42|

2.5K 145 53
                                    

Baktım oylar düşük, yorum yok falan hevesim kaçtı dlepdşrşf. Şaka maka yeni bir kitap yazıyorum biliyorsunuz. Ayretten o kurguda Sahir diye bir karakterim var, onun için de ayrı bir kurgu olacak. Sanırım o kurgu bu güne dek yazdığım en cesur kurgu olacak. Umarım içime siner ve sizlerle paylaşırım. Şimdi bölüme geçelim çünkü bu bölüm biraz bomba oldu.

İyi okumalar, oy ve satır arası yorumları unutmayın. Her zaman dediğim gibi. Ne kadar yorum o kadar hızlı bir bölüm.

Boynumda hissettiğim sıcak nefes beni huylandırırken uykum bölünmüştü

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Boynumda hissettiğim sıcak nefes beni huylandırırken uykum bölünmüştü. Bazı mırıltılar duyuyor ve bende mırıltıyla karşılık veriyordum.

"Barlas, uykum var..." diye isyankar bir fısıltı kaçtı ağzımdan. Fakat onun durmaya niyeti yokmuş gibi sürekli bir şeyler söylyordu. Dayanamayarak gözlerimi araladığımda ne kadar yakınımda olduğunu fark ettim. Üstüme çıkmış, ellerini iki yanıma koymuş beni hapsetmişti.

"Sonunda..." dedi burnumun ucuna minik bir öpücük kondururken.

"Yorgunum." diye mırıldandım tekrar. Buraya geleli 2 hafta olmuştu. Çoğu zaman ormanda ki göle gidiyor ve orada takılıyorduk.

O ormanda kendimi Havva gibi hissediyordum. Orada ki her şey yasak gibiydi ama çokta çekiciydi. Barlas çoğunun zehirli olabileceğini söylemişti.

"Bu gün ki doktor randevusunu unutmuş olamazsın." diye mırıldandı yanıma yığılırken. Kafamı onun çıplak gövdesine koyup, elimi de kafamın bir kaç karış aşağısına yerleştirdim.

"Unutmadım," elimle karnına dairlere çiziyor, bir yanda da düşünüyordum. "Duyacaklarımdan korkuyorum sadece." diye dürüst bir cümle kullandım ona karşı.

"Ben de..." diye itiraf etti. "Ama unutma güzelim, ne olursa olsun seni asla bırakmayacağım." bu sefer karnında gezdirdiğim elimi kavradı zarifçe, dudağına götürdü ve öpücük kondurdu parmaklarıma. "Hem..." ellerimizi karnına geri koydu. "Çok fazla sevgiye aç çocuk var, değil mi?" yutkundum. "Biz yine de umudu kesmeyelim, olur mu?" kafa salladım yavaşça. Yerinde doğrulduğunda kafam yastığa düşmüştü yavaşça. Sarıldığım çarşafı üstümden çekip kenarda duran tişörtünü uzattı bana. Bedenime geçirdiğim tişörtten sonra ayağa kalktım.

Elimi tutup beni kendine doğru çekerken o da banyoya yöneliyordu. Gülümsedim ve peşinden ilerledim. Banyonun kapısını açıp içeri girdi. Elimi yavaşça bırakıp küvetin sıcak suyunu açtı ve dolmasını beklerken içine köpükte koymuştu. Eliyle bir kaç kere karıştırdıktan sonra bana döndü ve yanına gelmemi işaret etti. Onun yanına gelirken çapkın bir gülümsemeyle üstümdekini yere indirdim ve küvetin içine girdim. Hemen ardımdan oda karşıma geçtiğinde köpükle tüm bedenimi örttüm ve saçlarımı omuzlarımdan aşağıya saldım.

Avucunda ki köpüğü bana doğru üflediği sırada bende ona bir parça köpük fırlattım. Kıkırdayarak beni kendine çektiğinde sırtım ona dönmüştü. Belimden sarılarak kafasını omzuma koydu. Nefesi omzuma çarpıyordu.

• Aksel • Where stories live. Discover now