Bedel

SIRADAN ŞEYLER (Bölüm 10)

Sabah telefonumun çalmasıyla uyandım.Azad arıyordu;

Azad:''Uyandırmadım umarım.''

Ben:''Yok saat geç olmuş zaten uyanacaktım.''

Azad:''Hmm iyi,ya şey diyecektim biz dün Yiğit ve Çağlar ile konuştuk muhabbet falan ettik ,saat geç olunca da bende kaldılar .Kahvaltıyı beraber yapsak sizin için sorun olur mu ? yok biz istemiyoruz derseniz de kahvaltımızı büfe de yaparız biz sıkıntı değil.''

Ben:''Yok bizim için sıkıntı değil gelin hatta kızlar mutlu olur.''

Azad:''İyi o zaman,siz toparlanın bizde ekmek alıp gelelim.''

Ben:''Tamam öyle yapalım,kahvaltıda özel bir isteğiniz var mı.''

Azad:''Yok biz ne olursa yeriz,şey diyecektim birde seni özledim.''

Ben:''Iıııı şey b-biz kahvaltıyı hazırlamaya başlıyoruz görüşürüz.''

Azad:''Nasıl da utanıyor asıl ben kahvaltı da seni yemek isterim de,neyse bay bay.''

Ben:''Bay bay.''

Telefonda konuşurken bile utanıyorum Allah'ım ya şu utanmama bir çare.

Kendime geldikten sonra yatağımı topladım ve kızların yanına gittim hiç biri uyanmamıştı;

Ben:''Hadi kalkın uykucular.''

Tuğçe:''Eylül saat daha dokuz azat et bizi ,bırak bir saat daha uyuyalım lütfen.''

Tusem:''Aynen ya.''

Ben:''Bende keyfimden Allah'ın dokuzunda kalkmadım herhalde çocuklar gelecek.''

Nur:''Hangi çocuklar.''

Ben:''Ananın çocukları Nur ananın çocukları.''

Tusem:''Aynen söyle hangi çocuklar?

Ben:''Bak erken kalktım agresifim birinize çok pis patlarım o küçük beyninizi biraz kullansanız size de bana da fayda sağlayacak.''

Nur:''Kızlar Azad,Çağlar ve Yiğit'den bahsediyor çabuk kalkın yoksa birazdan Eylül bizi çiğ çiğ doğrayacak.''

Tusem:''Ne kadar mızmızsın Eylül ya iki dakika bir sus yeter ya.''

Ben:''Tamam Yiğit'in kuzeni Ali de gelecek o gelince aynısını ona da söylersin.''

Tusem:''Hadi Tuğçe çabuk toplayalım şuraları.''

Ben:''Bir insan anca bu kadar dönek olur.''

Tusem:''Senin kadar değilim Allah'tan.''

Ben:''Ben ne zaman döneklik yapmışım lan.''

Nur:''Kediyle köpek gibisiniz az insan olun iki dakika didişmeyin ya.''

Ben ve Tusem aynı anda:''Kes ya.''

Ortalığı toparladık,kahvaltıyı hazırladık ve Azadgilin gelmesini bekledik.

Her geçen gün sebebi belli olmayan korku daha fazla etkisi altına alıyor beni ,Azad'ı sevmekten o kadar çok korkuyorum ki içimin derinliklerine sakladığım kalbimi söküp alıp onu paramparça edip geri verecek diye o kadar çok korkuyorum ki .Bu hissettiklerim sadece Azad'ta oluyor bugüne kadarki hiç bir sevgilimi sevmekten korkmadım neden bilmiyorum ama Azad'ı sevmek istemiyorum.

***********

Azadgil geldi, biz hep bir ağızdan:''Hoş geldiniz.''

Azad,Yiğit,Çağlar ve Ali:''Hoş bulduk.''

Herkes masaya oturdu;Azad ile ben,Tusem ile Ali,Nur ile Yiğit ve Tuğçe ile Çağlar yan yana oturdu.

Kahvaltımızı yaptık ve çocuklar masayı toplamamıza yardım etti.Bulaşıkları da biz kızlar yaptık bulaşıklar bitti;

Azad:''Aşkım.''

Ben:''Efendim.''

Azad:''Yanıma gelsene özledim seni.''

Ben:''Geliyorum bir dakika.''

Telefonumu alıp Azad'ın yanına oturdum ,bir iki dakika sonra elini omzuma attı biraz daha yaklaştı e tabi haliyle bende heyecanlanmaya başladım ,dizi dizime değdi sonra diğer eli ile elimi tuttu elim anında terlemeye başladı nabzım hızlandı,kafasını çevirip bana baktı,kafasını yaklaştırdı,yaklaştırdı,yaklaştırdı... Kulağıma fısıldadı;

Azad:''Seni çok seviyorum Eylül.''

Uzun bir süre bakmaya devam etti .Bende heyecandan cevap veremedim o an biri kafama silah dayayıp konuşursan seni öldürürüm demiş kadar korkuyordum.

Azad:''Cevap vermeyecek misin?

Ben:"B-bilmem."

Azad:"Nasıl bilmezsin."

Ben:"Şey bende seni çok seviyorum,oldu mu?

Azad:"Oldu oldu çokta güzel oldu."

Sonra çok şükür o gözlerini üzerimden çekti;

Azad:"Ya bir yerlere mi gitsek?

Yiğit:"Kanka ne güzel oturuyoruz ne gerek var, hem daha dün gece sahildeydik gezecek yer kalmadı ki,en iyisi boşver herkes kendi sevgilisiyle takılsın bir kenarda."

Çağlar:"Ya yok gezelim evde oturup ne yapacağız."

Ali:"Bence de çıkalım bir yerlere gidelim bunaldım çünkü ben."

Tusem:"Benden mi bunaldın Ali?

Ali:"Yok canımın içi senden niye bunalayım,evde oturmaktan bunaldım."

Tuğçe:"Ya gezsek çok iyi olur benim de canım sıkılıyor."

Çağlar:"Tuğçe sen kimden yanasın bebeğim."

Tuğçe:"Aşkım canım sıkılıyor ama ne yapayım."

Nur:"Sabaha kadar bunu mu tartışacağız?

Yiğit:"İyi, madem canınız sıkılıyor gidelim."

Azad bana yönelerek;

Azad:"Hadi sen hazırlan ama elinden geldiği kadar çirkin olmaya çalış biri sana bakarsa dayanamam."

Ben:"Denerim."

Nur:"Hadi siz büfede bekleyin biz hazırlanır geliriz."

Çocuklar çıktı ve biz hazırlanmaya başladık.