...

"Buradan çıkmak garip olacak, 2 haftadır buradayız." diye mırıldandım çantamı alırken. Yavaşça kafa salladı bana. Arabanın kapısını benim için açarken teşekkür edip bindim. Kemerimi takmadan önce çantamı ayak uçlarıma bıraktım. Barlas'ta yan koltuğa oturdu ve kemerini takıp arabayı çalıştırdı.

"Evlendiğimizi açıklamak istiyorum..." diye mırıldandı toprak yolda ilerlerken. Kaşlarımı çatıp ona döndüm.

"Tamam, neden?" omuz silkti ve elimi tuttu tek eliyle. Bir bana bir yola bakıyordu.

"Saçma haberlerden bezdim artık. Neden saklayalım ki?" kafa salladım yavaşça. "Düğünde çekildiğimiz fotoğraflardan seçer misin?" kafa salladım ve telefonumu çıkardım. Galerime girip fotoğraflara bakmaya başladım. Yüzümüzün mümkünse gözükmediği, sade bir fotoğraf bulmak zor değildi. Zaten abartılı bir kutlama olmamıştı.

@AkselSoylu; Les gens qui s'aiment se marient

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

@AkselSoylu; Les gens qui s'aiment se marient

Bu gönderi için yorumlar kapatılmıştır/ 700K beğeni

...

Bir kaç dakika sosyal medya da gezindikten sonra etiketlendiğim haber sayfalarına girip okumaya başladım sesli bir şekilde.

"Bu gün ki gönderdiği fotoğraftan önce de soyadını değiştiren Aksel Soylu bunu kısa yoldan duyurmuştu ama resmi bir açıklama gelmemişti kendisinden. İnsanlar iyice kabullenirken gelinlik ve damatlıkla çekilmiş bir fotoğrafın altına Fransızca bir not düştü. Sevincini 'Birbirini seven insanlar evlenir' cümlesiyle paylaştı. Bla bla bla..." diyerek bitirdim cümlemi. Kıkırdadı. Bende ona eşlik ettim.

"Geldik, hadi bakalım." kafamı kaldırdığımda büyük bir hastanenin önünde durduğumuzu gördüm. Barlas sadece tek düşük yaptığımı biliyordu ve tekrar bir bebek düşündüğü için bunun ne kadar riskli olduğunu bilmek istiyordu. Halbu ki ben ondan iki kat daha fazla korkuyordum. Tek düşük değil, iki düşük yapmıştım.

Elimi tuttu arabadan indikten sonra. Dönen büyük kapıdan içeri girdik ve gözlüklerimizi çıkardık. Danışmana randevumuzu sorduk. Bilgisayardan bilgileri doğrulayıp 3. kata çıkmamızı söylediğinde asansöre yöneldik. İçimde kaygı, endişe ve heyecan vardı.

Asansörün kapıları açıldı ve işte o kattayız. Bazı hamile kadınların beklediği, bazılarının ise ağladığı kattayız. Yutkundum.

Duvarda ki televizyonda ismimiz çıktığında hemen yanımızda ki kapıyı tıklattık ve içeri girdik. Kadın doktor bize gülümsediğinde biz de ona karşılık verdik.

• Aksel • Where stories live. Discover now