bölüm yirmi altı²⁶

Start from the beginning
                                    

"Ne? Sen ciddi misin?"

Ardından kafasını sağa yatırarak düşünüyormuş gibi yaptı.

"Demek gördüklerim bu yüzden
tuhaf geliyormuş."

Geriye çekilerek, "Gördüklerin?" ,diye mırıldandım ve arkamı dönüp askıda duran bluzları incelemeye başladım.

"En başında hiç emin değildim ama bir his vardı içimde. Jaemin'in evindeyken hepimizi tek tek mutfaktan kovmasına rağmen bir tek seni içeri alacağını biliyordum mesela."

Jinu kendi kendine güldüğünde ben de gülümsedim ve adımlamaya devam ederken peşimden gelen Jinu'nun konuşmasına odaklanmayı sürdürdüm.

"Uzun zamandır Jeno'yu tanıyorum. Normalde kendisini ilgilendirmeyen konularda yorum
yapmaz ama son zamanlarda ilk defa birini
bu denli savunduğunu görüyorum."

Jinu hızlı adımlar atıp yanımda yürümeye başlarken eğilip yüzüme baktı. "Seni sürekli eve bıraktığını da biliyorum."

Gözlerimi ona çevirdiğimde, "Senden gizli bir şey yapamam yani?" ,diye sormuştum ki Jinu hemen omzumu dürttü.

"Elbette yapamazsın Yifei, benim gözlerim her yerdedir. Ben gözden kaçırırsam
Minji yakalar ama gerçi,"

Kahvesinden içti ve Minji'nin bulunduğu reyona bakış attı. "Jaemin ile çıkmaya başladığından beri aksatır oldu."

Gülerek Jinu'ya bakmaya son verdiğimde ileride duran lacivert bluzu işaret ettim.

"Böyle bir şey aramıyor muydun sen?"

Jinu'nun anında tüm odakları gösterdiğim bluz olduğunda dediği her şeyi unutup o tarafa yönelmesiyle iç geçirdim ve onu takip ettiğimde çoktan bedenlerine bakıyor olduğunu gördüm.

Dudaklarımı birbirine bastırarak gözlerimi erkek giyim reyonuna yönelttiğimde içime dolan belirsizlikle ensemi kaşıdım.

Jeno'nun doğum günü.

Jeno için doğum günü partisi düzenlememiz gerektiğini belirten Jaemin'i söyleyen Minji'yi  anımsadığımda aklıma ilk olarak bu fikirden hoşlanıp hoşlanmayacağı gelmişti. İkinci olarak da ona ne hediye alabileceğim.

İlk sorum için herkesin düşüncesi aynı gibi duruyordu, Jeno'nun bunu seveceğini ve biraz kafasının dağılmasına yardımcı olabileceğini söyleyenler çoğunluktaydı. Ben ne düşünüyordum? Emin değildim.

Mutlu birisi değildi. Engel olmak istesem de gün geçtikçe daha çok içine kapanmaya devam ediyordu ve doğum günü partisinin bunu durdurabilecek bir adım olup olmadığından emin değildim. Üzerine düşünüp dursam da doğum günlerini severdim, ben istemesem de diğerleri bu konuda çok isteklilerdi. Bu yüzdendir sanırım, onun da hoşuna gitmesini dilemekten başka çarem yok gibiydi.

"Jinu ben erkek reyonundayım."

Aklıma gelen fikirle reyonu işaret ettiğimde Jinu kafasını salladı ve eline ne zaman doldurduğunu bilmediğim bluzlarla birlikte uzaktaki kabini işaret etti.

"Ben de şunları deneyeceğim,
Minji'yle seni bulmaya gelirim."

Kafamı salladım ben de. Yanımdan ayrıldığında ise ellerimi kot ceketimin ceplerine soktum ve kadın reyonuna nazaran daha ıssız gözüken erkek reyonuna ilerledim. Birkaç kişi dışında kimse gözükmüyordu. Rahatça gezip karar verebileceğimi ve hediye tercihimi buradan yana kullanabileceğimi bilir gibi hoodielere doğru yöneldim.

there is a superhero in our school 英雄 jenoWhere stories live. Discover now