2 bölüm

594 376 430
                                    


Keyifli okumalar...

Gerçektende çok şaşırmıştım.Furkan hakkında 50 soruya doğru cevap veren onunla sohbet etme şansı kazanacaktı,yani bu o demekti ki ben hayalime kavuşa bilirdim. Sorulara baktığımda bazılarının zor olduğunu gördüm ama benim için o kadarda zor değildi.

İnstagramda canlı yayında sorulara en iyi cevap veren ilk 100 kişi arasından rastgele bir kişiyi seçiceklerdi. Yani işim gerçekden zordu ama kazanacağıma gerçekten inanıyordum. Cevapları yazıb gönderdiğimde ellerim heyecandan titriyordu.

Acaba kazansam onunla nasıl konuşucaktım? Çünkü biraz utangaç bir kızdım.

Telefonun şarjının bitdiğini gördüğümde, şarja takıtıktan sonra masanın üzerine koydum.Pijamalarımı giyinip yatağıma uzandım. Biraz da sorulara doğru cevab verdim mi diye hatırlamaya çalışdım. O kadar uykum vardı ki ne zaman uykuya daldığı mı bile hatırlamıyorum.

Sabah alarmın o rahatsız edici sesini duyduğumda gözlerimi zorluklada olsa açmıştım, of bu okullar neden bu kadar erken olmak zorunda. Uykulu bir şekilde yataktan kalkıp banyoya doğru yürüdüm. Yüzümü gözümü yıkadığım da birazda olsa uykum kaçmışdı. Ellerimi havluyla kuruladıktan sonra banyodan çıkttım. Odama gelib kendime kiyafet seçip üzerimi değiştirdikten sonra hafif bir makyaj yaptım ve saçlarımıda maşayla burup açık bıraktım. Nihayet hazırlandıktan sonra aşağıya indiğimde evde hiç kimsenin olmadığını fark etdim.

Mutfağa geldiğimde tezgahın üzerinde not bulmuştum. Annem işleri olduğu için erken çikmak zorunda kaldığını yazıyordu notda. Geç kaldığım için hemen oturup kahvaltımı etmeye başladım. Hızlıca kahvaltımı etdikden sonra montumu ve ayakkabımı giyindikten sonra evden çıkdım.

Durağa doğru yürüdüğümde etrafin çok sessiz olduğunu fark etdim. O yüzden biraz korkduğum için hızlı yürümeğe başladım. Durağa vardığımda birazda otobüsü bekledikden sonra otobüs geldiğinde akbile basıp içeri girip boş bir yer bulup oturdum.

Çantamdan kulaklığımı çıkarıb Yusuf Güney'in "melekler seni bana yazmış"şarkısını açıp dinlemeye başladım. Bu şarkıya bayılıyordum insanın içini mutlulukla dolduruyordu resmen. Şarkıya o kadar dalmışdım ki, okul durağına geldiğimi fark etmemişdim. Kulaklığımı çıkardım ve çantama atdım. Otobüsden inip okula doğru yürümeğe başladım.

Kapıdan içeri girdiğimde henüz dersin başlamadığını fark etdim. Sınıfa girdiğimde herkes kendi halinde takılıyordu, Melis'se sanki telefonun içine girmişdi geldiğimi bile fark etmemişdi. Yanına oturduğumda nihayet başını kaldırıp beni görmüşdü. Kızgın bir şekilde ona bakdığımda tatlı tatlı bana gülümsemeye başladı.

"Sanada günaydın Melis ne vardı ki o telefonda? Bakmaktan geldiği mi bile fark etmedin"

"Kusura bakma ya fark edemedim geldiğini"

Ona dün olanları söylediğimde çok mutlu olmuş,inşallah kazanırsın demişdi.Birinci ders bitdiğinde kafetaryaya inmiştik Melis'le. Yemeklerimizi aldıktan sonra boş bir yer bulup oturduk. Melis çok az yemek yiyen bir kızdı, aldıklarını hiç bir zaman sonuna kadar bitirmiyordu.

"Melis,eğer kazanırsam sende benimle gelirmisin?"

"Tabiki de gelicem şapşal seni yalnız bırakır mıyım hiç?"

İçten bir şekilde gülümsedim ona. Biraz da konuştukdan sonra sınıfa çıkmışdık. Nihayet ders bitdiğinde Melis'le kol kola girip aşağı inmeye başladık.

"Melis bugün bizde kalsan olur mu? Sonuçlara hep beraber bakarız , hem annemde seni özledi?" diye sordum.

"Aslında iyi olur bende özlemişdim Ayşe teyzemi bekle annemi arayım izin alayım".

Melis annemle babamı kendi ailesi gibi çok seviyordu.

Melis Hülya teyzeden izin almayı başardığında sevincimden ona sıkıca sarılmışdım. Oda gülerek sarılışıma karşılık vermişdi. İkimizde beraber okuldan çıkıp durağa doğru sohbet ede ede durağa yollandık.
Otobüs durağına gelib otobüse bindik. Dolu olduğu için zorla bir yer bulub tutunmuştuk. Nihayet durağa geldiğimizde indiğimiz için gerçekden çok sevinmiştik, çünkü artık nefes alamıyorduk. Otobüsden indiğimde ikimizde derin bir nefes almışdık. Kapıyı açıp içeri girdik.

Annem Melis'i gördüğünde çok mutlu olmuşdu.Hemen Melis'e sıkıca sarılmışdı. Melisde gülümseyerek sarılışına karşılık vermişdi. Ben de onların bu hallerini hayranlıkla izliyordum.

Annem banada sarıldıktan sonra üstümüzü değiştirmek için odaya yollamışdı bizi. Bizde hemen odama çıkıp üstümüzü değiştirmeğe başladık. Melise kendi kiyafetlerimden vermişdim. Üstümüzü değiştirdikden sonra banyoda ellerimizi yıkadıktan sonra aşağı inmişdik.

Annem yine o nefis yemeklerinden yapmışdı. Hemen oturub yemeye başladığımızda bu hallerimiz annemi gülümsetmişdi. Babamda Melisi görüp sevinmişdi.

"Kızım hoş geldin nasılsın Hülyayla,Kemal nasıl?"

"Teşekkür ederim Onur amca iyiyim annemle babamda iyi selamları var,sizleri özlediğim için gelmek istedim"

"Öylemi aleyküm selam kızım iyi yapmışsin"
d

ediğinde ikiside gülümseyerek yemeklerini yemeye başladılar.

Yemeyimizi bitirdikten sonra sofrayı toplayıp odama çıkmışdık. Sohbet etmeğe o kadar dalmışdık ki, zamanın nasıl geçtiğini anlamamışdık. Hatta o kadar ki,canlı yayını bile unutmuşdum.

Telefonun bildirim sesiyle sohbeti durdurup heyecanla bakmaya başladık.

Melis heyecanla "Çabuk aç Miray hadi".

Telefonu elime alıb instagramdan gelen bildirime basıp beklemeye başladım.Bir kaç dakikadan sonra büyük harflarle "Tebrikler Kazandınız!!!" yazıldığını gördüm.

Evet arkadaşlar bölüm bitdi bu bölüm hakkında ne düşünüyorsunuz? Bölümleri daha sık sık paylaşıcam.Oy ve yorum yapmayı lütfen unutmayın😘🙏🙏

HAYATIMIN YILDIZIWhere stories live. Discover now