Sabah uyandıktan sonra kapının çaldı;
Ben: "Kim o?
Anonim: '' Ben ''
Ses biraz tanıdık geldi ama çıkaramadım.
Ben: '' Pardon, çıkaramadım. ''
Anonim: '' Pardon benim hatam, kim olduğumu söylemeliydim.Azad ben Azad KOCA. ''
Ben: '' Evet, kusura bakmayın sesinizi tam çıkaramadım.Bir dakika geliyorum. ''
Üstümü giydim, kapıyı açtım ve;
Ben: "Buyurun."
Azad: '' Kusura bakmayın rahatsız ediyorum, şey kahvaltı yaptınız mı?"
Ben: '' Yok estağfurullah.Hayır daha yapmadım, neden sordunuz?"
Azad: '' Bende yapmadım da, benimle birlikte kahvaltı etmek ister misiniz acaba?"
Ben: '' Olur. Siz büfeye inin ben geliyorum. ''
Azad: '' Tamam.Aşağıda görüşürüz. ''
Ben: Görüşürüz. ''
Açıkçası heyecanlanmıştım, aşık olduğum çocuk bana yürüyordu.
Büfeye indiğim de masayı donatmıştı bir kuş sütü eksikti.Gözlerine bakarak masaya doğru yürüdüm.
Azad: '' Kusura bakmayın, kahvaltıda ne yediğinizi bilmediğim için her şeyi söyledim.Umarım kızmazsınız."
Ben: '' Gerek yoktu, ama teşekkürler. ''
Masaya oturdum ve kahvaltımızı yaptık.Sonra;
Azad: '' Size göre değildi ama umarım beğenmişsinizdir. ''
Ben: '' Yok estağfurullah da neden bu kahvaltı bana göre olmasın? ''
Azad: '' Zengin birine benziyorsunuz benim param ile anca bu kadar oluyor. ''
Ben:''Yok yok tam bana göreydi.Böyle düşünmeyin lütfen.Çok teşekkür ederim kahvaltı için. ''
Azad:''Çok iyi birisiniz, bir şey isteye bilir miyim acaba?
Ben:''Tabi ki buyurun ''
Azad:''Sizli bizli konuşmasak mı artık?
Ben: '' Benim için bir sorun olmaz. ''
Azad:''İyi. "
Uzun bir süre birimize baktık kimse bir şey demedi sonra;
Azad:''Nasılsın? ''
Ben''İyiyim teşekkür ederim sorduğun için sen nasılsın da neden öyle birden sordun. ''
Azad:''Hiç öyle birden nasıl öğrenmek istedim olamaz mı? ''
Ben:''Olabilir, birden sorman şaşırtıcı olduğu için sordum. ''
Bir süre sesini çıkartmadı. Sonra;
Azad :"Bugün müsait misin?"
Ben :"Evet."
Azad: "Biraz gezelim mi?"
Ben: "Gezmek ilgi alanım değil teşekkür ederim."
Azad: "Bu kötü oldu."
Ben: ''Üzgünüm.''
Bir süre üzgün üzgün baktı yüzüme.Sonra;
Azad:''Nelerden hoşlanırsın,neler yaparsın,yemek olarak neleri seversin.''
Ben:''Pek bir şeyden hoşlanmam yemek yerim genellikle yemek yemek güzel,evde otururum pek bir şey yapmam,yemek olarak lahmacun ve kebap severim profiterol yerim bir şeyler yemeği çok severim.''
Azad:''Bakıyorum da baya seviyorsun yemek yemeği.''
Güldüm ve;
Azad:''Oha.''
Ben:''Ne oldu?
Azad:''Senin gamzen varmış,senin dişlerin varmış,sen güle biliyor muşsun.''
Ben:''Ne sandın canım.''
Azad:''Canım mı?
Ben:''Rahatsız olduysan bir daha söylemem.''
Azad:''Yok yok biraz şaşırdım birazda hoşuma gitti.''
Ben:''Hoşuna gitmesine sevindim.''
Azad:''Bir daha der misin?''
Ben:''Canım.''
Azad:''Bir daha.''
Ben:''Canım.''
Yine güldüm ve;
Azad:''Gamzen çok güzel.''
Ben:''Teşekkür ederim.''
Azad:''Rica ederim canım.''
Uzun bir süre bakıştık;
Ben:''Ben gideyim artık.''
Azad:''Tamam,ben seni bırakayım odana.''
Ben:''Gerek yok ya yorulma sen.''
Azad:''Ne yorulması ya ,seninle yolda yürürken cennet yürüyüşü yapıyormuş gibi mutlu ve huzurlu oluyorum, beni bu güzel histen alı koymazsın öyle değil mi?
Ben:''Hayır koymam.''
Odama kadar sadece yürüdük,kapıya gelince;
Azad:''Seni ikindi saat 4 sularında almaya gelebilir miyim?
Ben:''Nereye gideceğimize bağlı.''
Azad:''Sürpriz.''
Ben:''Tamam gelebilirsin.''
Azad:''Bay bay.''
Ben:''Bay bay.''
CZYTASZ
Bedel
Dla nastolatkówAcı dolu bir yaz. Benim hikayem aşk hikayesi fakat şeker kaplı zehir gibi. Başlarda mutluluk verici olacak ama çiğnedikce canınızı yakmaya başlıyacak.Çiğnemeyi durdurmak isteyeceksiniz ama bu yolun geri dönüşü olmayacak. O zaman,bu şekeri çiğnemeye...