Komahina Part 3

109 15 17
                                    

 -Hajime-

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

 -Hajime-

 Onu evime davet etmiştim ama annemin gerçekten hoşuna gittiğini zannetmiyordum. Bir bakıma arkadaş edinmeme karşı. Ama benim yapabileceğim birşey yok. İlk ve tek arkadaşım ile yakınlaşmak istiyorum. Komaeda içeri girince odamı işaret ettim. 

"Orası odam. Sen gidebilirsin ben yiyecek alıp geliyorum"

 Komaeda odama girince annem bana kötü bir bakış attı. Tüylerim diken diken olmuştu. Çok geçmeden etkisi geçti ve mutfağa koştum. İki bardak, portakal suyu ve kurabiyeler çıkartırken annemin işe gittiğini fark ettim. Annemin evden çıkışını izlerken portakal suyunu doldurmaya başladım. Yaptığım hata buydu. Tekrar bardağa bakacakken bardağı kırdım. Elim çok fena kesilmişti ve yüksek bir sesle bağırdım. 

-Nagito-

 Hajime'nin o acı dolu bağırışını duyunca kalbim parçalandı. Hemen odadan çıkıp mutfağa koştum. Hajime ilaç dolabını gösterdi. Ben de o dolaptan sargı bezi ve yara bandı aramaya başladım. O kadar hızlı arıyordum ki etrafa ilaçlar dökülüyordu. Aslında pek de umrumda değildi çünkü arkamda Hajime'nin canı acıyordu. (Benim hikayelerimde hüzünlü olmayan hiçbir şey bulamazsınız yani ben drama katmazsam olmaz umarım anlayışla karşılarsınız. <3) Sonunda aradıklarımı buldum ve Hajime'nin elindeki kanamayı sargı bezi ile azaltım. İyice sarıp sonra da yara bandı taktım. Hajime' nin yüzüne baktım. Gözyaşlarını sildim ve ona sarılıdım.

 -Hajime-

 Çok korkmuştum ama bir yandan da mutluydum. Komaeda bana sarıldığında hissettiğim şey diğer duygulardan farklıydı. Sonsuza kadar böyle kalmak istiyordum. Ama bir yandan elim çok acıyordu. Bilmiyorum belki de deymişti. Belki de iyi ki elimi kestim diyebilirdim. Daha sıkıca sarıldım ve derin bir şekilde nefes aldım. Göz yaşlarımı tutamıyordum ve arada hıçkırıyordum. Can acısına karışmış bu güzel his yüzünden garip hissediyordum.  Sarılmayı bıraktı ve eliyle yüzümdeki ıslaklığı sildi. Kalbim çok hızlı şekilde atıyordu ve kızarmıştım. Belli etmemek için ayağa kalktım ve camları toplamaya başladım. Komaeda itiraz etti. Bana kızdı ve camları toplamayı bırakmamı istedi. Eline beyaz ve ince bir eldiven geçirdi. Üzerinde umut yazıyordu. Bir poşet aldı ve camları toplamaya başladı. Topladıktan sonra elini uzattı ve sağlam elimle tuttuğumda ben ayağa kaldırdı. Canımın acıyıp acımadığını sorduktan sonra acıdığını söyledim. Hastaneye gidelim dedi. Elimi hafifçe tuttu ve dışarı çıktık. 

-Nagito-

 Galiba kendi elimi kırdığımda bile bu kadar endişelenmemiştim. Canımın ondan fazla acıdığından emindim. Hastanede doktor onu tedavi ederken kapıda bekliyordum. Geçen her saniye daha da çok korkuyor ciddi bir şey olmamasını umuyordum. Çünkü kesiği görmüştüm. Çok derindi ve Hajime'ye kendime değer verdiğimden fazla değer verdiğimi fark etmiştim. Aşk ne demek onu da öğrenmiştim. Doktor önemli bir şeyi olmadığını söyledi. O an daha önce olmadığım kadar rahatladım. Kitabımı çıkartıp okumaya başladıktan beş on dakika sonra Hajime geldi. Yavaşça sarıldım ona. Kokusunu içime çektim ve sarılmayı bıraktım. Hajime eve gitmesi gerektiğini annesinin onu bekliyor olacağını söyledi. Birazcık üzülmüştüm ama ertesi gün okuda görüşeceğimizi bildiğimden dolayı sıkıntı etmedim.

"Gitmeden önce, okula birlikte yürüyeceğimiz konusunda söz verir misin Hajime?"

 Evet cevabı aldım. Ertesi günü sabırsızlıkla beklemeye başladım...


Danganronpa OneshotWhere stories live. Discover now