Büyük Adamın Küçük Kadını

By BynOkuyucu1

7.3M 263K 113K

"Ne işin var bu saatte sokakta" dedi. Şaşırmadım bu tepkisine ne zaman geç saatte dışarı da olsam aynı sözler... More

1-Elbet Bir Gün
2-İçimdeki Kadın
3-Sadece Benimle
4-İyi Gelmek
5-Farkında Olmak
6-Umut
7-Olaylı Gece
8-İtiraf
9-Beklenmedik An
10-İlk
11-Biz
12- Yakınlaşma
13-Kırgın
14-Farkındalık
15-Otel
16- Alev Alev🔥
17-Değerli
18-Kırık Kalp
19-Uzlaşma
20-Bir Adım
22-Hastane
23-Karşılık
24- Aile Meselesi
25-Oyun
26-Kıskanç
27-Özlem
28-Teninde Yanmak
29- Kelebek
30-Duşa Kabin
31- Bitti
32-Yanlış Anlamalar
33-Fotoğraf
34-Çözüm
35- Biz? Part 1
35- Gecelik Meselesi
36-İsteme
37-Kaybettim
38- Affettirme Vol-1
39- Hastane
40-Eve Dönüş

21- Hesaplaşma

149K 6.5K 3.4K
By BynOkuyucu1

Önce beğenelim mi? 🖤

Ali gideli iki gün olmuştu. Son konuşmamız geldi aklıma 'Aslı denen kız gelecek mi seninle?' diye sormuştum kısa bir duraksamanın ardında gelmeyeceğini söylemiş ama iş uzarsa kendisine yardıma geleceğini de söylemişti.

Umarım iş uzamazdı ve o kız gitmek durumunda da kalmazdı. Şimdiden özlemiştim Ali'yi iki gün olmuştu ama bana o kadar uzun bir süreymiş gibi gelmişti ki... Bir iki kere telefonda konuşmuştuk sadece saate baktığımda gece on ikiyi geçtiğini gördüm. Uyumuşmuydu, yazsamıydım?

Kendi kendime verdiğim iç savaşımdan sıyrılıp mesaj yazmaya karar verdim. Direk WhatsApp'a girip adını bulup mesaj attım.

"Seni özledim." çok özlemiştim şuan ona yazabilecek pek bişeyim yoktu, özlemiştim. Alt dudağımı dişlerimin arasına kıstırarak dişledim. Mesaj yazdığım ekranı kapatmadan görüldü olmasını bekledim.

Yaklaşık beş altı dakika geçmişti çevrimiçi olmamıştı. Dudaklarım büküldü, üzülmüştüm uyumadan önce bir iki kelam edelim istemiştim.

Gözlerimi kapayıp telefonumu göğsümün ortasına yasladım. Gitmeden bir gün önce beni getirdiği çiftlik evinde yaşadıklarımız üşüştü aklıma içimde ki kıpırdanmaya anlam veremedim düşününce bile içimde birşeyler harekete geçiyordu. Yaşadığımda ise hissettiklerim kesinlikle tarif edilemezdi.

Erken olduğunu düşünüyordum ama bir o kadarda doğru o bana her dokunduğunda kendimi ona çekilmekten geri alamıyordum.

Ali'nin zincirlerinin kırıldığını görebiliyordum. Eskisi kadar katı değildi bana karşı içinde bana karşı olan tutumunun değiştiğininde çokça farkındaydım. Sevilmeye ihtiyacı vardı ve ben, bende ne var ne yoksa ona verecektim.

Düşüncelerimin arasında boğulurken iki göğsümün arasına yasladığım telefonum titredi. Heyecanla yerimden doğrulup titreyen ellerimle kilit ekranını açıp gelen mesajı okudum ekranı zaten kapatmadığım için direk mesajı ekrana düşmüştü. Boşta ki elimi kalbime yasladım.

Zavallım nasılda çırpınıyor!

"Bende seni özledim yavrum." Allah'ım sana geliyorum. Beni özlediğini yazmıştı gözlerimin heyecanla parıldadığına yemin edebilirdim.!

Anında cevap yazdım. "Ne zaman geliceksin Ali Ege?" gelsin artık!

Anında o da görmüştü ekranı kapatmamış, yazacağımı bekliyordu.

"Bilmiyorum Asya bir kaç günlük daha iş var, bitince geleceğim." yazıp göndermişti. Tekrar birşey yazıyordu, merakla bekledim. "Yanımda, yanında olmayı isterdim." Bende isterdim hemde deli gibi!

"Bende çok isterdim." üzgün emoji ile birlikte yolladım.

"Saat baya geç neden uyumadın?" uyku girmiyordu ki gözüme Gamze ile telefonda konuşmuştuk yaklaşık bir saat kadar sonunda dönmüştü ve yarın olsun görüşelim diye sabırsızlanıyordum.

"Uyku tutmadı." derin bir nefes alıp verdim. "Seninle konuşmadan uyumak istedim." diyerek mesajımı tamamlayıp gönderdim.

"Hımm" yazıp yolladı. Koskoca adamsın hımm ne ya dememek için kendimi zor tuttum.

"Bir fotoğraf atta gözüm gönlüm açılsın yavrum." telefon elimden düştü okumamla birlikte ay kalbim!

Tekrar elime aldım hızla tekrar okudum. Ekrandan çıkıp kameraya girdim ön kamerayı kendime ayarladım bir kaç poz denedim ama hiç biri istediğim gibi olmuyordu.

Denedim.

Denedim...

Ve tekrar tekrar denedim hiç biri istediğim gibi olmadı moral bozukluğu ile kafamı yastığa bırakıp öyle çektim.


(Bir saat bunu aradığıma belki inanmazsınız ama gerçekten bir saat bunu aradım 🤦‍♀️ Asya bu kız değil ama poz budur.)

Bıraktığım gibi çektiğim fotoğrafı göndermeye karar verdim. Görüldü oldu yaklaşık bir dakika cevap vermedi. Diyeceğini heyecanla bekliyordum.

Beğenmemişmiydi?

"Uykulu gözlerine kurban olurum." o böyle yazınca midemde derin bir sancı hissettim. Adam her yerime zarardı!

Utangaç bir emoji ile karşılık verdim yazdığı mesaja...

Önceden çekmiş olduğum bir fotoğraf vardı onu göndermek istiyordum. Aklı hep bende kalsın kimseye kaymasın istiyordum.

Fotoğrafa girdim baktım anlık bir gaflet ile göndere basıp gönderdim. Anında pişman oldum görmeden silmek istedim ama mavi tik olmuştu bile geç kalmıştım. Dudağımı tekrar dişlerimin arasına kıstırıp tepkisini beklemeye koyuldum.

"Ahh" diye yazılı mesajı geldi. Derin bir iç çektim. Birşey daha yazıyordu!

Yazıyor...

Yazıyor...

Yazıyor...

"Aklıma da kalbime de zararsın yavrum." ya sen yazmamak için kendimi zor tuttum.

"Ben..." yazdım. "Şey yani yanlışlıkla gönderdim Ali!" külliyen yalandı!

"Ergen gibi terletiyorsum beni güzelim, seninle işim var." derin bir iç çektiğini tahmin ediyordum.

"Uyu hadi bende bir duşa gireceğim" saat biri geçmişti uyusam iyi olacaktı erken saatte dersim vardı.

"Tamam sevgilim iyi geceler." yazıp yolladım.

"İyi geceler Asya" iç çektim.

"Seni çok seviyorum, iyi ki varsın." ilk defa sevdiğimi mesajla söylemiştim daha önce yüzüne karşı çok söylemiştim ama bu bizim için ilkti. Vereceği tepkiyi bekledim.

"Sende iyi ki varsın yavrum." Anında cevap yazması çok hoştu. Sevdiğimi söylediğime tepki vermemişti ama bu da yeterdi, şimdilik!

Mesajını görüldü yapıp bıraktım. Alarmı mı yediye kurup baş ucuma bıraktım telefonumu onunla konuşabilmiş olmanın huzuruyla gözlerimi kapadım.

~

Çalan alarmımla birlikte alarmımı kapayıp yattığım yerden kalktım hiç kalkmak istemesem de okul dolayısıyla mecburdum. Günlük rutinlerimi halledip dolabın karşısına geçip üzerime giyecek birşeyler aramaya başladım. Bordo dar elbisemi üzerime geçirip üzerime ceketimi alıp alt kata indim evde herkez uyuyordu zaten erken gittiğim zamanlarda kimse uyanmış olmuyordu.

Sporlarımı da ayağıma geçirdiğimde tam olarak hazırdım. Sonunda okula varabildiğimde Gamze okulun girişinde beni bekliyordu koşa koşa ilerleyip boynuna atladım çok özlemiştim.

Oda aynı şekilde sarılmama karşılık verdi. Ondan ayrılıp yüzüne baktığım da oldukça mutlu görünüyordu bu beni çok sevindirdi. Teyzesi iyiydi evdeydi, çok şükür ki uzun bir zaman sonra annesi orada kalmıştı ama Gamze derslerinden daha fazla geri kalmamak için dönmüştü.

"Bebeğim." dedim. "Çok iyi gördüm seni."

Gülümsedi. "İyiyim Asya çok iyiyim. Çok teşekkür ederim size Ali abiye yani o gün orada ödemeseydi biz çok sıkıntıya düşecektik ama geri ödicez yani yanlış anlama."

"Saçmalama istersen, geri ödemenizi Ali'nin kabul edeceğini sanmıyorum Gamze orda sizi geçiştirmek için öyle söylediğine eminim." yüzünde mahçup bir ifade belirdi.
Ben devam ettim konuşmama...

"Yeterli teyzen siz iyi olun başka hiç birşey önemli değil emin ol bende olsaydı saniye düşünmez bende verirdim Ali gibi." demiştim gözleri yaşarmıştı. "Biliyorum ki sende aynı şeyi yapardın. Kafana takma bu mevzuyu artık! Hadi içeri geçelim." dolan gözleri ile başını salladı kolunu belime sardı birlikte yürümeye başladık.

"İyi varsın kuzum." daha sıkı sardı belimi...

"Sen de iyi ki varsın Gamze." fazla mı duygusallaşmıştık?

Dersin olacağı sınıfımızda geldiğimizde yerimize geçip oturmuştuk.

Gözlerim sınıfta kim var kim yok diye bakınırken tip tip bana bakan Furkan ile keşişti anında önüme döndüm bakışlarında açıkcası hiç hayır yoktu. Bir kaç kere daha aynı bakışlarla bana bakarken denk gelmiştim attığı mesajından sonra ama çokta önemsememiştim.

Bugün daha bir farklı baktığını hissetmiştim. Gamze'ye bahsetmemiştim. Zaten ailesinde sıkıntıları vardı bir de benimle uğraşsın istemiyordum. Sadece Mert biliyordu genelde de beni yalnız bırakmıyordu ama o da bugün okula gelmemişti. O varken kendimi biraz daha güvende hissediyordum.

İlk dersimiz bittiğinde kantine inmiştik Gamze ile tost yaptırmış çay ile birlikte muhabbet eşliğinde kahvaltımızı yapıyorduk ikimizde evden yemek yemeden gelmiştik.

"Anlat bakalım Ali abi ile sen nasıl oldunuz? Ne ara oldu bu?" iç çektim dirseğimi masaya yaslayıp yüzümü avucuma yasladım benim onu çıldırtışım sonrasında ise beni öpmesi geçti aklımdan bir bir ah çekmekten kendimi alamadım fazla dalmış olmalıydım ki Gamze koluma hafifçe vurarak beni dürttü. Anında kendimi toparladım.

"Şey ben biraz onu kızdırdım bilerek yaptım aslında o-oda beni öptü. Başkasıyla olucam diye tehtit ettim onu kendimce..." gözlerini belerterek bana baktı.

"Bakma öyle yalandan söyledim ama sonuç verdi. Şimdi birlikteyiz çok yeni henüz ama çok mutluyum Gamze."

"Seviyor mu seni yani." yüzüm asıldı.

"Yok, yani sanırım bilmiyorum Gamze..." İki elimi de yüzüme kapadım.

"Bana dokundu, dokunuyor engel olamıyorum."

"Ne!" diye çığlık atarcasına kantinin ortasında tepki verdi.

"Kızım sessiz olsana!"

"Birlikte mi oldunuz?" sesini bir tık daha düşürerek sormuştu. Yüzünden şaşkınlığını çok net seçebiliyordum. Ona anlatmaktan çekinmiyordum hiç birşeyimi ...

"Y-yok erken olduğunu söylüyor oraya gelene kadar işte dokunuyor bana öpüyor, seviyor... Bilmiyorum yatakta çok aşık gibi ama sadece yatakta normal zaman da öyle hissedemiyorum. Sanki sadece o zaman varım onun için..." yüzüm düşmüştü. Farkındaydım herşeyin ama karşı da çıkmıyordum işte...

" Erkek değil mi hepsi aynı! " diye söylendi Gamze...

"Ama zaten seviyorum da demiyor ki. Ama eskisi gibi de değil bana karşı daha sıcak daha yakın... Bilmiyorum Gamze ama ben ona karşı koyamıyorum tek bildiğim bu."

"Ah benim kuzum nolcak senin bu Ali aşkın? Kaç senedir Ali Ali diye dedin durdun."

"Oldu ama artık benimle Gamze... Hiç olmadığım kadar yakınım ona yetiyor bana."

"Nereye kadar yetecek kuzum? Bir zaman sonra daha fazlasını isteyeceksin vermezse ne olacak. Yatakta mı iyi olacaksınız sadece?" gözlerim doldu ondan kaçırdım bakışlarımı sol gözümden bir damla yaş düştü hızlıca sildim burnumu çektim.

"Ah be güzelim." dedi kollarını açtı bana, "Gel buraya!" sarılıp kollarında ağladım.

"Sen mutlu ol da gerisi benim için önemsiz, sen yanlış birşey yapmazsın." sırtımı sıvazladı.

"Teşekkür ederim hep yanımda olduğun için."

"Her zaman. Kalk hadi sümüklü derse geç kalıcaz yoksa..." kendimi toparlayıp kalktı masadan birlikte ortak olan son dersimize de girdik Gamze burdan sonra yokluğunda giremediği dersler için etüte kalacaktı.

Ali'ye mesaj atmıştım ama görmemişti derse girmeden hemen önce, o gördüğü zaman o bana dönerdi. Yoğun oluyordu gün içinde...

Sonunda derslerim bitmişti okuldan ayrılma saatim gelmişti Gamze ile vedalaşıp çıktım okuldan bugün Mert'te yoktu o olmadan durağa geçmiyordum.

Her ne kadar dile getirmek istemesemde Furkan'ın o mesajından sonra korkuyordum. Mesajdan Ali'ye bahsetmemiştim direk silmiştim bir yanım pişman bir yanım değildi söyleseydim Ali'yi tanıyordum durmazdı gider Furkan'ı öldürmekten beter ederdi. Benim yüzümden zarar görmesini istemiyordum söylemememin tek sebebi buydu.

Durak okula yaklaşık bir on dakika mesafedeydi. Yavaş ve tedirgin adımlarla yürüyordum şansıma da etrafta hiç kimsecikler yoktu yoldan geçen bir iki araba dışında düşüncelere dalmış yürüyorken arkamdan duran bir araç hissettim ama dönüp bakma gereği görmedim yoldu sonuçta...

Arkamda adım seslerini işitmemle ağzıma dayatılan eterli pamuk sayesinde bilincini kaybetmem sadece bir kaç saniye sürdü. Çırpındım ama boşunaydı...

Ama kulağımda ki sesi çok iyi tanıyordum.

"Şimdi hesaplaşma vakti güzelim!"

Furkan!!!

~


Gözlerimi açtığım da ormanlık bir alan da buldum kendimi kaşlarımı çattım ne işim vardı burada sonra aklıma gelenlerle birlikte hareketlendim, ellerim bağlanmıştı bir sandalyeye oturtulmuştum. Yan tarafımdan gelen gülme sesiyle birlikte o tarafa döndüğümde Furkan ile karşılaştım ve arkasında da tanımadığım bir adam vardı.

Olduğum yerde ayaklandım bağlı olan tek yer ellerim ve ayaklarımdı ellerimi oynattım ama bileklerimi kesmekten ileri gitmedi ip canımın acısıyla durdurdum hareketlerim...

"Ne istiyorsun?" diye bağırdım.

"Heesaplaşacağımızı dile getirdiğimi düşünüyorum güzelim." güzelim demesiyle yüzümü ekşittim. Yanıma adımlayıp tam karşımda durdu elini yüzüme uzattı kafamı hemen arkaya çağırdım sinirlenmiş olmalı ki saç köklerimi kavrayıp hızla asıldı.

"Ahh! Şerefsiz, it!" yüzüne tükürdüm. Boşta ki eliyle yüzünü sildi.

"Salih!" diye bağırdı arkada ki adama kafasıyla işaret etti beni, adam anlamış gibi hızla bana doğru gelmeye başladı kaçamadım olduğum yerden kıpırdayamdım.

Kollarımı arkadan sımsıkı tuttu adam dik durmamı sağladı. Aynı anda sağlam bir tokat yedim başım yana döndü çenemdem sımsıkı tutup kendine çevirdi beni, "Yediğim dayağın orda kalacağını mı sanıyordun! Ağzıma sıçtı lan adam demek ki o kadar değerlisin onun için bakalım değerlisine zarar gelince ne yapabilecek!" korkuyordum, çok!

Bin pişmandım Ali'ye söylemediğim için gene de karşısında dik durmaya çalıştım.

"Orospu!" Ne orospuluğu mu görmüştü ona yüz vermediğim diye orospu mu oluyordum? Bir tokat daha yedim ağzımda kan tadını hissettim. Dudağımın kenarından kaydı aşağıya doğru yavaşca.

"Gücün bana yetiyor dimi adam olsaydın da Ali'nin karşısına çıksaydın ya!" Öyle bir tokat attı ki feleğimin şaştığını hissettim. Adamın kollarından sıyrılıp yere düştüm.

Aynı anda karnıma sağlam bir tekme yedim iki büklüm olduğum yerde sırtıma, karnıma derken devam etti tekmeleri... Nefes alamaz gibi oldum.

"Gücümün sınırını sorgulamak sana mı kaldı lan!" sesler kafamdan bir bir siliniyordu.

Sonra durdu. Diğer adamın sesini işittim zor bela "Dur abi öldüreceksin kızı!"

"Gebersin orospu!" yüzümün yanına birşey fırlatıldı aynı anda bileklerim çözüldü, kıpırdayamayacak haldeydim. Sesler uzaklaştı gitti ben ise bilincimi kaybettim...

~

Gözlerimi aralağım da yerde düştüğüm gibi duruyordum. Aldığım nefes kaburgalarıma battı. Çok kötüydüm. Etrafa bakındığımda hava kararmak üzereydi. Kendimi toparlamaya çalışıp çantama uzandım.

İçinden zorla telefonumu çıkardığım da Gamze'nin aramış olduğunu gördüm anında üzerine tıkladım kulağıma götürmeye halim bile yoktu.

Hopörler kısmına tıkladığımda gözlerimi kapadım yavaşça aldığım nefes batıyordu ölecek gibi hissediyordum sancısından...

"Alo, neredesin güzelim kaçtır seni arıyorum." neşeli çıkan sesiyle cıvıldadı.

"Gamze" dedim ağlar gibi devam edemedim.

"Asya sen iyimisin?" endişeli ses tonuyla, sesimi toparlamaya çalışıp tek düze bir tonla konuştum.

"F-Furkan beni dağ gibi bir yere getirdi." çığlık attı telefonun ucunda "Asya!"

"D-dur lütfen zor nefes alıyorum dinle beni... Dövdü..." hıçkırdım. "İ-iyi değilim konum atıcam al beni burdan."

"T-tabi hemen, kapama telefonu benimle kal." endişeliydi sesi...

Konuşmayı alta alıp binbir zorlukta konumu gönderip yan yatma konumdan sırt üstü döndüm. Hareket etmemle birlikte canım çok daha yandı.

"Ahh" hıçkırdım, ölüyordum sanki canım çok yanıyordu.

"Asya, iyi misin? Asya!" cevap veremedim. Konuşurken canım yanıyordu. Tekrar hıçkırdım, ağlıyordum kendimi tutamıyordum. Ben böyle bir acıyı daha önce hiç yaşamamıştım. Babamdan bir tokat dahi yememiştim ki...

Kararan havayla birlikte korkum daha da artmıştı. Yarım saat geçmişti. Kıpırtısız olduğum yerde yatıyordum. Telefon hala açıktı. Gamze arada bir birşeyler söylüyordu ama inlemekten başka bir tepki veremiyordum.

Etrafta duyduğum araç ve ambulans sesinden sonra gözlerimi yumdum, sonunda!

"Asya!" yanıma koşan adım sesleri vardı. Gamze başucuma yere attı kendini gözlerim yarı aralık onu izliyordum. Eli yanağıma gitti ama dokunamadı.

"Şerefsiz!" dedi. "Ne yapmış sana." gözleri dolu doluydu yaşlar bir bir akıyordu.

"Hanfendi müsade edin lütfen." ambulans görevlileri Gamze'yi kenara çekti. Boynuma boyunluk taktılar. Ve solunum desteği verdiler anında bu biraz daha iyi hissettirdi. Sonunda kendimi bıraktım. Bilincimi açık tutmaya çalışmaktan çok yorulmuştum.

Etrafımda olan şeyleri duyabiliyor, hissedebiliyor ama tepki veremiyordum. Hastaneye geldikten sonra müşade odasına aldılar beni annemler de buradaydı. Annem ağlıyordu. Babam da farksız durumda sayılmazdı.

Gözlerimi araladım. Baş ucumba bekleyen aileme gülümsedim.

"İyiyim ben niye ağlıyorsunuz?" dedim zor bela, elimin biraz üzerinde serum takılıydı. Annem bir yanıma babam bir yanıma gelip elimden tuttular.

"Aklım çıktı annem sana birşey oldu diye." elimin üstünde ki elini çevirip tuttum.

"İyiyim sultanım." kesik bir nefes alıp verdim. İçeri giren hemşire annemleri uyardı.

"Zorlamayalım lütfen hastayı!" başucuma gelip cihazla bir kaç birşeyi inceledi. Solunum maskesini ağzıma taktı.

"Çıkarmayın lütfen. Destek almanız gerekiyor." başımı salladım.

Telefonum çaldı o esnada Gamze'nin elindeydi. Ali diye kıpırdattı dudaklarını dışarı çıktı konuşmaya söyleme demek isterdim ama annemler yanımdaydı birşey diyemedim.

"Hastayı biraz sonra normal odaya alacağız. Doktor gerekli bilgiyi size gelip orada verecek, küçük hanım bir kaç gün misafirimiz olacak." babam başını salladı.

"Tamam kızım çok sağol." hemşire hafifçe gülümsedi.

"Şimdi hastayı biraz yalnız bırakın dinlensin." kapıyı gösterdi eliyle bana bakan aileme gülümsedim. İyiyim demek istedim tekrardan.

Çıktılar odadan birlikte... Beş dakika falan sonra Gamze girdi içeriye telefonu bana uzattı.

"Seninle konuşmak istiyor Asya." yüzü endişeliydi dudaklarını kıpırdattı. Çok sinirli yaptı. Dudak okumayı biliyordum.

Ağzımdaki maskeyi çekti kulağıma yaklaştırdı telefonumu.

Nefesimi toparlayıp, "Sevgilim" dedim titreyen sesimle...

"Yavrum" derin bir soluk bıraktığını duydum. "İyi misin?"

Onun sesini duyunca ağlama istediğimi bastıramamıştım. Hıçkırdım. Sinirlerim boşalmıştı.

"İ-iyiyim sevgilim."

"Belasını sikicem o şerefsizin! Aklım çıktı lan Gamze ormana kaldırmış diyince ormana kaldırmak neymiş görecek o pezevenk!" çok sinirliydi.

Zor nefes alıyordum Gamze anlamış olacak ki telefonu kulağımdan ayırdı. Hava maskemi geri taktı. Bana veda etme hakkı bile tanımamıştı. Oda benim için endişeleniyordu çok haklıydı.

"Ali abi maskesini takması gerekiyordu. Zorlanmaması lazım."

"Kötü birşeyi yoktu hani?" dediğini duydum öfkeliydi sesi çok!

"K-kaburgaları ezilmiş nefes almakta zorlanıyor."

"Öldürücem o iti!" sessiz kaldı Gamze...

"Birşey olursa haber ver bana Gamze!"

"Tamam Abi veririm." kapattılar telefonu Gamze gelip elimi tuttu. "Mahvedecek onu!" dudağını ısırdı hafifçe gülümsedi bana.

"Asya... Aklı çıktı sana bişey oldu diye sesinde ki çaresizlik ne biliyim endişe seven bir adamın endişesi güzelim." bir eliyle saçlarımı okşadı gözümün kenarından yaş aktı. "Bence o seni seviyor. Tam emin değilim ama bir tezim daha var o da gerçekleşirse emin olucam." kaşlarımı çattım maskeyi çıkarmak için elimi kaldırdım ama beni engelledi.

"Hiç boşuna çıkarma söylemicem hadi uyu sen biraz sonra odana alıcaklar seni." günün yorgunluğuyla gözlerimi kapattım. Kısa bir süre sonra odama alınmıştım. Gamze annem ve babamı zorla eve göndermişti o kalacaktı yanımda başta çok diretmişlerdi ama ikna etmişti onları iyi de etmişti sabaha kadar burda heba olurlardı.

"Yüzümü görmek istiyorum Gamze." konuşurken yüzüm geriliyordu. Tahmin edebiliyordum ama gene de görmek istiyordum.

"Bakmasan mı?" dedi çekinerek.

"Lütfen Gamze..." telefonunun ön kamerasını yüzüme tuttu. Yüzüm gözüm şişmiş yanağımda ve çenemde parmak izi vardı, dudağım patlamış ve kan oturmuştu kenarına halime üzüldüm. Ali gelene kadar iyileşirdim umarım beni bu halde görmezdi.

Furkan'a birşey yapıp başına bela almasından korkuyordum benim yüzümden...

"Hadi artık dinlenme vakti." başımı sallayıp gözlerimi yumdum.


Gözlerimi açmadan elimi oynatmak istedim ama elimin üzerinde bir ağırlık vardı. Hareketimi hisseden eli birden elimi kavradı.

"Güzelim." dedi Ali'ydi kalbim hopladı Ali burada yanı başımdaydı rüya mı görüyordum?

Gerçek olma ihtimali yüzde kaçtı?

BÖLÜM SONU...

Bir hafta üzerine sonunda buradayım beğeni ve yorumlarınızı benden esirgemeyin lütfen.

Upuzun bir bölümle geldim tam tamına 2600 kelime yazdıklarımın en uzunu.

Beni anlayanlara çok teşekkür ediyorum. Perşembe ve pazar günleri bölüm atıyorum sınır geçse de geçmese de en geç o bölüm pazar günü gelir.

Arkadaşlar ben çalışıyorum 7.30 da evden çıkıp 19.00 da eve geliyorum haliyle yazmaya vaktim olmuyor pazara aksıyor ama bir haftayı asla aşmam bunu bilin öyle okuyun.

Sınırı ise geçen bölümün yorum ve beğeni sayısına bakarak koyuyorum.

2200 oy ve 1200 yorum 💙

İyi okumalar dilerim.

Continue Reading

You'll Also Like

4.8M 263K 94
Benim ruhum delik delikti. Biri benim anahtarımı bulup açsa ve o ruhu çıkarsa , ruhumun üzerindeki yanık izlerinden , hayal kırıklığı izlerinden , ac...
94.4K 2.6K 45
Arkadaşı tarafından para için ihanete uğrayan bir kızzın adama mahküm edilmesi ön izleme : 3.bölüm Helin ben çok özür dilerim pişman oldum gerçektenn...
617K 18K 26
(Cinsel içerikli sahneler, yaş farkı ve daddy isuess içermektedir.) Ölü çocukluklar yaşamaya devam eden ölü insanlar doğurur... Kapak @-necirvan a ai...
131K 524 11
Her bölümde farklı bir seks hikayesi olacaktır. ona göre okuyunuz