AŞKA TUTSAK 🚬 BİZE SEN KALA 3

By Sldakser

1.6M 15.4K 23.6K

Mafya ve Aşk masalı devam ediyor... MAFYA Ve AŞK 5 Komiser yardımcısı bir kadın ve Mafya'nın hiç başlamaması... More

TANITIM
Mavi
Bölüm 2
Tehlikeli oyunlar
Bölüm 4
Sonsuz girdap
Bölüm 6
MaviŞah
Nazende
Bölüm 10
Gülüşlerinde saklı
Bölüm 12
Bakışları nimet
Bölüm 14
Kurban seçilenler
Bölüm 16
Aşktan Kaçış
Bölüm 18
Zamana adanmışlıklarımız
BÖLÜM 20
Aşkın kıyısında
Bölüm 22
Sendeki aşk değilmiş
Bölüm 24
Sevda çiçeğim
Bölüm 26
Sen eşittir ben
Bölüm 28
Yalnızlığa esir olduk
Bölüm 30
Ne güzeldik oysa biz
Bölüm 32
Gitme kal yanımda
Bölüm 34
Sona yaklaşırken
SON

Bölüm 8

5.2K 439 558
By Sldakser

MASUM ÖPÜCÜK!

Eve geldiğimizde kendimi büyük bir boşluğun içindeymiş gibi hissetmiştim. Şahin sessiz kalsa da bana olan öfkesi gözlerinden okunuyordu. Beni hırsız olarak görüyordu, abisinin senetlerini çalmaya çalışan basit bir hırsız... Bir kez daha o kumarhane köşesine döndüm. Abime son bir kez daha baktığımda sandalye de oturtulmuş ağzı burnu kan içinde görmüştüm. Adamlar başında durmuş hiçbir yere kalmasına izin vermiyorlardı. Ona her ne kadar kızsam da canım yansa da haklıydı. Abim o dayağı yemese beklide bu sevdadan vazgeçmez başka bir yerde oynamaya devam ederdi. Ve yine Şahin haklıydı, başka bir olsa o parayı söke söke alırdı. Hangi koşullar altında alındığını da çok iyi biliyordum. Bu yüzden ölen adamlar bile görmüştüm.

Allah'ım yengem abimin pis işlere karıştığını bilse kahrolurdu, belki de evi terk ederdi. Her şeyi geçtim abim o senetleri nasıl imzalardı. Neyine güvenerek o kadar borç altına girdi. Nasıl öderdi... Allah'ım ben Şahin'e hakaretler ederken ailemin yüceliğinden bahsetmiştim. Benimle gülmüş olmalı içten alaylar etmiş olmalı... "Şahin..." O yukarıya çıkarken onunla konuşmak istemiştim. Bugün yaşadıklarım çok ağırdı, dün yaşadıklarımı artık hesaba dahi katmıyordum. Bana sakince döndüğünde yüzüm seyrelmişti. "Abim... Gerçekten o senetleri imzaladı mı?" İçimden belki geçip duruyor ben kendime engel olamıyordum, belki de o imzalamadı diyordu diğer tarafım. Yolda bunun bir tuzak olduğunu bile düşünmüştüm. Orada ne aradığımı öğrenmek için ayarladığı pis bir tuzak ama o gözlerinden alevler çıkıyormuş gibi ellerini yumruk yapmıştı. Onu ne yapmış etmiş tekrar sinirlendirmiştim. "İstersen sevgili abinin nasıl kumar oynadığıyla birlikte senetleri nasıl imzaladığını içeren bir film hazırlatayım. Adamlarım kamere kayıtlarını seve seve hazırlarlar..."

"Anlasana o benim abim konduramıyordum, benim abim..." Boş versene diyerek hızla yukarıya çıkmıştı. Ben kime ne anlatıyordum ki adam neden durup derdimi dinlesin. Zerre umurunda olduğunu düşünmüyordum. Dudağımı büzerek kanepeye geçip oturdum. Ayağımdan topukluları çıkartırken iç çekmiştim. Buraya nasıl gelmiştim şimdi ne haldeydim. Bir an aklıma Şahin'in neredeyse beni göndereceği aklıma geldi, eğer ben aptallık edip Umut'u hesaba katmasaydım şu anda evimde olabilirdim. Aklıma evim gelince özlediğimi fark ettim. Evimi ne çok özletmiştim. Burada daha ne kadar kalacaktım.

En iyisi onunla konuşmaktı. Öyle yabani bir adam değildi, ona sorular sorunca illa cevap veriyordu. Kararımı verince çıplak ayakla yukarıya çıktım. Yukarıda çok fazla oda vardı ve ben hangisi onun olduğunu bilmiyordum. Odaları tek tek açarak içeriye kontrol etmeyi düşünüyordum ki koridorun sonundaki odadan ışık geldiğini gördüm. Mutlaka orası olmalıydı. Kendimden emin adımlarla kapısını çaldığımda ses gelmedi. Benden kapıyı hafif aralayarak başımı içeriye uzattım. İçerinin güzelliği göz kamaştırınca kendime engel olmadan içeriye girdim. Vay be oda ne kadar da büyüktü. Bu koca yatakta tek başına yatmak nasıl bir his diye düşünürken içeriden su sesi geldiğini fark ettim. Banyo yapıyor olmalıydı, fırsattan istifade etrafa göz gezdirdim. Doğruca büyük camın yanına gittiğimde kış bahçesine baktım. Buradan ne güzel görünüyordu. Korumaların arkada gezindiğini görünce hemen geriye çekildim.

Burası özel bir oda olabilir miydi? Merakla kapıyı açtığımda içerisi karanlıktı. Elimle lambayı arayıp bulduğumda açıldı. "Yok artık!" Sesimle birlikte ağzımı kapatmıştım. Bu adamın zaten aşağıda da giyinme bölümü yok muydu? Neler olduğunu bakmak için içeriye girecektim ki beni orada bulursa açıklama yapamam diye düşündüm. Tekrar hayranlıkla odaya baktığımda en az salon kadar büyük olduğunu fark etmiştim. Ellerimi boynuma götürerek dudak büzdüm, bu yatakta uyumak isterdim. Aklımdan geçen aptal düşüncelere kızarak çıkacaktım ki su sesi kesilmişti. Anlaşılan çıkacaktı, tekrar konuşmak için odasına giremeyeceğim için ellerimi arkamda birleştirip onu beklemeye koyuldum. Aptal gibi banyo kapısına bakarken Şahin kapıda görünmüştü. Vücudundan sular akarken belinde incecik bir havlu olduğunu fark ettim. Onu böyle görmeyi beklemediğimde ellerimle gözlerimi kapatarak arkamı döndüm. "Ben... Yanlış bir zamanda geldim, hemen gitsem iyi olacak..."

"Dur gitmene gerek yok, önce neden geldiğini söyle." Varlığını yanımda hissederken gözlerimi açtım. Tam karşımda boy aynası vardı ve onu yine görmüştüm. Tekrar gözlerimi kapattığımda "İstersen önce giyin..." diyivermiştim. Homurdanarak yanımdan geçtiğinde parmaklarımı aralayıp ona baktım. Giyinme odasına girdiğinde derin bir nefes almıştım. Ellerimle yanan yüzümü yellediğimde ne kadar aptal olduğumu fark ettim. Ne demeye burada kalmıştım ki hemen çıkmam gerekirdi. Onu beklerken göz ucuyla odaya bakmaya devam etmiştim. Odası bu kadar şahaneyken kim bilir banyosu nasıldı, iki dakika geçmeden Şahin tekrar görünmüştü. Ben onu daha önce böyle görmüş müydüm? İlk defa takım harici bir şeyler üstünde görmüş olmalıydım ki ayran budalası gibi ona baktım. Ne yalan söyleyeyim bu adam yakışıklıydı. Başka şartlarda onunla karşılaşsam kesinlikle âşık olurdum.

"Seni dinliyorum." Etki alanında çık Mavi, aptal bir ergen gibi davranma.

"Şahin bugün olanlardan sonra neden beni hala bu eve tutsak ettiğini merak ediyorum. Artık evime gitmem için bir engel yok değil mi?"

"Bana arkadaşından bahsedene kadar engel yoktu, seni bırakacaktım çünkü zavallı hırsızlarla bugüne kadar işim olmadı."

"Bana bir daha hırsız dersen tırnaklarımı yüzüne geçiririm. Ben oraya hırsızlık için girmedim. Birkaç saat öncesine kadar abimin değil kumar pişti oynadığını bile bilmezdim. Zavallı babam olanları duyunca kahrolacaktır..." Bir an gözlerim parlamıştı. "Bak sakın diyorum ama sakın babamı bu işe katma. Babam bir katil bile olsa bunu öğrenmek istemiyorum, sakın!"

"Merak etme, sen ve ailenle uğraşmak gibi bir niyetim yok."

"O hadle özgürüm değil mi? İstediğim zaman buradan çekip gidebilirim. Hatta şimdi gidiyorum." Tam gidecektim ki ani bir hareketle bileğime yapışıp kendine çekti. Onun göğsüne çarptığımda gözlerim ıslak saçlarına gitmişti. Ortamda fazla erotik bir hava olsa da bu adam bir katildi Mavi, eli kana bulanmış bir katil, buraya neden geldiğini unutma. "Arkadaşından bahsetme saflığında bulunmasaydın özgürdün, artık neler olduğunu öğrenmeden seni bırakmayacağım, arkadaşın kimmiş ve nasıl ölmüş hepsini öğreneceğim ve dün de bugün de olduğu gibi gerçekleri yüzüne çarpacağım." Ondan kendimi kurtarınca kaşlarımı çattım. "İyi geceler..." Bu konuda onunla daha fazla konuşmayacaktım. Hızla odadan çıkınca doğruca odaya gitmiştim. Odada rahat hareket edemeyeceğimi de bildiğimden doğruca giyinme odasına girip elimi deli gibi atan kalbimin üstüne koydum. O kadar yaklaşmıştı ki benden bir ışık görse dudaklarıma yapışacaktı.

Aman Allah'ım, öpseydi ona nasıl mani olacaktım. Her yanım sızlıyordu. Beni kollarının arasına alsa eriyip gidecekmişim gibi hissetmiştim. İki elimi göğsüme bastırarak kalbimin düzene girmesini bekledim. Sonra üstümdeki elbise aklıma geldi. Belki de bu gösterişli elbise beni havaya sokmuştu. Bana kalırsa fazla seksiydi. Hemen üstümü çıkartarak kendime iki tablet çikolata alarak yatağa girdim. Bir daha bana o kadar yaklaşmasına izin vermeyecektim. Artık odasını da öğrendiğime göre bir şekilde diğer odalara da girecektim. Elbet bir kanıt olmalıydı.

Ertesi gün uyandığımda Şahin Bey evde yoktu. Bende çalışanlara uğraşıp durmuştu. Sonunda onlara kendi helvamı yaptırıp yemeye çalıştım fakat hiç keyfim yoktu. İştahımın kapanmasının tek sebebi dün geceydi ama hangisi olduğuna net olarak karar veremiyordum. Akşamı iple çekerken bir türlü gelmek bilmemişti. Havanın kararmasıyla birlikte yine bir gün daha bitti diyerek üzüldüm. Ellerimle saçlarımı kaşırken sonunda beyefendi göründü. Sanki onu bekliyormuş gibi görünmek yerine helvama gömülmüştüm. Helva soğuk olduğundan hiçbir albenisi kalmamıştı.

"Hazırlan akşam çıkıyoruz." Şahin Bey yanıma gelir gelmez söze girmişti de ben onunla hiçbir yere gitmeyecektim. "Yine mi akşam gezmeleri nedense beni hiç cezp etmiyor."

"Bu defa farklı seninle partiye gidiyoruz."

"İstemez ben polisim öyle partilere falan üye olamam."

"Komik olduğunu mu düşünüyorsun, akşam seninle önemli bir yere gideceğiz diyorum burun kıvırıyorsun, ne kadar önemli olduğunu idrak edebilmen için davetlilerin kimler olduğunu saymamı ister misin?"

"Neden anlamak istemiyorsun seninle akşam gezmeleri iğrenç derece de berbat, her gün canımı yakıp bundan keyif oluyorsun. Bir gece daha ızdırap çekmeye katlanamam. Hem söylesene bu defa sırada kim var, babam mı yoksa kız kardeşim mi? Belki de bilmediğim üvey kardeşlerim falan vardır, beni onlarla tanıştırmaya götürüyorsundur."

"İşte tamda bu yüzden gelmeni istiyorum. İki gündür canını sıktım ve telafi etmek istiyorum. Şimdi son kez soruyorum davete gelecek misin?" Davet diyordu, davette rezillik çıkarsa kendi de rezil olurdu. Hem önemli insanlardı belki ortamlara girersem birkaç kişiyle tanışırdım. Bu da ilerleyen süreçte işime yarayabilirdi. Oturduğum yerden kalkarak dudak büzdüm.

"Seni baştan uyarıyorum bir kez daha canım sıkılırsa oradan buradan tanıdığım biri çıkarsa burnunu kırarım." Bana gülmek sinir olmak arasında gidip gelince ellerimi kalçalarımın üstüne koydum. "Beni anladığını düşünerek söylüyorum gece için ne giymeliyim, ben daha önce hiç davete katılmadım." Gel benimle diyerek yukarıya odama çıkmıştım. Hiç düşünmeden giyinme odasına girerek gece elbiselerine baktı. Elinle parlak bir elbise aldığında üstüme tuttu. Hiç acımadan onu kenara attığında bu defa pullu siyah bir elbiseyi üstüme tutarak bu idare eder demişti. "Elini çabuk tut yarım saat sonra çıkıyoruz."

"Emredersiniz sultanım." Bana tuhaf bir bakış atıp çıkınca doğruca üstümdeki çıkarıp elbiseyi giydim. Giymem çok uzun sürmemişti. Hızla biraz makyaj yaptım çünkü bugün önemli insanlarla tanışacağıma inanıyordum. Belki birkaç ünlüyle falanda tanışırdım. Kim bilir orada beni bekleyen beyaz atlı prensim falan vardır. Örgülü saçlarımı çözünce bir kezbana benzesem de omuz silktim. B u kadar kısa sürede saçlarımı yapamazdım. Topuklu için bakındığımda altına uygun bir şey bulamadım. Bu yüzden elime iki tane topuklu alarak doğruca odasına girmiştim. "Gel." Sesi duyunca kapıyı hafif açıp önce içeriyi kontrol ettim. Güvenli olduğunu gördüğümde içeriye dalmıştım.

Bu odaya her girdiğimde vay be demek zorunda mıydım? Şahin smokinin içinde dergi kapağından fırlamış gibi görünüyordu. Belki bu kadar yakışıklı olmasa her şey daha kolay olabilirdi. Şahin saatini takarken evet, diyerek beni kendime getirdim. "Acaba görünen köy kılavuz istiyor mu? Sana daha önce hiç davete katılmadım diyorum ve inan bana tercihlerim her zaman berbat olmuştur." Ona topukluları gösterinde sağdaki demiş bende tamam, diyerek soldakini yere atıp doğruca yatağına yürümüştüm. Yumuşak yatağına oturup topukluyu giyerken "Yatağın kuş tüyü mü?" Diye sormaktan kendimi alamadım. Benden gözlerini alıp kısaca sayılır demişti. Topukluları giyip ayaklandığımda oldu işte derken sendeleyince dirseğimi kavradı. "Umarım orada da bu tarz hatalar yapmazsın." Diye uyarmıştı. Ona ne tarz hatalar diyecektim ki çıkalım demişti.

Evden çıktığımda heyecanım artmıştı. Acaba orada kimleri görecektim. Şahin ilk defa bir şeyler ilgilenmeden arabadaki küçük televizyonu açtı. Hemen tepemde olduğu için hiç düşünmeden kalkıp yanına oturdum. "Resmen  u aptal kutunun bağımlısı olmuşum, sesini duymak bile tuhaf hissettirdi." Başını bana çevirdiğinde ne diyerek elinden kumandayı aldım." Hiç değilse şimdi izin ver," diyerek spor kanalını değiştirmiştim. "Sürekli takip ettiğim bir dizim vardı, şanslıysam bugün özeti falan vardı." Kendi kendime konuşurken bana baktığını hissediyordum. "Eğer beni evinde bir süre daha misafir edeceksen evine televizyon alman gerekir aksi takdirde süt mısırlar gibi pat pat patlayacağım."

"Bana büyükannemi hatırlatıyorsun, tıpkı senin gibi hiç duramadan konuşur dururdu. Onu dinlerken çoğu zaman uyur kalırdım."

"Hep bardağın boş tarafından mı bakarsın, kadının sesi ninni gibi geliyormuş ki uyuyakalıyormuşsun..." Bana sıkıntından diyerek hayıflandığında omuz silktim kadınlar konuşmayı severlerdi. Bu bir tek bana özgü bir özelikle değildi. Yol boyunca hiç susmadan konuştuğum için son olarak sen hiç düşünmez misin diye sormuştu. Ona göre düşünmeden konuşuyormuşum. Bende tam susmaya hazırlanıyordum ki gideceğimiz yere gelmiştik. Arabadan indiğimde avuç içlerimin terlediğini söyledim. Elimi ellinin arasına aldığında gözlerime baktı. "Onlar yabani hayvanlar değil ya da bizden üstün ırklar hiç değiller, onlarda bizim gibi insan. Sakin ol." Komutları dinleyerek başımı sallamıştım. İçeriye girdiğimde bayılacak gibi olmuştum çünkü gerçekten hepsi üstün bir ırkmış gibi görünüyordu. Kadınlar o kadar şıktı ki bütün salonda ki kadınları kestim sıra erkelere gelince hepsinin en kadar yakışıklı olduğunu düşünmüştüm. Kadınlar estetikle falan güzeldiler de erkeklere ne demeli, içlerinden bazıları kırk küsür yaşlarında görünmelerine rağmen değme delikanlılara taş çıkarırlardı ya da onun gibi benim beynim durmuştu.

Şahin beni her kimse tanıştırdıysa elimi uzatıp gülümsemiştim. Sonunda buraya ilk girdiğimiz anda gözüme çarpan adamına yanına geldik. O kadar yakışıklıydı ki insanın nefesi kesiliyordu. "Şahin Bey seni bir kadınla mı görüyorum yoksa gözlerim mi bozuldu?"

"Sana da merhaba İbrahim... Tatlım seni yakın arkadaşım aynı zamanda da bu camianın en çapkın adamıyla tanıştırmak istiyorum." Elimi uzattığımda dudağına götürerek İbrahim demişti. Bende Mavi dediğimde gözleri parladı. Elini cebine sokup çıkardığında bana bir kart uzattı. "Bu adamla işin bittiğinde beni ara..." Ne? Karta bakarken Şahin hala bir olan elimi ayırarak tekrar ellerimi tuttu. Oysa içeriye girmeden önce ellerimi bırakıp elini belime koymuş sabit şekilde oradan hiç ayırmamıştı. "Yaşamayı sevdiğini biliyordum, hangi ara nefes almaktan usandın?" Açıkça on u ölümle tehdit ettiğinde buz kesmiştim ama arkadaşı gülümseyerek kartı cebine soktu. "Bu güzelliğin senin için bu denli değerli olduğunu bilseydim uslanmaya hiç yeltenmezdim. Mavi, tanıştığıma inan çok memnun oldum, bir daha ki hayatında beni bul." Bana göz kırptığında gülümsemeye çalıştım. O giderken ellerimi ondan çekip gözlerimi kısmıştım.

"Adamı ölümle tehdit etmekte neyin nesi?" Ellerini cebine soktuğunda hala arkadaşına baktığını fark ettim. "Ben lavaboya gidiyorum." Nereye gittiğimi bilmeden oradan uzaklaştım. Gördüğüm ilk garsona lavabonun yerini sorarak hızlı adımlarla yürümüştüm. Nedense beni sahiplenmesi hiç hoşuma gitmemişti. Tam köşeyi döneceğim sırada biri bileğime yapıştı, çığlık atmaya hazırlanıyordum ki onun olduğunu fark ettim. "Nereye gittiğini sanıyorsun, ilk gördüğün kadından yardım dileneceksen sakın bunu deneme..." Bunu düşünmüştüm ama bardaydı. Barda karşıma çıkan ilk kadından telefonunu isteyecektim. Şahin kararan gözleriyle üstüme abandığında içimden inlemek istemiştim. Bütün sertliğini hissedebiliyordum.

"Canımı acıtıyorsun," diye fısıldadığımda aslında senin malın değilim diyerek bağırmak istemiştim. Beni, sahiplenmesini istemiyordum. Buraya gelerek hayatımın hatasını yapmış olabilirdim. Şahin gözlerini dudaklarıma diktiğinde kollarının arasından sıyrılıp kaçmak istiyordum ama bedenim hiçte gitmek istiyor gibi değil tam aksine ellerini boynuna götür diyordu. Bende o an için dudaklarına bakmıştım ki öpüşme kaçınılmaz bir son olmuştu. İçimde şimşekler çakarken neredeyse inleyerek karşılık verdim. Dudaklarıyla dudaklarım buluştuğunda küçücük bir öpücük olacağını düşlerken yanılmıştım. Masum bir öpücük, yerini yavaş yavaş tutkuya bırakırken inleyerek onu kendimden ittim.

"Sen... Sen buna nasıl cüret edersin... Asla... Asla bir daha beni öpme... Sen katilsin... Benim için yalnızca katil!"




YENİ BÖLÜM İÇİN KALPLERİ ALALIM...

SİZDE HER GÜN DÜZENLİ BÖLÜM İSTİYORSANIZ DAHA ÇOK OYUMA İHTİYAÇ OLDUĞUNU BİLİYORSUNUZ. BUNU TEK BAŞINA YAPMAK ZORUNDA DEĞİLSİNİZ.KİTABI VE KONUYU SEVDİYSENİZ TÜM ARKADAŞLARINIZA ÖNERİN DERİM.

İnstagram: Sldakser





Continue Reading

You'll Also Like

3.7K 300 9
İkisinin de yolu ansızın çıkmaz bir sokağa çıktı. Bu bir sondu. Ya da her şeyin bir başlangıcı olabilir miydi? Belki de. Onlar için yazılan Kader en...
4.9K 185 5
20 bin dedi siyah takım elbiseli bir adam. 25 bin dedi hemen yanındaki uzun boylu olan adam kurbanlık koyun gibi dizilmişlerdi yine her gece olduğu...
1.9K 186 5
Mafya dünyasının acımasız lideri Maxim Petrov, kaotik yaşamından uzaklaşmak ve iç huzuru bulmak için yurt dışına kaçar. Ancak, gittiği yerde beklenme...
26.9K 938 10
Abisi Ahmet Karaman'ın düşman aileden kız kaçırması sonucu küçük yaşta abisinin hayatı ve sevdası için berdel olan küçük gelin Zeynep Karaman ve Ame...