyordu? Delice, dedi. Deliceydi.

Onunda bir kanatları olsaydı uçar gider miydi burdan, yoksa Tanrı' nın yazdığı son için ellerini bağlayıp bekler miydi? Belki beklemezdi bile. Ölüm kendisi değil miydi sonuçta? Ölüm ruhuna işlemiş sinsice tam merkezine oturmuştu. Onu çekip çıkaramazdı çünkü ölümle tamamlanmıştı. Acı tamamdı, yara fazlaca kanlıydı, ruh vardı ve sonunda ölümde gelmişti. Bir kibritle alevlenecekti, sonunun kül olduğunu biliyordu. Bir nefesle yok olacağını da. Kabul etmişti çoktan,  rahime düştüğünde hazırdı Herida. Savaşmayı denedi. Silahı yoktu. Kabullenmek son çareydi, kabullendi.

Haplarını aldı, yatağına geçti. Bacaklarını kendine çekerek ufaldı. Uyku için umutluydu. Umudu boşa çıkmasın Tanrı'm.
İyi uykular Herida.

Âme MorteWhere stories live. Discover now