yeni bir bölümle merhaba! okunmam çok düşük olsa bile bölüm yayınlamaya devam edeceğim. eminim bir gün yunhwa değer görecek çünkü. o zamana kadar burada olacağım.
herkese iyi okumalar. yanlışlarım varsa söylemekten çekinmeyin lütfen. yunhwa ve ATEEZle kalın, onları çok sevin. KJK ile yaptığımız iş bilirliğini desteklemeyi de unutmayın. stream kasmayı unutmayın, yt girip bir defa izleseniz bile çok işe yarar. gerçekten çok başarılı bir collab ve cb olmuş arkadaşlar. Lütfen ATEEZe destek olalım.
neyse tekrardan iyi okumalarr. S2
Şirkete seçildiğimin haberini almamın üzerinden iki gün geçmişti. Üçüncü gün de şirkete gitmek için hazırlanıyordum. Tüm eşyalarımı topladım, önemli olan ne varsa yanıma aldım. Ve ailemle yaptığım uzunca bir vedanın ardından evden dışarı çıktım. Beni bekleyen taksiye bindim, kapıda gururla bana bakan aileme son kez bir göz gezdirdim. Onlara sıcak bir gülümseme gönderip "sizi seviyorum" dedikten sonra el salladım ve hareket eden araba ile birlikte önüme döndüm. Sanırım en çok ailemi bir süre göremeyeceğim için endişeliydim. Normalde sevgisini çok belli edebilen bir insan değildim, hatta dışarıdan çoğu zaman "soğuk" ve "egoist" damgası yerdim. Ama şimdi onlardan ayrı kalma düşüncesi ağzımdan "sizi seviyorum" cümlesini istemsizce çıkarmıştı.
Şirket evimden bir saate yakın bir uzaklıkta olduğu için kulaklığımı taktım ve camdan dışarıyı izlemeye başladım. Şu an gördüğüm her şey benim için daha anlamlıydı sanki. Evler, yanımızdan geçen arabalar, kaldırımlarda oradan oraya koşturan insanlar, sahiplerinin yanında ya da kendi halinde sokakta dolaşan kediler, köpekler... Hepsi şu an bu hayatta olabilecek en güzel şeylermiş gibi geliyordu. Hayattan zevk almak bu kadar kolay mıydı gerçekten? Yoksa bu başarının insana getirdiği başka bir özellik miydi? Çünkü taksiye bindiğim andan itibaren bir şeyleri gerçek anlamda iyi yaptığımı, yeni hayatıma doğru giderken daha çok başarılara imza atacağımı hissetmiştim. Ve daha şimdiden bu histen çok hoşlanmıştım...
----------------------
Ne ara yumduğumu bilmediğim gözlerimi araladığım da bana seslenen taksi şoförüne doğru baktım. Verdiğim adrese geldiğimizi söylüyordu. Etrafıma baktığım da gerçekten de şirketin önündeydik. Taksici beye teşekkür ettim ve araçtan indim. Şirkete doğru döndüğüm de yine o his oluşmuştu içimde, "şirketin beni içine çekeceği" hissi...
Adımlarımı atmakla atmamak arasında gidip gelirken duyduğum sesle arkamı döndüm.
"Hey, yakışıklı çocuk beni bekle."
YOU ARE READING
LOVE STORY - YUNHWA
FanfictionSeonghwa, idol olmak için katıldığı şirkette hayatının aşkıyla tanışacağından habersizdi. Yunho, hayallerini gerçekleştirirken birine bu kadar aşık olacağını bilmiyordu. İkisi de birbirlerinin hayatlarında başrol olacaklarından habersizdi. Ve onlar...