10

840 137 353
                                    

Keyifle okumalar :D

Halaya atış serbest :D

Ben de gidiyim bir önceki yorumlara döneyim :)

Hümeyra'dan

Kalp atışlarımda hafif bir dalgalanma hissettim. Hümeyra sen dünkü çocuk musun hayırdır? Liseli bir genç misin ? İki süslü sözcük duydun diye bu tepki vermen normal mi? Kabul et süslü değil samimiydi. Bu yüzden hoşuna gitti değil mi?

Tamam patronumdan hoşuma giden şeyler duymak güzeldi. Kimin hoşuna gitmez ki ?

Soğuk bir su içip işimin başına geçtim. Evdeki herkes garip bir stres halindeydi. Kimdi bu kadın? Yazık, Fadime Teyze iyi gibi oluyordu tekrar tansiyonu çıkıyordu. Stresin tetiklediği hastalıkların kesin çözümü olarak hastalara hayat tarzlarında değişikliklere gitmelerini tavsiye ederdik. Bazen sizi strese sokan insanları siz hayatınızdan çıkarsanız da onlar sizi bir şekilde buluyordu.

Havası değişsin diye bahçede yürümeye başladık. Başta istemiyorum dese de tansiyonunu yarım saat sonra ölçtüğümde daha iyiydi. Bu kadın hakkında soru sormayacaktım. Anlaşılan ne konuşulsa onun dedikodusu olacaktı.

İkindi saatlerinde bela ah pardon hala eve ulaştı. Havaalanına onu almaya Zühtü Abi ile beraber Ahmet Amca gitti. Fadime Teyze belli etmemeye çalışsa da gergin gibiydi. İşin ilginci Şükran Abla oldukça gergindi.

Neyse Hümoş sen şimdilik sakin ol ilerleyen saatlere göre sen de gergin olursun.

Kapı zili çaldığında Fadime Teyze ve Şükran Abla telaşla kapıya yöneldiler, ben de peşlerinden. Nasıl bir şey gelecekti merak ettim.

Kapı açıldığında kısa çelimsiz ve etrafa kötü kötü bakan bir kadın göründü. Bu muydu etrafı kasıp kavuran yaşlı bela? Boşuna dememişler k.çı yere yakın olandan korkacaksın.

Fadime Teyze'ye buyurgan bir şekilde elini uzattı.

"Hoş geldin abla."diyen Fadime Teyze kadının elini öptü. Bavullarla Zühtü Abi ve Ahmet Amca öylece bekliyordu.

Anlaşılan bu ziyaret çok da kısa olmayacaktı. Tüh! Ev iyi dedik insanlar minnoş dedik. Negatif enerjisi bir kilometre öteden gelen kadın ikinci gün damladı. Nazar ettik evi.

Şükran Abla elini uzatmadan yine o kadın elini uzattı.

Gıcık bir kadın. Hulusi'ye gıcık diyordum. Kusura bakma Hulusi asıl gıcık buymuş.

Sıra bana geldi. Yüzüme baktı, böyle çirkin bir şeye bakarmış gibi bir hale büründü. Dudaklarımı çatılmış kaşlarla süzdü.

"Ahmet bu kız kim?"

Beni sevmemişti. Ben de onu. Yani sorun yoktu.

"Fadime'min hemşiresi."

"Çok lazımdı."diye homurdandı.

Bütün misafirperverliğim ile gülümsedim.

"Lazım ki teyze eve almışlar."

Kadın öfke ile önce Ahmet Amcaya sonra bana baktı.

"Sen niye cevap veriyorsun bana?" Çünkü ağzım var. Niye konuşmayayım? Açıkçası çok fazla huysuz hastam olmuştu. O yüzden sinirlerim fena değildi.

" Sizde de tansiyon var galiba yüzünüz kızarmış ölçeyim mi?"

"Tövbe tövbe." deyip elini bile öptürmeden salona geçti. Tabi ki yoktur; senden tansiyon, şeker kalp. Kötülere bir şeycik olmaz.

HÜMEYRA VE HULUSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin