23.Bölüm(FİNAL)

2.2K 148 447
                                    




Ayrıca bölüm şarkımız Apocalyptica - Peace
Okurken dinlemeniz şiddetle tavsiye edilir.Sözsüz bir şarkı olduğundan bölüme daha da iyi uydu.



Asaletim sadece aşkının tapınağına girdiğimde olacak içimde.Bir gün yıkılırsa bedenin başka ülkelerin çamurlu evlerinde.Bil ki bütün denizleri ayaklarına dökeceğim.




Burnuma gelen asit gibi yakıcı bir kokuyla ayıldım.Önce her taraf bulanıktı.Ardından netleşti.Üzerimde hala partide giydiğim lanet olasıca elbisem vardı ve donuyordum.Geniş bir boşluğun önünde;demir,paslı bir sandalyeye bağlıydım.Boşluğun bittiği yerde asit tankları vardı.Aşağıda girdap gibi dönen asit banyosu yüzünden bir süre hipnotize olmuş halde oraya baktım.İçlerinde fokur fokur kaynayan yeşil asidin kokusu içime işliyor,geçtiği her yeri lav misali kasıp kavuruyordu.Bu yakıcı kokuda nefes almak öylesine zordu ki canım yanıyordu.Sandalyenin iplerini zorladım bir işe yaramayacağını bilerek.Öyle sıkı bağlanmıştım ki ipleri çekiştirmek yalnızca canımın daha çok yanmasına sebep oldu.

Kendi derdime öyle dalmıştım ki yanımda duran kişiyi farketmek zamanımı aldı.Bruce hemen yanımdaki sandalyeye bağlıydı.Tabii benden iki kat fazla iple bağlanmıştı.Maskesi hala yüzündeydi ve pelerini yer yer kirlenmiş,pisliğe bulanmıştı.Kıpırdanarak çıkardığım sesleri duymuş olmalı ki eğmiş olduğunu başını kaldırdı ve benden tarafa baktı.Oldukça sinirli görünüyordu ancak gözlerimiz buluştuğunda bakışları yumuşadı.

"- Bizi buradan kurtaracağım Amber.Kıyafetimin içinde ufak bir verici gizli.Alfred yerimizi bulacaktır.Ayrıca bu ipler beni uzun süre tutamaz.Bize ne söylerse söylesin,ne oynarsa oynasın dayanmaya çalış."

"- Burası neresi biliyor musun?"

Burukça gülümsedi."Eski Wayne Fabrikası'ndayız.Babamın ölümünden sonra yeterince ilgilenemedik ve fabrikayı kapatmak zorunda kaldık.Zaman içinde harabeye döndüğünü görmek üzücü."

"- Ama burası şehirden kilometrelerce uzakta değil miydi?Asla zamanında bize ulaşamazlar."

Bruce sakin bakışlarını üzerimde gezdirdi."Bu ilk esir düşüşüm değil Amber.Her seferinde bir şekilde kurtulmanın yolunu buldum.Her seferinde."

Acı dolu gözlerimle ona baktım."Benimde ilk esir düşüşüm değil Bruce."

O sırada sol tarafımızda bulunan paslı demir kapı(o kadar paslıydı ki turuncumsu bir renk almıştı) gürültüyle açıldı ve Joker yanında
Harley'le birlikte yüzlerinde koca birer gülümsemeyle içeri girdi.Mutlu görünüyordu ve ben o mutlu yüzünü parçalama dürtüme engel olamıyordum.Her zaman olduğu gibi yine her şeyi mahvetmişti.Yavaş adımlarla yaklaştılar ve tam önümüzde durdular.

"- Harley."

Joker o mutlu sesiyle adeta şakıdı."Önce hangisini tanka atalım?Kahramancılık oynayan küçük yarasayı mı yoksa onun oyuncak bezbebeğini mi?"

Harley'in korkunç kahkahası duvarlarda yankılanıp bize geri döndü."Bence bezbebeği atmalıyız ki Batsy ona neler yaptığımızı izleyebilsin."

Şimdi Joker'de kahkahasına katılmıştı.Yavaşça yanıma geldi ve arkama geçip ellerini sandalyemin başlığına koydu.

"-Bu fikri sevdim." Üzerime eğilmişti ve burnu hafifçe boynuma değiyordu.Derin bir nefes aldı ve gülümsedi."Batsy'nin sana neden bu kadar takıntılı olduğunu anlamak zor değil."

Elleri elbisenin açıkta bıraktığı bacaklarıma değiyordu.Kaçınmaya çalıştım ancak milim kıpırdayamıyordum.Ondan olabildiğince uzak durmak için sandalyemde iki büklüm durduğumu farkeden Joker'in dudaklarını ince bir sırıtış kaplamıştı.Bruce sert bir sesle konuştu:

GOTHAM || Where stories live. Discover now