6.

335 25 12
                                    

16 Ekim

" Ah, Çatalak dikkat etsene!"
James
" Ne yapayım, Pati? Acaba annem görünmezlik pelerinini yıkadı mı ya?"
Remus
" Saçmalama, Çatalak. Ayrıca sessiz olsanıza. Yakalanmak mı istiyorsunuz?"
Peter
" Acaba daha sonra mı gitsek? Hem benim çok uykum var. "
Sirius
" Oyunbozanlık yapma, Kılkuyruk. Ayrıca uyanık bir saatte gidersek Evans bizi hayatta yaşatmaz."
Peter
" Offffffff, peekiii!"
Remus
" Okulun kapısına geldik. Çatalak, dışarda birileri var mı?"
Çapulcu Haritası'na bakan James
" Hayır, uyanık kimse yok ve Hagrid de kulübesinde. "
Remus
" Harika. Görünmezlik pelerininden çıkabiliriz. "
Pelerini çekip çıkarttılar ve koşa koşa Hagrid'in kulübesine doğru gittiler.
James
" Hagrid, aç kapıyı! Biziz!"
Sirius
" Hagrid, çabuk aç şu lanet kapıyı! Donduk burada!"
Remus
" Hagrid, içerde olduğunu biliyoruz. "
Tahta kapı açıldı ve Hagrid şaşkınlıkla onlara bakıp
" Merlin'in kirli çorapları! Sizin burada ne işiniz var bu saatte?"
Sirius
" Bunları içerde konuşsak?"
Hagrid
" Ah, tabi tabi. İçeri geçin. Ben de tam çay demlemiştim. Taze kurabiye de var. "
Peter
" Gerçekten mi?!" Remus, Sirius ve James, Peter'ın bu hâline gülmemek için kendilerini zor tuttular. Hagrid'in kurabiyeleri kaya gibi olurdu. Hep beraber içeriye geçtiler ve oturdular. Hagrid 5 bardağa - pardon maşrapaya- çay koyup biraz da kurabiye koydu.
Hagrid
" Ee, anlatın bakalım? Nasıl gidiyor? Remus, seni doğru düzgün tebrik edemedim. Tebrikler. Sirius, kuzenin adına seni de tebrik ederim. Bir Hufflepuff'a göre bayağ yetenekli. Ee, Remus? Turnuva nasıl gidiyor?"
Bu soruyu beklediğinden Remus hemen cevap verdi
" Aslına bakarsan Hagrid, çok kötü. İlk etabı bir türlü bulamıyorum. "
James
" Üstelik Dumstergan ve Beauxbatons öğrencilerine müdürleri söyledi bile! Bu haksızlık!"
Hagrid sakalını sıvazlayarak
" Öyle mi, ya? Kötüymüş..."
Sirius
" Bir tek bizim Aylak'ımız hazırlıksız yakalanacak. "
Peter
" Ne kadar da-"
Hagrid kocaman elini kaldırıp onu susturdu
" Tamam tamam, susun. " sonra onlara doğru eğilip fısıltıyla
" Ben ilk etabı biliyorum. "
Remus
" Gerçekten mi? Peki, ne?"
Hagrid
" Bunu benim söylediğimi söylemeyeceksiniz ama."
Sirius
" Tabiki de. "
Hagrid
" Minotor. "
James
" Ne?"

Hagrid" Minotor yahu minotor!"Sirius " Aylak?"Remus " Yarı boğa, yarı adam yaratık

Ops! Esta imagem não segue nossas diretrizes de conteúdo. Para continuar a publicação, tente removê-la ou carregar outra.

Hagrid
" Minotor yahu minotor!"
Sirius
" Aylak?"
Remus
" Yarı boğa, yarı adam yaratık. Peki minotorla ne yapacağım?"
Hagrid
" Minotor bir sandığı koruyor olacak. Minotoru yenmek lazım. "
Remus
" Anladım. Teşekkürler, Hagrid. Sana borçlandım. "
Hagrid elini önemli değil manasında sallandı - çöp kapağı boyutundaki ele isabet etmemek için James ve Sirius'un eğilmesi gerekti.

Bir kaç saat Hagrid'le lafladıktan sonra kahvaltı için okula döndüler. Tabi gelir gelmez Lily'den hile yaptıkları, Marlene'den de onu çağırmadıkları için bir okul dolusu azat işittiler ama bu kısa sürdü. Yaklaşık 10 dk sonra Büyük Salon'da kahvaltı yaparken minatoru hangi büyülerle geçebileceklerini tartışıyorlardı.
Remus'un gözü ayağa kalkıp salondan çıkan Dora'ya takıldı. Olamaz, Dora ilk engeli bilmiyordu! Onu uyarsa iyi olacaktı. Hemen o da ayağa kalktı.
Marlene
" Nereye?"
Remus
" Aa, tuvalete. Hemen dönerim. " Gidecekken Lily'le göz göze geldiler. Kız ona bilmiş bilmiş sırıtıyordu. Diğerlerine çaktırmadan Remus'a eğilip fısıldadı
" Bu konuyu daha sonra konuşacağız, Küçük Kurt. "
Remus sadece başını salladı ve koşar adım Dora'nın peşine düştü. Koridorlar boştu. Hemen cebinden Çapulcu Haritası'nı çıkartıp asasını dokundurdu
" Yemin ederim ki hayırlı birşey düşünmüyorum. " işte! Bitkibilim serasına gidiyordu.
" Muziplik tamamlandı. "
Haritayı geri cebine sokup dışarıya doğru koştu.
Seraların oraya gelince ancak yetişebilmişti. Neyseki onlardan başka kimse yoktu.
" Dora!"
Dora arkasına döndü. Şaşırmıştı. Ama aynı zamanda sevinmişti de. Rüzgarla uçuşan saçlarını kulağının arkasına sıkıştırıp
" Efendim, Remus?" dedi. Remus ona yaklaştı ve
" Minotor. " dedi.
Dora
" Ne?"
" Minotor. İlk görevimiz bu. Bir sandığı koruyacak. Onu yenmemiz lazım. "
" Cidden mi? Çok sağ ol, Remus. Peki sen bunu nereden öğrendin? Ya da boş ver. Çok teşekkürler. "
Remus sırıtmasına engel olamadan
" Önemli değil. Rakip de olsak, biz dostuz. Ayrıca hangimiz kazanırsa kazansın galibiyet Hogwarts'ın olucak. "
Dora gülümseyerek
" Orası öyle. Tekrar teşekkür ederim. Ama şimdi gitmem lazım. Prof. Sprout beni bekliyor. Hoşçakal. "
" Hoşçakal."
Dora arkasına dönüp seraya girdi. Remus ise gülümseyerek arkasına dönünce ona imalı imalı sırıtan Lily'le karşılaştı.
~
Lily
" ...Yani Tonks'a yardımcı olmak istedin. Seni bilmem ama Remus, bana kalırsa sen Dora'dan bayağ hoşlanıyorsun. "
Remus köprüden aşağı, vadi manzarasına bakarak sıkıntıyla iç çekti.
" Bilemiyorum, Lily. Onu gerçekten de çok seviyorum ama benim gibi birinin aşık olması imkansız. "

( Seni ilk gördüğümde Harry, hemen tanıdım

Ops! Esta imagem não segue nossas diretrizes de conteúdo. Para continuar a publicação, tente removê-la ou carregar outra.

( Seni ilk gördüğümde Harry, hemen tanıdım. Yara izinden değil, gözlerinden. Onlar annen Lily'nin gözleri. )

Lily de iç çekerek Remus gibi vadi manzarasına baktı.
" Sana tanıştığımız ilk günden beri sevgiyi en çok senin hak ettiğini söyledim. Kurtadam olduğunu bilmeden önce bile. Çünkü Remus, bu doğru. Bu dünyada belki de sevgiyi sadece sen hak ediyorsun. "
Remus
" Ben bundan o kadar da emin değilim. "
" Nedenmiş o?"
" Çünkü her ay birine zarar veriyorum. Ama bu önemli değil ki. Sen bunu istemeden yapıyorsun ve ben, Dora'nın da bunu umursamayacağına eminim. "
Remus birşey demedi. Beraber sessizce vadiyi izlediler.

Bölüm sizce nasıldı dostlar? Biraz Cedric - Harry olduğunun farkındayım ve elimden geldiğince orjinal olmaya çalışıyorum. Herzaman ki gibi yorum yapmayı ve bölümü beğendiyseniz vote bırakmayı unutmayın lütfen. Hoşçakalın!😘👋🏻💕💖💞❤🤗😊

Remus Lupin ve 4 Büyücü Turnuvası Onde histórias criam vida. Descubra agora