Make a Wish [excellent ver.]

MAW-GİRİŞ-

Hadi gözlerini kapat ve bir dilek dile. Bugün doğum günün olduğu için gerçekleşecektir.
Hevesle başımı yukarı aşağı salladım. İlk defa doğum günü partisi düzenlemiştim ve ilk defa dilek tutacaktım. Daha önce ne dileyeceğimi hiç düşünmemiştim.
Gözlerimi kapattığım anda zihnimde beliren tanıdık sima ile gülümsedim.Belliydi,bu doğum günümde onu dileyecektim.
Nefesimi tuttum. 5'ten geriye doğru sayıp mumları üfleyecektim. Eminim zor olmayacaktı benim için.

5

Arkadaşlarım ve ben hep mutlu olacağız.

4

Ailemi gururlandıracak bir öğrenci olacağım.

3

İnsanlar beni sevecek.

2

Hayalim için çalışmaya devam edeceğim ve ona ulaşacağım.

Nefesimi bir daha almaya gerek yokmuşçasına içime çektim. İçime çektiğim nefesimi bırakıp mumları üflerken son dileğimi diledim.

1

O çocuk da benden hoşlanacak.

'O çocuk' diye nitelendirdiğim kişi...Kendisi dışında tüm okul ondan hoşlandığımı biliyordu. Nasıl olduysa 3 yıl olmasına rağmen hâlâ haberi yoktu. Haberinin olmaması benim için en iyi olay aslında.

Ondan hoşlanıyor olduğumu bilse, okul çıkışlarında, teneffüs aralarında göz göze geldiğimizde bana gülümsemezdi. Gergin ve rahatsız bir biçimde yerinde doğrulurdu. Arada gelip benimle uğraşmazdı onu sevdiğimi bilse. Uzak durmaya çalışırdı aklınca.
Bu olasılıktan korktuğum için ona asla açılmamıştım. Gerek de yoktu zaten.

Nasıl olsa bu sene mezun oluyoruz ve bir daha karşılaşmayacağız. Zihninde beni iyi ve güzel hatırlamasını istiyorum.

Son dilediğimi aklımdan geçirdikten sonra mumları üflemek için eğildim.Ama küçük bir noktayı kaçırdım sanırım;eğer ona bakıp dilersem gerçekleşeceğini düşünüyordum. Bu yüzden mumlara üflerken onun oturduğu yere baktım.

Lütfen o çocuk da benden hoşlansın...

Ama kesinlikle şoka uğrayacağım bu durumla karşılaşmayı beklemiyordum. Sadece birkaç saniye önce oturduğu yerde yoktu. Daha dikkatli bakınca yere düşürdüğü cüzdanını almak için eğildiğini gördüm.
Doğrulurken bana baktı ve gülümsedi. Normalde yapsa kalbimin ağzımda atacağı bu harekete tepki verememiştim. Tüm hayallerim yıkılmıştı çünkü.

Tam eğildiği sırada onunla göz göze gelmek isterken daha önce görmediğim,kim olduğunu bile bilmediğim bir çocukla göz göze gelmiştim.
Söylediğim sözler beynimde yankılanmış ve bir tokat gibi yüzüme çarpmıştı.

Lütfen o çocuk da benden hoşlansın.

Yaklaşık 6-7 saniye bakıştık sanırım. Ve büyük ihtimalle rahatsız olmuştu ki hafifçe başıyla beni selamlamış ve tebessüm ederek başka tarafa dönmüştü.

Eğer dileklerim gerçekleşirse bu yabancıyla başım belada olacaktı.
Stresten terleyen ellerimi peçete bulamadığımdan masanın örtüsüne sildim.
Ne olabilirdi ki altı üstü saçma bir dilekti.
Ayrıca kimin istediği oldu da benimki olacaktı diyerek kendimi rahatlatmaya çalıştım.
Peki. Sadece pasta yiyerek eğlenmeye devam edebileceğimi düşünerek iki tabak pasta aldım ve en uç köşeye geçip onları yemeye başladım.

Bu aptalca dilek fikrini aklıma kim soktu bilmiyordum ama kesinlikle fiyaskodan ibaretti.

Hah evrenmiş,kadermiş. Aynen kesin öyledir.

Kendi kendime konuşurken irademi kaybetmiştim ve pastayı çiğnemeyi unutmuştum. Bir anda boğazıma kaçan pasta parçasıyla öksürmeye başladım. Ölümümün bir pasta parçası yüzünden olmasını istemediğimden içeceklerin olduğu masaya ilerlemeye çalıştım. Ve sadece çalıştım çünkü insanlar sürekli önüme geçiyordu ve acıdan yaşarmış gözlerimle etrafı göremiyordum.
Kendimi tam kadere teslim etmiş,yere bırakırken birisi kolumu nazikçe kavradı. Ne olduğunu anlamadan ağzıma doğru bir su şişesi yaklaşınca,çölde aç susuz kalmış oscar gibi tüm şişenin içindeki suyu içtim.

-Su için teşekkü-

Cümlemi tamamlayamadan bileğimi tutan eli farkettim. Öksürmem geçmiş kendime gelmiştim-kısmen-. Boğazımda hafif bir acı vardı sadece ama ölümcül değildi.

-Neden kolumu tutuyorsun?İyiyim şu an.

Cümlemin bitmesini beklemeden elini çekti aceleyle.Kim olduğuna bakmak için kafamı kaldırınca,bedenime yakın olan bedenini iterek kendimden uzaklaştırdım.

Az önce dilek tutarken yanlışlıkla göz göze geldiğim yabancıydı bu.

-Yardıma ihtiyacın olduğunu düşünmüştüm,dedi ve yeniden başıyla selam verip eski yerine döndü.

Gözlerimi ondan ayırmadan,anlık şoku atlatmamla,Yerin'in yanında soluğu aldım.

-Onu benim doğum günü partime kim davet etti?