BEKLENTİ

380 2 0
                                    

Gecenin en karanlık anında sevdiği kadına baktı genç adam. Çok değişmişti, sanki sevdiği kadın gitmiş, yerine bir yabancı gelmişti. Kestane rengi saçları, karanlıkla bütünleşmiş bir şekilde savrulurken, hala gözlerini ondan alamıyordu. O kadar güzeldi ki, o kadar büyülenmişti ki, ve o kadar aşıktı ki...

Karanlıkta laciverte dönüşmüş gözlerini adama çevirince, genç adam bir kez daha öldü. Onu ilk tanıdığında, ilk öptüğünde ve kızını ilk kucağına aldığında da ölmüştü. Ama bu sefer son ölüşüydü. Bunu o da biliyordu. Hayatını adadığı kadın, acımasızca gidiyordu. Ve bir emanet bırakarak...

"Gitme!"

Genç adamın yakarışı her yerde duyulmuştu.

"Ne olur gitme"

Genç kadın, ifadesiz bir yüzle ona bakarken, hiçbir şey söylemedi. Arkasını döndü ve geri dönmeyeceği belli olan ilk adımını attı.

"Seni Seviyorum."

Genç kadın, olduğu yerde durdu. Bu itiraf onu da şaşırtmıştı.

"Seni Seviyorum."

Genç adam çaresiz bir şekilde tekrar yineledi. Genç kadın, ona doğru koşmamak için kendini zor tutuyordu. Her şeyden, herkesten, kendinden çok sevdiği aşığı karşısında ona gitme diyordu.

Gitmek zorunda olduğunu söylememişti. Neden gittiğini söylememişti. Ve birinin kendini yönettiğini bilerek, hareket ediyordu. En ufak bir yanlışında, sevdiği adamın ölüm sebebi olabilirdi.

Kadının gözleri daha koyulaşarak, zifiri siyah oldu. Artık sevdiği kadın yoktu. Başka biri gelmişti.

Kadının kahkası yankılanırken, adam ona yalvarırcasına bakıyordu.

Kadın tekrar bir kahkaha daha patlatırken, genç adam ayağa kalktı.

"Öldür Beni, seni unutamamaktansa, öldür!"

Gözleri, lacivert ve siyah olup duruyordu. Kadının gözleri kapanıp, siyah hükmetmeye başlayınca,

"Git ve Yaşa, Artık Özgürsün." Dedi.

Bu ses sevdiği kadına ait değildi. Nasıl özgür olabilirdi? Şimdi giderse sonsuza kadar esir olacağını biliyordu.

Karanlık sokakta adımını atmadan önce tekrar bağırdı.

"Git ve o kıza iyi bak, Bana benzeyecek"

Ve kulaklardan hiç ama hiç gitmeyen bir kahkaha daha,

Genç kadın karanlıkta kaybolurken, genç adam o gün tekrar öldü ve kızına baktığında da her gün umudunu kaymetmiş bir ölü olarak gezecekti.

Geriye kalanlar önemli değil,
Yaşanan ve yaşanacaklar önemli değil,
Hissedilen onca yaşanamamış önemli değil,
Bir tek umudun ne olduğunu bilmeden yaşamak en önemlisi.
Tıpkı o olmadığında neye dönüştüğün gibi...

BEKLENTİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin