Karahindiba ~ bxbxb

*2*

Y.N: İyi bayramlar değerli okuyucularr, gününüz güzel geçsiiin ☃💜

Çağıl'dan

İyi günler sevgili dostlarım, umuyorum ki gününüz güzel geçiyordur ve kendinizi iyi hissediyorsunuzdur. 

Öncelikle sizin için yazmayı o kadar özlemişimki... Bir İlkbahar Sabahı'nın ilk bölümünde yazarken hissettiğim heyecan ve mutluluğun aynısını hissediyorum şu anda da.

Sahiden iyi bir fikir oldu sizin için yeniden yazmaya başlamak. Tabi pofuduk Bulut'umuzdan gelen bir fikir neden iyi olmasın orası ayrı.

Geçen sefer defteri yazma sebebimizi bilmeyerek başlayıp hatta yer yer bulmanız için sizi birazcık da olsa uğraştırsak da - tatlı bir uğraştı bizce - bu sefer defteri yeniden yazma sebebimizi önceden biliyorsunuz.

Yine de heyecanınızı hiç kaybetmeyin olur mu? Biz nasıl aynı heyecanla yazıyorsak sizin de aynı şekilde heyecanla okuduğunuzu düşünüyorum. 

Konuyu dağıtmadan devam edecek olursam size bugün gün içinde yaptıklarımızı anlatacağım her zamanki gibi. Ama bakalım bugün neler olmuş değil mi ? Keyifli okumalar canlarım.

Sabah, Bulut'umuzun yani pofuduğumuzun bizi gıdıklama girişimleri ile uyandık, neşeli ve sahiden bol kıkırtılı bir uyanıştı. Bizi gıdıklamaya çalışan pofuduk Bulut'umuz direnemeyerek kıkırdamaya başladı ve hemen ardından bizi daha çok gıdıkladı. Bu sırada birden Yekta'yla benim arama düşünce olanlar oldu.

Uyanır uyanmaz gülme krizinin içinde bulduk kendimizi ve tabi ki kocalarımla olan her şey gibi bu da çok güzeldi.

Gülme seslerimizi duyan Alkım ve Gökmen ile kucaklarındaki torunumuz Venüs, Elvin ve köpüşümüz Daisy odamıza gelerek bizi kocaman bir kahkaha yumağı ailesine çevirdiler. Gülmek çok çok güzel bir şey olsa da yanaklarımızı ağrıtacak kadar gülmek de ayrı bir durum bildiğiniz gibi.

Gülme faslından sonra hep birlikte toparlanarak mutfağa geçtik, Elvin Daisy'yi yürüyüşe çıkarırken. Alkım, Venüs'ü Gökmen'in kucağına vererek salona yollarken kocalarımla birlikte kahvaltıyı hazırlamaya başladık. Alkım geri dönünce o da sofrayı kurmaya başladı.

.

.

.

Yemekler yenip bulaşıklar hallolduktan sonra bizim için önemli olan bir yere gitmek için hazırlanmaya başladık.

Yekta aşkımız üzerine bol, siyah ve desenli bir sweat giyip altına dar gri pantolon giyerken pofuduk Bulut'umuz içine beyaz bir tişört giyip üstüne de kahverengi tulumunu giyindi ben de beyaz pantolon, üzerime de beyaz gömlek giyinip üstüne sütlü kahve renkte bir süveter giyindim. Bu özel ve önemli yere gitmeye tamamıyla hazırdık.

Evet gideceğimiz yer Yamanların doktoruydu ve evet pofuduğumuzun hamile kalmak istemesi üzerine doktora gidiyorduk.

Bulut'umuzun Yekta aşkımız ve benim bebeğimizi taşımak istemesi çok güzeldi ve beni duygulandırıyordu da. Gözümün önüne gelen hamiş pofuduk Bulut görüntüsü ise onu ham ham yemek istememe neden oluyordu. Çok aşk Gökkuşağı Ailesi!

.

.

.

Hastanenin kapısında bekliyorduk. Pofuduğumuz biraz heyecanlanmıştı ve onu sevgi zamanının en güzel aktivitelerinden olan sarılma - sarış yapma - ile sararak heyecanını paylaşıyorduk.

Bulut'umuzun dudağını dişlemeyi bırakıp 'Imm içeri girsek mi artık. Ben daha iyiyim civcivlerimm, hadi doktora gidelim ve bize ne diyecek bebişe ne diyecek öğrenelim hım?' demesiyle birkaç saniye onu oracıkta yememek için zor tuttum, tuttuk kendimizi.

Yekta'nın daha çok zorlandığını fark etmeme kalmadan pofuduğumuzun boynuna minik bir öpücük konudurup ardından ufak bir ısırık bırakması bir oldu. 

Bulut'umuz hımlayarak tatlı tatlı bize parmağını salladıktan sonra el ele hastaneye girdik ve Doktor Osman'ın odasına yönlendirildik.

Doktor Osman'ın odasının önünde duran beyefendi gülümseyerek 'Hoş geldiniz, ben İlhan. Osman Bey birazdan sizi içeri alacak, o zamana kadar isterseniz dinlenme alanındaki koltuklara geçebilirsiniz.' dedi. İlhan Bey'e teşekkür ederek isimlerimizi söyledik, ardından yan yana olan üç tekli koltuğa oturduk. 

Artık yeni birileriyle tanışırken endişelenmiyor veya korkmuyordum. Kocalarımın bana terapi olduğunu biliyordunuz zaten ama onca zaman sonra onlara olan sevgim ve hayranlığımın gün geçtikçe arttığını da bilmeniz çok tatlı olur. Mesela pofufuğumuz bu kısımları okurken yanakları kızaracak ve Yekta aşkımızla birlikte iki yanağını da kocaman öpeceğiz. 

Sevgili okuyucular, günün kalanında olanları size pofuduk Bulut'umuz anlatacak. Tekrar buluşana dek kendinize çok iyi bakın, bizim için değerlisiniz ve sizi seviyoruz.

İyi, mutlu ve huzurlu günler.

Ekstra

Osman 

İlhan