Kapı açılınca kendimi otobüsten attım desem yeriydi.

Kafam önümde hızlı adımlar ile okula doğru yürüdüm. Bu karşılaşmanın tesadüf olmadığına adım kadar emindim. Ani gelen dürtü ile arkama baktım. Neyse ki ortalıkta görünmüyordu. Adımlarım biraz daha yavaşladı.

Ülkemiz kadınlar için öyle içler acısı bir durumdaydı ki... İçime bir korku düşmüştü bir kere. Okulun bahçe kapısından girer girmez derin bir nefes çektim içime.

🥀

Çantamı sıradan alıp çıktım sınıftan. Okuldan çıkıp bahçe kapısının orada durdum.

Telefonumu çıkardım, ezbere bildiğim numarayı tuşlayıp kulağıma götürdüm. Anında meşgule atıp kendisi aradı.

"Alo?"

"Sevgilim."

Bir süre ses vermedi, "Aniden demesen mi acaba Eylül."

"Ne yani Söylemeden önce, Cem sana sevgilim diyicem şimdi mi diyeyim?"

"Öyle de bir garip oldu."

"E yani."

"Ne için aradın yavrum?"

"Beni okuldan almaya gelir misin?"

"Gelmek mi koşarım, uçarım da sen pek istemezdin bunu hayırdır?"

"Gelince anlatırım, hadi bekliyorum seni."

Bir kaç hışırtı geldi karşı taraftan,  "Eylül. Önemli bir şey mi?"

"Ya sorgulama. Bekliyorum seni çabuk gel."

Sorgulamaya devam ediceğini bildiğim için telefonu o konuşmadan kapattım ve çantama koydum. Onun gelmesini beklemek için okul bahçesinin kapısının hemen yanında duran banka oturdum.

Tek başıma tekrar otobüs veya taksi ile gidiceğimi sanmıyorum şu an. Ya ben tek başıma beklerken gelirse. Bu devirde her şeyi beklerdim ben o tür insanlardan.

Sadece on beş dakika sonra kapının önüne park edilen araba ile Oraya doğru yürüdüm. Okulun bahçe kapısından çıkarken o da arabadan iniyordu. Yanıma geldiği an kollarımı beline sardım, buna ihtiyacım varmış gibi hissediyordum.

Beni sinesine çekip ellerini kafama koydu ve böylelikle yüzümü daha çok bastırdı göğsüne.

Bir süre öyle kaldık. Elini çeneme koydu , kafamı kaldırıp ona bakmamı sağladı.

"Neyin var sevgilim?"

"Arabada konuşsak."

Cevap vermeyip ellerini ellerime kenetlendi. Beni arabanın kapısının önüne getirdi, kapıyı açtığında koltuğa oturdum. Üstüme doğru eğilerek emniyet kemerini taktı. Sadece bir kaç santim ötemde yüzüme baktı. Sanki bir şey arıyormuş gibi kahveleri yüzümde oyalandı. Tekrar gözlerime baktığında dudakları iki yana kıvrıldı ve yaklaşarak alnıma uzun bir öpücük bıraktı. Bu beni o kadar özel hissettirdi ki, antamam size.

Geri çekilerek kapımı kapattı. Arabanın önünden dolaştıktan hemen sonra solumda duran kapı açılıp kapandı. Kafamı çevirip onu dikkatle izledim.

Kemerini takıp arabayı çalıştırdı. Ustalıkla park ettiği yerden çıkarken sadece sağ elini kullanıyordu.

Okuldan uzaklaştıktan sonra sakin bir ara sokağa girerek arabayı durdurdu. Önünde duran yolu izledi, daha sonra bana döndü. Gözleri dizimin üzerinde açık bir şekilde duran elime kaydı. Sadece saniyeler içinde elimi kavrayarak iki elinin arasına aldı.

ÇİÇEK MAHALLESİ|✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin