FEDERAL

7. BÖLÜM

TİNA' DAN

Onu o kadar özlemiştim ki, seneler geçmişti üzerinden. Kafamı kaldırarak mavilerine odaklandım. Ellerini yanaklarıma yaslayarak gözyaşlarımı sildi ve gözlerimden öptü. Daha sonra suratımın her tarafını öptü, gözlerimi kapattım.

Teninin temâsını bile özlemiştim çenemi kaldırarak ona bakmamı sağladı, mavileri derin derin bakıyordu. Daha fazla yaklaşarak dudaklarıma bir opücük kondurdu. Çalan kapıyla hemen onu ittim ve kapıya döndüm.

Gelen Batı' ydı. "Selam" diyerek gülümsedi. "Selam Batı" diye yanıtladım. "Naber Tina ?" dedi. "İyidir senden naber ?" diye sordum. Şort ve tişört giyinmişti, kumral saçları dağınık duruyordu. "İyi başlayalım istersen" dedi. "Olur" dedim ve su şişemden bir yudum aldım.

Dönüp Ares' e baktığımda çatık kaşlarıyla Batı' ya bakıyordu. Yanına yaklaşarak "Gitmiyor musun ?" diye sordum. Bana bakınca mimikleri bir nebze olsun yumuşadı ve kafasını salladı.

Kulağıma eğilerek "Fazla yaklaşma bu pezevenke" deyince gözlerim irileşerek ona baktım ve omuzundan ittim.

Batı ona yaklaşarak elini uzattı "Merhaba Federal" dedi. Ares biraz bekleyerek uzatılan eli sıktı "Merhaba" dedi. "İyi çalışmalar size" dedi ve son kez bana bakarak odadan çıktı.

Batı bana dönerek "Bir sorun mu var ? Neden buradaydı ?" diye sordu. "İddaya girmiştikte o yüzden" dememle kaşları şaşkınlıkla havalandı. "Anladım güzel" diye yanıtladı.

Daha sonra derse başladık, biraz kum torbasında çalıştıktan sonra Batı ile antrenmana devam ettik. Bazı ataklarıma yetişemiyordu. Daha fazla dayanamayıp yere attım kendimi önümde uzun bacakları belirdi ve bir şişe suyu bana uzattı. Elinden aldım, oturarak içtim.

Kalbim hâlâ çarpıyordu nefeslerim düzensizdi. "Çok iyiydin" diye konuştu kafamı salladım. "Ben kaçayım görüşmek üzere" dememle "Görüşürüz" diye yanıtladı.

Odama doğru yürüyüp duşa girdim. Banyodaki işlerimi halledip bornozumla odadan çıktım. Yatağımın üzerinde elinde çizimimle Venüs oturuyordu.

Gözlerim irileşti ve sadece bornozumla olduğum aklıma gelince tedirginleştim. "Ne işin var burada ?" diye sordum. Ayağa kalkıp önümde durdu ellerimle bornozumu sıkı sıkıya sarmıştım ki birden bornozumun iplerinden tutup kendine yaklaştırdı ve saçlarımın kokusunu derince içine çekti.

"Kokun mührüm, adın imzamdır" dedi daha sonra bornozdan açıkta kalan boynuma baktı ve eğilerek venüs kolyenin üzerine bir öpücük kondurdu.

Eliyle çizimi işaret ederek "Hatırlıyor musun yosun gözlüm ?" diye sordu. "Unutmak mümkün mü ?" diye yanıtladım. Çizimde uçurtmalarımızı uçurduğumuz anımızı çizmiştim.

"Uçurtmam ruhuna takılı kaldı Tina" dedi. Gülümseyerek gözlerine baktım eğilerek saç diplerimden öptü."Üşürsün, hadi sen giyin ben burdayım" dedi. Gardıroba doğru yürüyüp içerisinden giyecek bir şeyler alıp banyoya girdim ve giyindim. Tarağımı alarak içeri geçtim.

Yatağımın üzerinde oturup çizimimin devamını getiriyordu, saçları alnına doğru düşmüştü. Geldiğimi hissetmiş gibi gözleri direkt gözlerimi buldu, kafasını gel der gibi hareket ettirince ona doğru yürüdüm ve yatağın üzerine oturdum.

"Arkanı dön" deyince döndüm. Elimdeki tarağı alarak saçlarımı taradı, canım acımasın diye o kadar yavaş tarıyordu ki bu bana annemin dokunuşlarını hatırlatıyordu. Arkamdan kalkıp yürüyünce "Nereye Venüs ?" diye sordum. "Fön makinesini alıp geliyorum hemen" dedi. Bir iki dakika sonra geldi ve eski yerine oturdu.