1. Bölüm 🖤

2K 181 314
                                    

Türü: romantik/ dram

Küfür, argo ve  cinsellik içeriklidir.


Tamamen hayal ürünüdür.

©Tüm hakları saklıdır.

"Aşk" kavramı benim için hiç bir ifade etmiyor, aptalca geliyor.  Benim için Aşk'a inandığını, yaşadığını söyleyen insanlar tamamen bir saçmalıktan, boşluktan ibaret. Birinin davranışlarını, karakterini, güzelliğini, yakışıklılığını beğenebilirsin fakat bu gibi durumlar hemen aşk'a bağlanıyor, fazlasıyla..

***************
Kolumun dürtülüp, acımasıyla kendime geldim. "Alya beni dinlemiyor musun? sabah beri sana burada bir şey anlatıyorum." Aman tanrım yine bir trip geliyor. "Ee şey canım ne alakası var, seni dinliyorum tabikide en son alp diyordun evet." Bana ters bir bakış attı, şirin şirin gülümsedim dayanamadı o da güldü halime, alışmıştı bu hallerime canım arkadaşım. Biricik arkadaşımın yine biricik sevgilisi alp ile aşklarını tam 1 saat dinledim, gözlerimi devirmeden edemedim. Bunu fark eden esma" yani sende hemen şey yaptın, noldu şurada iki konuşuyoruz tamam fazla konuştum ee sen anlat. " Biraz daha sohbet ettikten sonra cafe'den ayrıldık. Otobüs durağına doğru yol aldım ve beklemeye başladım. Hava yine bulanmıştı anlaşılan yine yağmur gelecekti. Ben yağmuru severdim, canım ne zaman sıkılsa çıkardım dışarı, yağmurlu havada yürüyüş yapardım. Tabii eve döndüğümde annemin azarlarını saymıyorum. Ben böyle derin düşüncelere girmişken otobüsün çoktan geldiğini farkettim ve hemen bindim. Oldum olası hep nefret etmişimdir otobüsle yolculuk yapmaktan, gerçi kim sever ki. Ve erken indim biraz yürüyüş yapmak bana iyi gelecekti. Ben Alya içine kapanık, sessiz, sakin bir kızım. Üniversite 2. Sınıf edebiyat öğretmenliği bölümü öğrencisiyim.

Hayatımda pek kimsem olduğu söylenemez. Canım annem, biricik arkadaşım esma ve canımdan çok sevdiğim, çocukluğumu onunla geçirmiş, iyi kötü günümde yanımda olan Alpaslan abim. Kendisi annemin yakın arkadaşının oğludur, öz abim gibidir. Bu insanlar hayatımdayken başka kimseye ihtiyaç duymuyorum. Ve babam.. Tam 2 yıl önce kaybettik. İlk kanser hastası olduğunu öğrendiğim zaman dünyam başıma yıkılmıştı, hayat durmuştu benim için. Kendime gelemedim bir süredir daha da bu günlerde içime kapandım. Alpaslan abim bana, anneme hep destek oldu hakkını yiyemem. Babama ne kadar da üzüldüğümü belli etmemeye çalışırsam çalışayım kesinlikle farketmiştir. Derin bir nefes aldım baktım gökyüzüne, daha da şiddetlenmişti yağmur. Yüzüme değen her bir yağmur damlasında, babam için biraz daha ağladım. Kollarımı daha sıkı sardım ve hızlı bir şekilde yürümeye başladım. Yollar neredeyse göl olmuştu.

Tir tir titreyerek koşar adım yürürken, birden sert bir bedene çarptım. "ahh burnumm." Burnumu tutarak kaldırdım başımı baktım gözlerinin içine geceyi, karanlığı andıran gözlerine. Boyu benden uzundu yüz hatları keskinliğini, erkeksi suratını koruyordu. Dudakları, burnu, gözleri hepsi uyum içerisindeydi. Karanlığı andıran gözlerinde kaybolmuştum sanki..

Onun da gözleri titreyen dudaklarıma kaydı ve hemen kendini toparladı. Birden sert sesiyle kendime geldim. "Dikkat etsene lan! başın eğik hızlı hızlı ne yürüyorsun?" abartıyla devirdim gözlerimi "pardon da ne bağırıyorsun, ben dikkat etmiyorsam sen etseydinn" kaşlarını çatarak üstüme doğru bir iki adım attı. "Bana çarpan sendin aptal" sinirden dişlerimi birbirine kenetledim yine de korkmadığımı, diklendiğimi gösterircesine çenemi kaldırdım, ama bu tedirgin olduğum gerçeğini değiştirmedi fena halde kötü bakıyordu çünkü.. "neyse ne pardon" diyip hızlıca geçtim yanından kaçtım desem daha doğru olur.

Sonunda evime gelebilmiştim şükürler olsun. Annem kapıyı açar açmaz sert suratıyla karşılaştım. "Bu halinde neyin nesii kızz?" alt dudağımı dişlerimin arasına alarak "anne çekil gerçekten dondumm, yağmura tutuldum." Kaşlarını daha da çattı "geç geç içeriye çabuk, Alpaslan abin de burada üstünü değiştir gel içeriye seninle daha sonra konuşucaz." Koşarcasına odama girip titreyerek önce ılık bir duş aldım, işte bu vücuduma iyi gelmişti. Hızlıca taytımı kazağımı giyip saçımı at kuyruğu yapıp içeri geçtim. Gülümseyerek alpaslan abime baktım" hoşgeldin abi" dedim. O da ayağa kalkarak sımsıkı sarıldı. Sarılırken hafifçe kokumu içine çekti gibi geldi ama pek takmadım. "Hoşbuldum güzelim nasılsın?" alpaslan abimle biraz daha sohbet ettikten sonra, annem içeriye gelerek yemeğin hazır olduğunu söyledi.

Akşam yemeğimizi, keyifli bir sohbetle bitirdik ve abimi uğurladık. Kapıyı gülümseyerek kapattıktan sonra arkamı döndüm ki dönmez olsaydım. Yavaş yavaş gülümsemem soldu, yerini tedirgin bir hal aldı. "Alya senin bu davranışların hoşuma gitmiyor, kaçıncı bu kızım. Donarak eve gelmeni görmekten sıkıldım, hasta olup başıma iş açıyorsun sonra, bir daha olmasın." Gülümseyerek baktım anneme iyi ki vardı "tamam anneciğim dikkat edeceğim" yanağına kocaman bir öpücük bırakarak odama geçtim ve hemen üstümü değiştirerek pijamalarımı giydim,uzandım. Aklıma o adam geldi gözleri.. Gerçekten kusursuzdu. Sonra silkelendim Allah aşkına gecenin köründe elin adamını düşünüyorum banane. Gözlerimi kendime devirip ki o da nasıl oluyorsa her neyse hemen uykuya dalmışım.

Birden pencere hızla açılarak, rüzgarın perdeyi uçuşturmasıyla sıçrayarak uyandım. Ter içinde kalmışım elimi kalbimin üzerine koydum, derin nefesler alarak kendimi sakinleştirmeye çalıştım ve ayaklarımı yere sarkıtarak ayağa kalktım. Mutfağa giderek bir bardak su aldım, içerken hemen arkamda bir beden olduğunu hissettim. Zorlukla suyu boğazımdan aşağısına gönderdim. Yavaşça döndüm arkamı ve o, o adam nefretle bakıyordu bana, görür görmez elimdeki bardak birden elimden düştü korktum.

🖤 Eveet arkadaşlar hikayemin ilk bölümü. Oylayıp, yorum yaparsanız beni çok mutlu edersiniz. Görüşleriniz benim için çok değerli, başladığınız tarihi atabilirsiniz. Biraz kısa oldu gelecek bölümler daha uzun olacak sizleri seviyorum, ilk deneyimim yanlışım olursa affola.

. Alya hakkında ne düşünüyorsunuz?
. Sizce aşk var mıdır, nedir?
. Alya'nın aşk hakkındaki görüşünü doğru buluyor musunuz?
. Yağmuru seven var mı aranızdaa? ❤️🌸

ACI AŞK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin