20

2.7K 63 0
                                    

Yalın

Deva'nın evine geldiğimiz zaman Deva, beni direkt olarak salona yatırmış ve uyumamam için de Geceyi yanıma bekçi olarak dikmişti.

Gece'nin uykusu olduğu her halinden belli oluyordu, garibim için de zor bir geceydi ve onu böyle, benim yüzümden uykusuz kaldığını görmek iyice canımı sıkmıştı.

Venüs, arabası ile bizi eve bırakacağı sırada Geceyi de almış bizim çekirdek kadroyu tamamlamıştı.

Arabada tek kelime etmemiştik çünkü cadı Venüs sürekli bana laf sokup susmamı sağlamıştı. Gece de benim kucağımda uyuduğu için onu sesimle uyandırıp rahatsız etmemek için bir nevi ben de susmak zorunda kalmıştım.

Diğer bir kafamda dönen olay ise, Gerçekleri duyup bayılmam tam bir rezillikti, üstüne üstlük başımı yarıp dikiş atılması daha çok rezillikti ve bunları düşünmek bile ağlama duygumu ortaya çıkartıyordu.

Asıl gerçekleri düşünmek için fırsatım olmamıştı ve Gece'nin, Deva ile benim kızım olmasını hâlâ sindirebilmiş bile değildim...

Evet bu düşünce içimin kıpır kıpır olmasını sağlıyordu ve tam anlamıyla da  onu sarıp sarmalama hissine neden oluyordu ama bunu nasıl yapacağımı, nasıl bir yol izleyeceğimi tam olarak bilmiyordum.

Onun istediği gibi bir 'baba' olabilecek miydim? Ya da beni isteyecek, varlığımı kabul edecek miydi?

Deva ile ilişkimiz nasıl bir boyuta taşınacaktı?

Deva, hoş biriydi ve onun Venüs cadısı ile ayrılmış olması içime büyük bir su serpişti ama hâlâ birbirlerini seviyor olabilirlerdi...

Bu düşünce kalbimi ezse de karşı gösterebileceğimi hiç sanmıyordum sonuç olarak ben sadece öylesine biriydim ve Gece'nin, babası olduğumu bile ikimiz daha yeni öğrenmiştik.

Deva'nın söylediklerine inanıyordum, bu konu yalan söylenebilecek bir konu değildi ve şöyle bir etraflıca düşününce de Gece benim minik kopyamdı.

Hemen hemen çoğu şeyimiz benziyordu ve benden bir parçanın şu an karşımda olması... Tarif edemeyeceğim bir histi ve bu hissi anında benimsemiştim.

Bir yandan onun  sürekli yanımda olmasını isterken diğer yandan düzenini bozmak istemiyordum çünkü Deva'nın da kendisine göre bir çevresi, herkese karşı takındığı bir zırhı vardı.

Kafama göre davranamazdım çünkü bu zamana kadar hep ikisi mücadele etmişti ve Deva'nın eşi olmadığına göre çevresine belki ailesine karşı uydurduğu, düzen kurduğu yalanlar vardı, bütün bunları bozmak istemiyordum.

Evet onlarla olmak ben de çok isterdim ama her şeyi dağıtarak değil.

"Gel şöyle yat biraz. Sohbet ederiz merak etme uyumam, kafam acıyor." Yanımda, Geceye yer açtığım zaman uykulu gözlerini bana dikip beni onaylamıştı.

Zor bir çocuk değildi ve hemen hemen her şeyi anlayıp ona göre davranıyordu, Deva ona aşırı derecede bağlıydı ve ikisini incitmek istemiyordum.

Gece, yanıma kıvrılıp kafasını göğsüme koyduğu zaman saçlarını yavaş bir şekilde öpüp kokusunu içime çekmiştim.

Deva ile benim kızımdı ve bunu kafamda kurma olanağım var mıydı ya da kafama darbe aldığım için bütün bu olanlar hayal miydi?

"Bak sakın uyuma tamam mı?" Gece, uykulu sesle mırıldandığı zaman "Uyumam" demiştim, bu gece heyecandan ve acıdan uyuyamazdım zaten...

Saçlarını yavaş bir şekilde okşamaya başladığım zaman Gece, kollarını bana sarmıştı.

"Aaaaa, Gece kalk çabuk. Yalın hasta, koş yatağına yarın okulun var, bir de sözde uyumayacaktın he." Deva, başımıza gelip şakayla karışık kızgın bir ses tonu ile cırladığı zaman Gece oflayarak yanımdan kalkmıştı.

Sol tarafımda boşluk oluştuğu zaman sıkıntı ile iç çekmiştim, ona bu kadar hemen alışıp kabulleneceğim imkansız gibi görünse de olan olmuştu bir kere.

Belki de uzun zamandır çocuk istemim daha yeni yeni ortaya çıkmıştı  ve o boşluğun bir anlam kazanması bana huzur getirmişti...

Deva (Mpreg) bxb ✅Where stories live. Discover now