bölüm yirmi²⁰

Start from the beginning
                                    

Niye öyle bakıyordu ki? Onun hakkında düşünürken her zerrem üşüyordu zaten, şaşırmış gibi davranmamalıydı.

Sorusuna karşılık kafamı aşağı yukarı salladım. Her ne kadar onun sessizliğinden şikayetçiymiş gibi davransam da üşüdüğümü kelimelere dökemiyordum.

Jeno'dan geri kalır yanım yoktu: Düşüncelerim üst üste yığılabilecek kadar çoktu ancak ağzıma gelene kadar hepsi yok oluyordu.

Cevabıma karşılık hareketlendiğini fark etmemle dikkatimi ona verdim. Jeno, bana yakın olan elini yasladığı koltuktan kaldırıp omzuma koyduğunda beni yavaşça kendisine yaklaştırdı. Zor olmamıştı. Omzum göğsüne değdiğinde ise bedenini biraz bana doğru çevirdi ve böylece ona daha kolay yaslanmamı sağladı.

"Üşümeyi seviyor olabilirsin ama
artık ben yanındayım."

Öncekinden daha kısık cümlesi tepki veremememe sebep olduğunda onun aksine bakışlarım filme geri dönemedi. Bedenimi sıkıca tutan koluna ve kendisi daha da soğuk olmasına rağmen beni ısıtabileceğine inanmış oluşuna ses çıkaramadığımda kalp atışlarımı hissedemedim. Hayalî bir sıcaklık bedenimi sardı.

Düşüncesi, tavrı, bakışları... Hepsi sıcacıktı.

Gözlerimi elimi bırakmamış eline indirdiğimde başımı hafifçe göğsüne yasladım, ağırlığımı vermemiştim. Kazağından ve en çok da kendisinden gelen koku burnumdaydı. Sessizdik, bulunduğumuz ortam çok sessizdi ancak yine de kalp atışlarını duyamıyordum. Gözlerimi kapattım biraz, belki Jeno onu da susturmuştu. Ritimleri bir şeyler anlatacak olursa başına bela olacağından şüpheliydi.

Yutkundum. Ona bu kadar yakın ancak bir o kadar uzak hissetmenin kalbimi acıtmaya başlamasıyla soğuk parmakların saçlarıma dokunduğunu hissettim. Yavaş ve tekdüzeydi. Saç tellerimde rastgele dolanıyordu, amacı bu yönde miydi bilmiyorum ancak huzur verici olduğu kesindi.

Yaklaşık bir buçuk saat kadar süren film bittiğinde artık Jeno'nun göğsünde değildim, yaklaşık beş dakika önce çoktan doğrulmuş ve ışık açıldığında ise kamaşan gözlerimi ovuşturmaya başlamıştım.

"Yok artık."

Chenle kıkırdayarak bir yeri işaret ettiğinde o tarafa baktım. Minji, ayaklarını kendine çekmiş ve Jaemin'in omzunda uyuyakalmıştı. Herkes ona dikkat kesildiğinde çok az horladığını duymak yüzüme tebessüm oturmasına sebep olduğunda Jaemin işaret parmağını dudağına bastırıp Chenle'ya baktı.

"Korku filminde de uyumazsın."

Chenle iç geçirerek kendini Renjun'in yanına attığında ayağa kalkan Jinu olmuş, getirilen tüm patlamış mısır kaselerini toplamaya başlamıştı. Ona yardım etmek için kalktığım sırada da zaman çok hızlı geçmişti.

Ortalıkta oluşmuş dağınıklığı topladıktan sonra herkes birbiri arasında yeni bir sohbete başlamıştı çoktan. Dakikalarım, diğerlerini dinleyerek çaresizce kafamda dolanıp duran tilkilerle uğraşmayla geçtiğinde saat 11'e geliyordu. Annem mesaj atmıştı. Geç olduğunu söylüyor ve eve gelmemi istiyordu.

Toparlanmam kısa sürmüştü. Beni evime bırakacağını söyleyen Jeno hemen arkamdan geldiğinde montlarımızı giymiş ve çocuklarla vedalaşıp Donghyuck'un evinden ayrılmıştık.

Hava daha da soğumuştu. Bulunduğumuz sokak, gezinen birkaç sokak kedisi hariç ıssız görünüyordu. Gökyüzü ise artık koyu lacivertti ve en son balkondayken ortada olmayan yıldızların hepsi belirginleşmişti. Tebessüm ettim hafifçe.

"Güzeller, değil mi?"

Jeno'nun sesini duymamla kafamı indirdiğimde ona baktım. Ben öylece dururken rotamıza doğru ilerlemiş olduğu için beni bekliyordu.

Sorusunu cevaplamadan hemen önce birkaç adımda yanına yetiştim. "Evet." ,diye mırıldandıktan sonra fermuarımı çeneme doğru çektim ve ıssız sokakta ilerleyen adımlarımıza odaklandım.

Onayımdan sonra aramızda bıraktığım sessizlik normalden fazla sürecek zannetsem de Jeno'nun konuşmasıyla adımlarının durduğunu fark ettim. Gün ışığı sokak lambasının tam altına denk gelen bu duraksamasıyla ben de durdum ve ona döndüm.

"Yifei,"

Adımı söyledi önce, ona bakmaya devam ederken bedenimi tam ona çevirdim. Tam tepemizden üzerimize düşen sokak lambası yüzünden yüzünün belli kısımları gölgede kalıyordu. Hafif aralık dudaklarından yüklesen buhar kütlesiyle beraber çakıştığım gözlerine odaklandım.

Gözlerime "bu şekilde" bakarken aklından neler geçiriyor olabileceğini düşündüm ancak o, zaten bana duyuracak gibi görünüyordu.

"Yanımda olup sürekli beni sevmeni istersem," Ciddiyetle devam etti. "çok mu bencil gözükürüm?"

Sorduğu soru üzerine ağzından çıkıp bana ulaşan bu kelimeler sayesinde güzel bir hissin hücrelerimde gezinmeye başladığını hissettiğimde dudaklarımı birbirine bastırdım. Bir film şeridi gibi aklımdan geçen her anımız, bu duyguları daha da belirgin hissetmeme sebep olduğunda tekrardan odaklarımı ona verdim.

"Bence ben de aynısını senden istersem," ,dedim ve gülümsedim. "hiç de bencil gözükmeyiz."

Jeno, cevabıma karşılık ciddiyetini yavaşça bozdu ve dudakları gerilirken tüm o duyguları bir kez daha okudum gözlerinden. Yine gülümsüyor ve balkonda şahit olduklarım kadar güzel gözüküyordu; tıpkı belli bir vakitte ortaya çıkan yıldızlar gibi, onlarla bile yarışırdı.

Eğilip ayaklarına bakarken, "Güzel," ,diye bir ses duydum ondan ancak kendi kendine söylemiş gibiydi ki tekrardan gözlerime dönmüştü. Ani göz göze gelişimiz ikimizi de aynı anda gülümsettiğinde gülüşümü saklamak ister gibi boğazımı temizledim ve arkamızda kalan sokağı işaret ettim.

"Gitmeyecek miyiz? Geç kalıyoruz."

Jeno yeni farkına varırmış gibi kafa salladığında yanıma yaklaştı, ben de yeniden sokağa doğru döndüğümde Jeno, buz gibi elini uzatıp elimi kavradı. Ardından montunun sıcacık cebine soktuğunda yaptığı hareket ve anımsadığım cümleleri yüzünden yüzümdeki gülümseme gitmek bilmedi.

Taksi durağına varana dek de bu şekilde, huzurlu bir sessizlikle ilerledik.

[Şu ana dek karşılaştığım tüm seçenekler
arasında iyi ki tercih etmişim, dediğim
tek şey sensin Yifei.
Kalbim iyi ki seni seçmiş.]

aY BU KOCAMAN
BÖLÜM BURAM BURAM ROMANTİKLİK
KOKUYOR BU HAVALAR NEDİR YA
HİÇ BANA GÖRE DEĞİL

bu mutlu olacağımız
son bölümdü .

şaka şaka🥳
daha bunlar hiçbir şey...

⚠️bir sonraki bölümde ufak bir kaosçuk olacak, ondan sonraki bölümdeki kaos ise
en büyük kaoslardan biri olacak🥳🥳🥳🥳

⚠️ve yeni kişiler de gelecek💅💅💅

ayrıca bu bölümü
sarı mullet jeno'ya ithaf ediyorum🤧

bol bol yorum ve oy bekliyorum
cherry domateslerim🍅
kocaman sevgilerle💙

oy sınırı: +50🍿

there is a superhero in our school 英雄 jenoWhere stories live. Discover now