Bölüm 48 - Part 2

1.6K 102 18
                                    

Tom Atlantis'in ışıklarına doğru baktı, şehir henüz uykuya teslim olmasa da Cam Bina'nın parlama saati geldiğine göre oldukça geç bir saat olmalıydı. Sandra'nın bana yaptıkları neredeyse tüm gününü almıştı. İçimden bir ses eve gitmeyi göze alamadığı için tüm gecesini benimle geçirmeye karar verdiğini söylüyordu.

"Sadece kaslarımda biraz problem varmış." Mesela birkaçının tam gelişmemiş olması gibi ama onlara bunu söylemedim. " Aklınıza gelebilecek her türlü işk- Ay, özür dilerim. " dedim büyük korkuyla. Neden ağzımdan işkence çıkmıştı anlamamıştım. "Tetkiki yaptı, deney faresi gibi hissetsem de yaptığı şeyi bildiğine eminim. "

Tom başıyla onayladı. "Zaten hepsi ilk başta ortak bir eğitim alıyor. Sonrasında özelleşmiş olarak ne yapmak istediklerini seçiyorlar. " Bu konu hakkında nasıl bu kadar bilgisi olurdu. "Ah, belki de Claire'e sağlık-"

"Hayır. " diye karşı çıktı Ethan ben daha ne teklif ettiğini anlamadan.

"Neden ki güzel bir eşleşme olur. Hem Claire'e verecek resmi bir görev arıyorduk. " Arıyorlardı. Benim hiç haberim olmasa bile.

"Benim görevimin tepede oturup güzel görünmek olduğunu sanıyordum. Arada sırada bir yerleri yakmak. " dedim daha konforlu bir pozisyon bulmak için sırtımdaki yastıklarla uğraşırken. Üçü de güldü. Bu bana hala onlara meclisle alakalı bazı konularda kızgın olmam gerektiğini hatırlasa da iki aya yakındır benimle ilgilenmiş oldukları yüzünden bu meseleleri boş vermeye karar verdim.

"Bir düşünün. Sağlık Claire'e güzel bir eşleşme gerçekten. "

"İtfaiye çoktan alındığı için mi?" diye sordu Teresa. Ethan ona bir yastık fırlatsa da Teresa eğilerek kaçtı. "Hem tüm bilimli şeylerin senin yetkinde olduğunu sanıyordum. " dedi bilimli kısmında havada parmaklarını oynatarak.

"Sağol ya. Bilimli." dedi Tom, Teresa'nın parmaklarını taklit ederek. "Şimdi kızın gözündeki yerimi yerle bir ettin. "

"Merak etme." dedim hafifçe koluna dokunduğumda şaşırdığını not ederek. Elimde değildi, dokunmaya ihtiyacım vardı. "Hala Miles'tan daha yukarıdasın. İçimden o koca şeyi senin çekip çıkardığını biliyorum." Boğulur gibi bir ses çıkardı. Ne diyeceğini bilemiyordu. "Hem ne diyeceksiniz ki bana yetkinin verilmesini teklif ederken? Ne yaptığı konusunda hiçbir fikri yok, vücut nasıl çalışır pek emin değil, hatta hücrelerin renkli olduğunu sanıyordu ama elini birilerinin üzerine atarsa mükemmel bir doktor olur mu?" Teresa'nın sütü burnundan çıktı.

"Ethan da nasıl bir bina ayakta durur bilmiyor ama bir tane tasarladı. "

"Birkaç tane. " diye düzeltti Ethan gururla. Bunu daha sonra sormak için not ettim.

"Ve Teresa da karbon ayak izinin nasıl hesaplandığını asla bilmiyorum ama çevre koruma-" Teresa biraz önce kendisine hedeflenmiş yastığı Tom'a fırlattı. "Çevre konuları," biraz önceki bilimlinin intikamı alınmış gibiydi. "Sırf hayvansever-"

"Seni öldürecek, bakışlarına bak. "

"Ne oldu? "

"Tess'in hayvanseverliği o pozisyona gelmesinde bayağı bir katkıda bulundu. "

"Nasıl?"

"Maymununu serbest bırakmaya ikna olana kadar birinin kafasına silah dayadım." Silah kullanmayı biliyorlardı. Hem de birinin kafasına tutacak kadar kendilerine güvenecek bir şekilde. Gölgeler. Onların korkusu gerçekten bu kadar ileri gitmelerine neden olacak kadar mıydı? Güçleri varken neden buna sığınmışlardı ki?

Atlantis'in Beş Kurucusu (Düzenleniyor)Where stories live. Discover now