—İnsanlar Ne Diyor?—
EZGİ TÜLÜ
1) Ben genelde hikayelerime çok belirgin isimler vermeyi sevmem, (elbette istisnalar var), o yüzden bu hikayeye "Anonim Blog" yerine büyük olasılıkla daha kenarda köşede kalmış, küçük bir detayın adını verirdim. (Kurguyu bilmediğimden de bu detayın ne olabileceği hakkında en ufak bir fikrim yok.)
2) Ihm, bu anonim kullanılan dedikodu blogu fikri hep eğlenceli bulduğum bir fikirdir, fakat ilk defa gerçekten bu blogu kullanan kişinin bakış açısından yazılmış bir hikaye görüyorum, bu ilgimi çekti.
3) Henüz bir eksikliği olup olmadığını söylemek için çok erken. (Ama elbette bölümlerin uzunluğu her zaman bir eksiklik olabilir; daha uzun istiyorum!)
4) Gördüğüm tüm karakterler yeterince gerçekçi geldi.
5) Evet, hele ki öğretmen-öğrenci arasındaki diyaloglar o kadar doğru ki... *yazar burada iç çeker*
6) Bulmasam okuduğum hikayeler arasında tutmazdım; yani verebileceğim pek bir tavsiye yok.
7) Açıklama yeterli ve uygun, fakat pek etkileyici olduğu söylenemez. Blog olayını açıklıyor okuyucuya ama onun dışında pek bir işlevi yok. Bilmiyorum; belki gelecekten etkileyici bir kesit falan olabilirdi, fakat o kesitleri sonradan hikayeye işlemenin ne kadar zor olduğunu bildiğimden bir şey de demek istemiyorum pek.
8) Devam etmeyi planlıyorum.
SERHAT BİLİR
1) Bence başlığı tam hikayeyi yansıtıyor. Sonuç olarak bloğun sahibi gizli bir kimlik olarak tanıtılıyor diğer insanlara. E zaten sosyal medyada gizliye anonim bloğa da blog dendiği için bence başlık vermeye gerek yok. Bu gayet yeterli
2) Immm. En çok bloğun özgürlüğünü sevdim. Blogun sahibi anonim olduğu için istediği kişiyi yüceltiyor, istediğini aşağılıyor ve istediğini yerden yere vuruyor ve bu mükemmel bir özgürlük hissi veriyor. Evet bu yapılan şey belki çok yanlış. Çünkü insanlar sevmediği bir insanı o blogta rezil edebilirken -ki bu insan iyi bir insanken- , sevdiği halde kötü olan birini de yüceltebilir fakat beni en çok bağlayan şey bu nokta oldu.
3) Bunu söylemek için çok erken.
4) Yani çok fazla karakter görmedim -ayrıntısıyla anlatılan- Fakat gördüğüm tüm karakterlere gerçekçi diyebilecek kadar gerçekçilerdi.
5) Özellikle öğretmen-öğrenci diyalogları çok ama çok uygun Zaten diğer konuşmalarda da uçan veya kaçan noktalar yoktu.
6) Okurken beni sıkan noktalar oldu diyemem. Fakat diğer romanlarım gibi -gerçek hayatta ki- beni bağlamadı. Ama zaten wattpad de okuduğum sayılı hikaye beni bağladı. Bu yüzden beni bağlamasını beklemeyerek okumuştum ve hoşuma gitti. Pek bir tavsiye verecek gibi değilim.
7) Açıklama yeterli fakat etkileyici diyebileceğim bir açıklama değil. İki bölüm okuduğum bir hikayeye açıklama yazamam fakat yazar gelecekte ki olayları da bildiği için daha dikkat çeken kesitlerden alıntılar veya heyecanlı cümleler kullanabilirmiş.
8) Okumayı düşünüyorum.
MELİKE KARABULUT
1-) Anonim blog ismi bence uygun. Hani, Gossip Girl, Dedikoducu kız, Dedikoducu gibi isimler verseydi, çok klişe olurdu.
2-) Açıkçası, beni hikayeye çeken çok bir şey olmadı. Çünkü, bu konunun benzeri olan başka bir kitabı okuyorum.
3-) Hikayenin en büyük eksikliği; kurgusu. Kurgusu çok klişe. Bu konunun hem dizisi var. Hemde Wattpad'de okuduğum başka bir kitabı daha var. Yazarı, kırmayı hiç istemem. Çünkü bu kitabı için çok emek veriyor. Belki ilerleyen bölümlerde özgünlüğünü yakalayabilir. Kim bilir?
