13.

282 18 1
                                    

22 Mayıs

Coşkulu kalabalık bu sefer Yasak Ormanın önüne kurulan tribünlerde delicesine tezahürat yapıyordu ve buna rağmen hâlâ Sirius ve James'in sesleri duyuluyordu.
Birden orkestra Beauxbatons'un marşını çalmaya başladı ve Adrian Agreste geldi. Ardından Dumstergan ve en son da Hogwarts. Remus araziye gelirken arkasından 3 müdür onu izliyordu.
Dumbledore tam orta yerdeki kürsüye çıktı ve asasını boğazına dayayıp
" Sonorus!" dedi. Marşlar ve tezahüratlar anında durdu.
Dumbledore
" Mr Alfred kupayı araziye sakladı. İlk Mr Screng girecek, ardından da Miss Tonks. Sonra Mr Agreste ve en son da Mr Lupin. Yarışmadan çekilen şampiyonların asalarından kızıl kıvılcımlar çıkartması yeterli olucak." dedi ve ardından asasını çekip kürsüden indi.
" Yarışmacılar, yaklaşın. " dörtlü Dumbledore'a yaklaştı. Yaşlı müdür onlara doğru eğilip
" Ormanda çok dikkatli olmanız lazım. Bu orman, karşılaştığınız hiç birşeye benzemez. O yüzden kupayı bulmaya odaklanın tetikte olun. İçeride herşey olabilir. Kişiliğinizi bile kaybedebilirsiniz. Beni anlıyor musunuz?"
Dört yarışmacı da başlarını evet anlamında salladı.
" Mükemmel. O zaman hadi herkes yerlerine. "
Dörtlü yan yana dizildiler.
" Üçe kadar sayacağım. Bir -"
Filch topu patlatınca ona ters bir bakış attı ama birşey demedi. Hepsi sırayla ormana girdiler. En son Remus girince arkasına baktı ama giriş yoktu. Onun yerine ağaçlar vardı. Ve koyu bir sessizlik. Yavaş ve temkinli adımlarla sisli ormanda yürümeye başladı.

Tonks tedirgin bir şekilde etrafına bakınıp yürüyordu. Ağaçların arasında duyduğu bir hışırtıyla hızlıca oraya döndü ve o an biri onu arkadan tuttu. Genç kız onu kollarıyla esir almış kişiden kurtulmaya çalışırken bunun Artemis Screng olduğunu gördü. Ama tuhaf olanı gözleri çok boştu. Sanki şey lanetine... Oh, hayır!
Gözleriyle asasını aradı ama ulaşamayacağı kadar uzağa düşmüştü. Artemis asasını kaldırdığı sırada bir ses duydu.
" Sersemlet!" Artemis'in kolları geçerken hemen kenara çekilip asasını aldı ve büyüyü gönderene çevirdi. Remus'tu, ama ya değilse?
Dora
" Sen gerçek Remus musun? Kanıtla."
Remus
" Ah, tamam. 2. etapta sen beni, James'i ve Screng'in arkadaşını yüzeye itmiştin. Ayrıca Noel Balosunda gölün kenarında konuşurken de bana geceye benzediğimi söylemiştin. Ben de seni alacakaranlığa benzetmişim, Dora. "
Dora asasını indirdi.
" Kusura bakma, Remus."
" Önemli değil. Sence o şey mi-"
Dora
" Imperio. Ama kim Artemis'e imperio uygulasın ki?"
" Bilmiyorum ama onu burada böyle bırakamayız. Asası nerde?"
" Burada. " Dora, Artemis'in asasını Remus'a verdi. Remus da asayı havaya kaldırdı ve birşeyler mırıldanıp kırmızı kıvılcımları yolladı. Sonrasında da asayı Artemis'in yanına bıraktı. O sırada Remus'un arkasındaki ağaçlıkta oluşan kıpırtıyı gören Tonks
" Remus, dikkat et!" diye bağırdı ve onun bağırmasıyla hareket eden sarmaşıklar Lupin'i tuttu. Remus bir yandan sarmaşıklardan kurtulmaya çalışırken
" Dora, kaç!" diyebildi.
Dora
" Hayır. İncendio!" köklerinden alev alan sarmaşıklar hemen Remus'u bıraktı.
Remus dizlerinin üstüne düştü, genç kız hemen onun kalkmasına yardım etti.
Remus başını kaldırıp genç kızın gözlerinin içine bakarak
" Teşekkürler. " dedi. Dora gülümseyerek
" Sorun değil."
İkisi beraber devam ettiler. Birbirlerinden ayrılmaya korkuyorlardı ama bunun nedeni kendi canları değil, birilerinin canlarıydı.

Yarım saat geçmişti ve bir acromantulayla karşılaşmış, Dora'nın bir fareye dönüşüp onu oyalaması ve Remus'un onu karın bölgesinden sersemletmesiyle de etkisiz kılmışlardı.

Dora
" Sence de bu sessizlik çok tuhaf değil mi?"
Remus
" Öyle. Dur, Dora sen de duyuyor musun?"
" Neyi?"
Remus
" Bunu. " ikisi de yavaşça arkalarına döndüler. Şiddetli bir rüzgar onlara doğru geliyordu.
Remus
" KOŞ!" hızla koşmaya başladılar. Rüzgar fırtınası hızla onlara yaklaşıyordu. O sırada karşıdaki mavi parıltıyı gördüler.
Remus
" Dora, çabuk kupayı al!"
" Ne?! Hayır, bunu beraber yapacağız, Remus!" Remus deniz mavisi gözlere baktı. İnkar etmenin işe yaramayacağını anladığında kupaya baktı.
" Üç deyince. 1, 2, 3!" ikisi de aynı anda kupayı tuttular ve mavi bir ışık patlaması oldu.
" Bakın, burada kimler varmış..."

Remus Lupin ve 4 Büyücü Turnuvası Where stories live. Discover now