KONTOLSÜZLÜK

383 22 9
                                    

Kokichi o şeytanın sözlerinden sonra uzun bir süre acı çekerek yatağında kıvrandı. Geçmişinde yaşadığı bütün anılar tekrar hafızasında oturuyordu. Uzun zaman geçti neredeyse sabah olmak üzereydi. Kokichi yavaşca gözlerini açtı. Etrafına baktı. Maki ve Shuichi şaşkınlıkla ona bakıyordu. Kokichinin aklına geçmişte yaptıkları gelince hemen onlardan uzaklaştı. Şaşırmıştı. Yaşanan şeyden sonra ondan gram korkmuyorlardı. Kokichi onlara iyi misiniz? Diye sordu. Ama dediklerini japonca söylüyordu. Bir terslik vardı. Ayrıca Kokichide çok büyük bir değişiklik vardı. Sağ gözünde şeytanın damgası vardı ve gözünün rengi kırmızıydı. Gözünden kan akıyordu. Maki ve Shuichi japonca bildiklerinden onunla konuşabilirdi. Ama diğer kişilerle konuşmak onun için sıkıntı olacaktı. Maki kendinden emin bir şekilde anıların geri geldi değilmi dedi. Shuichi ne dediğini anlamıyordu. Japonca bilmemesinden değil biliyor. Kokichi şaşırmıştı. Nereden biliyordu. Nereden bildiğini sordu. Sonra durakladı. Mono, Koichinin bedeninden çıkmıştı. Maki nin yanında bişeyler söylüyordu. Onları Kokichi dışında kimse göremezdi, yani görmemeliydi. Shuichi onları görebiliyordu ama görmemeliydi. Bu onu daha çok tehlikeye atacaktı.

Mono, Maki'ye zeki kız seni sevdim. Dedi ama Shuichi hala anlamıyordu. Kokichi kendini sakinleştirmeye çalışarak sakin bir şekilde Dur dedi. Ama o durmadı. Kokichi kendini daha fazla tutamadı. Sinirlendi ve saçları eski halini aldı. Yüksek sesle SANA DUR DEDİM!! diye bağırdı. Yer titredi ve Shuichi ve Maki nin başı döndü. Mono tamam tamam diyerek Koichiyi sakinleştirdi. Shuichi mono yu görebiliyordu. Ama bu normal değildi. Sahiplerinden başka kimse onları göremezdi. Mono Kokichi'nin yanına döndü ve tekrardan içine girdi. Maki, Shuichi'ye söylediği gibi o soruyu soracaktı. Kuma gizlice Kokichi'nin içinden çıktı ve Shuichi'nin yanına gitti. Onları görmesi'nin bir nedeni olmalıydı. Ona onunla önemli birşey konuşacağını ve bunun için kapının önüne çıkmaları gerektiğini söyledi. Shuichi garipsedi ama reddetmedi. Bunun içinde lavabo'ya gidip geleceğini söyledi. Kapının önüne çıktılar. Kuma gözlerini Shuichi'den alamıyordu. ~Onun için ilk görüşte aşk buydu galiba. Dlmxdkckdkckdjc tabikide şaka yapıyorum.~
Direk lafı uzatmadan konuya girmek istiyordu. Ama Shuichi hala işin dalgasındaydı.

Shuichi beni dinle, bu söyleyeceklerimi dikkate almanı ve asla unutmamanı istiyorum senden. Efendimizin yanından asla ayrılma tamammı? Eğer kontrolünü kaybederse asla onu geri dönemeyiz. dedi. Kontrol? Neyden bahsediyordu? Kontrol? Dedi anlamadığını belli ederek. Kuma derin bir nefes aldı ve nelerin olmamasını ve bu olmaması gerekenler olursa ne gibi felaketler doğuracağını anlattı. Efendimiz sinirlenmemeli, üzülmemeli, sıkılmamalı ve çok mutlu olmamalı. Eğer sinirlenirse devreye girerse efendimizin öfkesiyle kontrolünü kaybeder. Bu Mono nun işine gelir çünkü felaketleri çok sever ama eğer kontrol efendimizin eline geçerse tüm dünya yok olabilir. Veya çok mutlu olursa o zamanda ben devreye girerim ama ben kendimi hiç kontrol edemediğim için en az bir büyük deprem yaratabilirim. Bunun gibi duyguların efendimizi kontrol etmesine izin vermemeli- "SANA BİLMİYORUM DEDİM!!" odadan bir bağırış sesi gelmişti. Bu ses Kokichi 'nin sesiydi. Kuma git ve Kokichiyi sakinleştir. Diye bağırdı.

Shuichi hemen odaya girdi. Maki öfkeyle Kokichi' ye bakıyordu. Kokichi'de Maki'ye. Kokichi kafası'nı hızlıca Shuichi ye çevirdi. Sağ gözündeki şeytan amblemi belirginleşmiş ve kontrolü neredeyse eline almıştı. Kokichi söylenmeye başladı. Sana benim yapmadığımı söyledim. Ama bana inanmıyorsun. Sana HATIRLAMIYORUM diyorum. Hatırlamıyorum. Hatırlayamıyoruuuumm. Kokichi öfkesiyle neredeyse tüm kontrolü eline alıcak iken Shuichi hemen araya girdi. Tamam hatırlamıyorsun seni zorlayan yok Kokichi. Sakin ol tamam mı? Bak arkadaşlarımız uyanacak. Dedi. Kokichi nasıl sana inanıyoruz dersin Maki'ye bak. İnanmıyor. Agh! Kokichi hızlıca gözünü tuttu. Çok hızlı bir şekilde kan akıyordu. Shuichi cebinden peçete çıkardı ve Kokichi'nin gözünü silmeye başladı. Gözünün içine bakarak Oda sana inanıyor Kokichi sadece tüm gece sana bakmak için uykusuz kaldı. İnanıyor gerçekten. Dedi. Nazikce gözünü silerken kafasını çevirdi ve Maki'ye baktı. Tehdit edermişcesine bakarak Maki 'ye dik dik baktı. Yanına yaklaştı. Ama bir terslik vardı. Shuichi, Shuichi değildi. Gözleri yavaşça kırmızıya döndü. Ve kafasının sağ üstünde bir boynuz. Maki sanki hızlı bir şekilde yerin içine çekiliyordu. Hareket edemiyordu. Maki korkmuştu. Gözlerini kırpıştırdı. Shuichi afalladı ve geri geri adımlar atarak Kokichi'nin gözünü silmeye devam etti. Maki tekrardan Shuichi'ye baktı. Ama normale dönmüştü. Kendi kendine yanlış görmüş olmalıyım dedi. Ne oluyordu. Kuma Bu imkansız. Şeytanın oğlu dünyada doğmuş olamaz. Dedi. Merhaba Kuma. Kuma arkasına döndü ve şaşırmış bir şekilde Vega? Dedi. Vega tebessüm etti. Vega şeytan gücünü taşıyan varisti. Kuma yani yanlış görmedim. Dedijlerim doğru değil mi? Dedi. Vega kafasını sallayarak, Evet doğru. Dedi ve cümlesini şöyle bitirdi. Ve ikisininde güçleri uyanmaya başladı. Hele tanrının oğlu dünyanın SONUNU GETİRECEK. Shuichi Kokichi'nin gözünü silmeyi bitirmişti. Yanağındaki göz yaşını eliyle nazikce sildi. Sonra çekmeceden bir göz bandı aldı ve gözüne taktı. Tebessüm ederek Çok yakıştı... Dedi.

Bölümler kısamı? Ben normal buluyorum. Düşüncelerinizi lütfen yorumlarda benimle paylaşın. 😊

YOU'RE SCARING US! Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin