GİRİŞ ( HAFIZA )

5K 179 17
                                    


Lütfen önce birinci kitabını okuyunuz. - HAZAN VAKTİ- ZEMHERİ-

- YAZARINDAN-

Poyraz elindeki valizi sıkı sıkı tuttu ve büyük geniş odaya ilerledi. Valizini odanın ortasına bırakıp yeni ülkenin yeni manzarasına göz gezdirmek için bulunduğu otelin penceresine yaklaştı. Büyük geniş pencerenin perdelerini araladı ve önüne Amerika'nın en güzel manzaralarından birini çıkardı.

'' Senin olmadığın bir ülkede nefes almak boşa yaşamak gibidir. '' dedi kısık sesle gökyüzündeki yıldızlara bakarken.

'' Senin olmadığın yer karanlıktır.Senin olmadığın yerde ne yıldız vardır, ne de ay... Sadece karanlık. ''

Çatık sert kaşlarının altındaki mavi-yeşil gözlerini gökyüzünden çekti.

'' Yeni hayatına hoşgeldin evlat. Burada sadece sen ve ben. İkimiz olacağız. Hayatımızı yeniden şekillendireceğiz. Sıfırdan.''

Poyraz omuzuna değen ele ve daha sonra babasına baktı.

'' Bunun için buradayım.'' dedi Poyraz sert sesiyle. '' Her şeyi geride bırakmak için. Unutmak için. ''

.......................................

Poyraz gözlerini sıkı sıkı yumdu ve gecenin getirdiği yorgunlukla derin bir uykuya daldı. Büyük geniş odanın kapısı yavaş yavaş açıldığında içeriye önce giren küçük bir ışık parçası ve daha sonra ışık parçasının üstüne düşmüş dört büyük insan gölgesiydi. Gölgeler odanın içine girip Poyraz'ın dört yanına dağıldığında Poyraz hala uyuyordu. İçeri giren gölgelerden biri elindeki halatı sıkı sıkı iki eline sardı ve Poyraz'a doğru yürümeye başladı. Bir diğeri elindeki ilaç dolu iğneyi hazırlıyordu. Diğer ikisi ise Poyraz'ın ani hareketiyle yapabileceklerini engellemek için iri gövdeleriyle hazırlıklı bekliyorlardı.

Elinde halatı duran adam hızlıca Poyraz'a atıldı ve elindeki halatı hiç düşünmeden Poyraz'ın boğazına sardı. Poyraz'ın aniden açılan mavi-yeşil gözleri dört adamı gördüğünde öfkeyle parladı. Diğer iki adam Poyraz'ın hareket eden bedenini zapt etmeye çalışırken Poyraz adeta güçlü bir aslan gibi kükrüyordu. Ellerini boğazında duran halata götürdü ve boğulmamak için çekmeye çalıştı. Fakat onu kollarından yakalayan diğer adamlar Poyraz'ın işini zorlaştırıyordu. Bu kadar güçlü bir adamı dört iri vücut hala etkisiz hale getirememişti.

Poyraz boğuk çıkan sesini daha da gürleştirdi. Sesini kimse duymuyordu. Hiçkimse.

Neredeyse yarım saat süren boğuşma Poyraz'ın koluna batırılan morfinle son bulmuştu. Adamlar birbirlerinin yüzüne bakıp başlarını iki yana sallarken adamlardan biri Poyraz'ın boğazında duran halatı Poyraz'ın boğazından sertçe aldı. Poyraz'ın iri büyük bedeni yatağın üzerinde hareketsiz yatarken dört adam derin soluklar alıyorlardı.

.................................

-ARADAN GEÇEN KOSKOCA 5 SENE SONRA-

Büyük gösterişli otelin önüne serilmiş uzun kırmızı halıdan geçen ünlüler, ressamlar ve iş adamları yavaşça oteldeki yerlerini alıyor ve büyük açılış partisinin başlamasını bekliyorlardı. Siyah son model bir spor araba otelin önüne geldiğinde fotoğraf makinesinden patlayan flaşlar bu sefer arabadan inen adama kaymıştı.

Sert kemikli yüzünde beliren ufak tebessüm ona hayranlıkla bakan insanları adeta çileden çıkarıyordu. Vücudunu tam anlamıyla sarıp sarmalayan siyah takımının kravatını yavaşça düzeltti ve çapkın gülümsemesini hemen karşısında kendisine haykırarak bağıran hayranına gönderdi. Zavallı kız, bu kadar büyük bir jest karşısında az daha o küçük dilini yutacaktı.

HAZAN VAKTİ-SONBAHARWhere stories live. Discover now