35.

32 3 1
                                    

Yorum yapın lütfen 🙏 ________________________________Bize bir bahçe molası vermeyecek kadar hayvan değillerdi.
Bahçede birkaç ağaç ve bir voleybol sahası vardı. Ağaçların birinin altında oturmuştuk Kayra'yla.

Birkaç kişi voleybol oynuyor, polislerde mahkum dedikodusu yapıyordu.

Fırat bahçenin ta öbür ucunda durmuş geldiğimizden beri beni gözleriyle taciz ediyordu.

Rahtsızca tortop olmuştum. Kayra yanımdaydı ama eğer Fırat'la birbirlerine girseler burda o ikisini ayırabilecek bir parça yoktu.
Ve böyle bir kavga olursa Kayra kazanabilir miydi bilmiyorum.

"Bulut? İyi misin? Titriyorsun."

Yüzüne çevirdim bakışlarımı.

"Birşey konuşmamız gerek. Ama bu adam bana bakarken konuşamayız."

Kayra gözlerini Fırat'a çevirip,

"Hay senin gözlerini araba farları siksin."

Sonra bana baktı tekrardan.

"Ağacın arkası nasıl olur?"

Başımı sallayıp emekleyerek ağacın arkasına geçtim.

O da yanıma geçince kendimi bi gıdım rahatlamış hissettim. O adam bana bakmıyordu. Ben onu görmüyordum. Ama varlığını bilmek bile korku veriyordu.

"Seni dinliyorum."

Yüzüne baktım. Tam ağzımı açmışken,

"Sence o gün geldiğinde bir ağaç seni benden korumaya yetecek mi?"

Sıcak nefesini kulağımda hissedince irkildim. Solumdan Kayra beni kendine doğru çekti.

"Git lan burdan."
"Gitmesem ne olacak?"

O adamın yakınımda olması bile beni iyice rahatsız ediyordu.
Ve şuan Kayra'yla birbirlerine girseler ayıran hiçbirşey olmayacak. Aramızda parmaklıklar yok. Bizi ayrı tutabilecek hiçbirşey yok. Bu hale gelmemin sebebi o. Onun yüzünden çocukluğumun elini erken bıraktım ben.
Titriyordum galiba.

"FIRAAT YETİŞ İKİ MAHKUM BİRBİRİNE GİRDİ"

Bu ses beni rahatlatmıştı.

"Dua et. Dua et beni çağırıyorlar. Ama birdahaki sefere beni çağıran kimsenin olmayacağından emin olacağım. Hiçbir zaman yanından ayrılmayacağım."

Kayra beni kendine çekmişti ve eli saçlarımdaydı. Kulağıma doğru indirdi ve başını biraz indirdi.

"Onu dinleme. Seni yalnız yakalamasına izin vermeyeceğim."

Fırat gittikten sonra elini çekti. Oturduğum yerde tortop olmuştum.

"Anlatsana."
"O ilk karşılaştığım siyah kıravatlıydı."

Gözümü tam karşımdaki gri kediden ayıramıyordum.

"16 yaşındaydım. Hastalığım yeni yeni kendini gösteriyordu ,Kardeşim evden kaçmıştı ve annem onu bulmam için beni ara sokaklardan birine gönderdi.  Çok ilerlememiştim. En fazla birkaç metre. Orda çullandı üstüme.. elimde bir kalem vardı. Kurşun yeşil bir kalemdi. Nasıl yaptım bilmiyorum. Boynuna geçirdim. Yere düştü birden. Çok korkmuştum.  Hiç düşünmeden ara sokağa daldım... ilk gördüğünde beni tanımadı. Çünkü o zamanlar sadece saçlarımın dibi maviydi."

Bir sessizlik oluştu. Tek ses arkada voleybol oynayanların çıkardığı sesti.

"Yani Kayracım, burdan çıkartılacak ders, yada şöyle diyeyim, ne demiş Sedef Yankı Sarmaşık? Sokaklar düşmanımızdır."
.
.
.
________________\_______________

Boş Kafes (bxb)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin