14. bölüm

119K 4.6K 482
                                    

                                            -Eylül'ün Anlatımından-

       Arabaya bindiğimden beri ikimizde konuşmamıştık. Bir süre sonra Deniz dayanamayıp konuşmaya başladı. 

''Şu bir hafta konuşmama olayında ciddi misin?''

diye sordu. Cevap olarak başımı evet anlamında salladım.Deniz tekrar konuşmaya başladı.

''Peki sen bilirsin. Ben,sen dayanamazsın diye söylemiştim. Sonuçta bir hafta konuşmamak uzun bir süre. Özlemez misin beni?''

Bu kez başımı hayır anlamında salladım. Ben böyle yapınca Deniz'in yüzü asıldı.Onun bu haline sessiz bir şekilde gülmeye başladım ve güldüğümü görmemesi için yüzümü saçlarımla kapatmaya çalıştım. Bide özlemez misin diye soruyo. Tabikide özlerim şapşik. Ama bunu hakediyorsun sen. Bir hafta konuşmayalımda aklın başına gelsin.

''Madem konuşmayacaksın benimle o zamn ben konuşim sen dinle. Öncelikle Berke'yi döcdüğüm için özür dilerim. Sonuçta o senin sevdiğin çocuk ama seni sevdiğini söyleyince deliye döndüm ve dayanamayıp dövdüm. Pişman mıyım peki? Hayır değilim ama yinede özür dilerim seni üzdüğüm için.''

''Özür dilemen gereken kişi ben değilim. Berke'den özür dilemelisin.

''Ondan asla özür dilemeyeceğimizi ikimizde biliyoruz.''

'' Ama suçlusun Deniz. Sırf beni öptüğünü söyledi diye onu dövemezsin.''

''Ben sadece seni korumak istedim. Seni diğer kızlar gibi sıradan sanmasın diye yaptım.''

''Beni koruduğunun farkındayım ama bidaha benim yüzümden birilerini dövmeni istemiyorum. Kimseyi dövmiceksin.''

''Söz veremem. Bu arada farkında mısın bilmiyorum ama dayanamayıp benimle konuştun.''

''Hiçte bile. Ben şey için..hmm..şey işte ya..offf. Hem sen niye geldin ki?''

''Rahatsız mı oldun? Yoksa beni görmek istemiyor musun?

''Hayır o yüzden demedim. Sadece başka planlarım vardı.

''Neymiş bakalım o planlar?''

Acaba Berke'yi ziyarete gideceğimi söylemeli miyim? Ya yine sinirlenirse. Off kızım ya niye başka planlarım var diyorsun ki. Bazen gerçekten aptallaşıyorum.

''Eylül sana sordum. Neymiş o planlar diyorum.''

''Hiiç. Önemli bir şey değil ya.''

''Söylicek misin? Söylemicek misin? Senin yerinde olsam hemen söylerdim.''

''Tamam söylicem ama kızmak, sinirlenmek, bağırma yok. Söz ver.''

''Tamam söz veriyorum. Hadi söyle.''

''Hastaneye gidecektim. Berke'yi görmek için.''

                                           -Deniz'in Anlatımından-

Aldığım cevap hiçte hoşuma gitmemişti. Aksine daha çok sinirlendirmişti. Ama yinede bunu Eylül'e belli etmeyeceksim. En azından deneyecektim.

''Çok mu merka ediyorsun onu? Bir gün görmeyince özledin mi?''

''Sorguya mı çekiyorsun beni? Evet merak ediyorum.''

''Zaten anca onu merak et. Beni hiç düşünme.''

''Pardon ama tabikide onu merak edicem. En son gördüğümde her tarafı kan içindeydi. Çocuğun kaşını ve dudağını patlatmışsın. Bide merak ettiğim için sinirleniyorsun.''

Tamam bu kez Eylül haklıydı ama yinede düşüncelerimi saklamadım. 

''Elimin ayarı yok ki güzelim''

''Bana güzelim deme.'' diye çemkirdi birden

''Hoşuna gittiğini sanıyordum.''

''Evet hoşuma gidiyor ama şuan sana sinirliyim.''

''Yşne naptım seni sinirlendirecek? diye sorduğumda cevap vermedi. Bazen bu kzı kiç anlamıyorum. Durduk yerde trip atıyor. 

Bir süre sessizlikten sonra Eylül konuşmaya başladı.

''Yanlış yerden döndün Deniz. Evim bu tarafta değil.''

''Farkındayım Eylül.''

''Başka bir yere mi gidiyoruz?''

''Hayır. Seni evine götürüyorum. Sadece yolu biraz uzatıyorum.''

''Ama.?''

''Seni daha fazla görebilmek için. Sen her ne kadar beni özlemesende ben seni özledim Zaten evle okulun arası 20 dakika. Anlayacağın seni 20 dakika görmek yetmiyor güzelim.

''Şirinlik yapmaya çalışma. Bir işe yaramıyor tatlım.'

''Şirinlik yapmaya çalışmıyorum. Zaten fazlasıyla şirinim. Ve yakışılı. Ve karizmatik. Ve havalı. Ve-''

''Bakıyorumda egon yine tavana çıkmış.''

''Sen istersen ego de ama ben insanın kendini bilmesi diyorum.''

''Her neyse. Biraz hızlı git. Yapmam gereken bir sürü ödev var.

''Sen nasıl istersen.''  deyip hızımı biraz arttırarak sürmeye devam ettim. Çok geçmeden Eylül'ün evinin önüne gelmiştik. Ama gitmesini hiç istemiyorum. Acaba gitme desem kalır mı? Hı hı tabi tabi kalır. En azınzan iyi yanından bakmalıyı. Eylül benimle konuşuyor. Bu bile yeterli.''

''Eve bıraktığın için saol.''

''Her zaman ki görevim.''

''Neyse sonra görüşürüz.''

''Yarın görüşürüz demek istedin heralde.''

''Yarın seni değil Berke'yi görmek istiyorum. Bu yüzden yarın gelme.''

dedi ve arabadan indi. Ben ise öylece kalakalmıştım.

Merhaba yine ben. Bu bölüm biraz kısa olmuş olabilir. Bu yüzden yeni bölümü fazla bekletmeden yarın paylaşıcam. Umarım beğenmişsinizdir. Yorumlarınızı ve votelerinizi bekliyorum. 

SADECE ARKADAŞ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin