Rehine Aşık ( Askıda )

By JadeHisui

303K 8K 296

Hayatın zorluklarına göğüs germeye çalışan, güçlü gözükmek isteyen, bir o kadar da korkak ve narin olan ünive... More

1-Melek gibi kız
2-Mafyanın oğlu?
3-Ama bu bir suç!
4-Akıllı Ol! Yoksa...
5-Pislik Herif!
6-Uras'ın Teklifi
7-Çocuk Odası
8-Arkadaşım nerede?
9-Sen Benimsin!
10-Bana Ait Olduğunu Söyle!
11-Kıskanç
12-Mutlu Olacak mıyız?
13-Aşk böyle bir şey miydi?
14-Hayatımı Ele Geçirdin...
15-Yanımda Ol
16-Bu İmkansız! Ya Değilse?
17-İlgili Baba
18-Empati
19-Şimdi kazanan kimdi?
20-Öfke
... Yazardan ...
21-Anılar
22-Senden nefret ediyorum
23-O, benim kadınımı kaçırdı!
24-Ne?
26- Kim bu Gökhan?
27-Seni Nereye Bırakayım?
28- Aşık Olmak Bana Göre Değil
29-Bırak Uzak Kalsın
30-Güneş
31-Çelikhanlar
32-Endişe
33-Karşılaşma
34-Hisler
35-Zor Karar
36-Albüm

25-Ozan'ın Sırrı

5.6K 143 11
By JadeHisui

Özge bu kadar hırpalanmanın sonucunda daha fazla uyanık kalamamış ve sabaha karşı kendini uykuya teslim etmişti. Ozan ise hiç uyumamış öylece oturmuştu. Hâlâ Özge'e bunu nasıl yaptığını düşünüyordu? Kıza yaşattıkları aşkından falan değildi elbette bunu kendide biliyordu. Elleriyle yüzünü kapadı ve bedenini geriye doğru attı. Eski kanepe ona gıcırdayarak cevap verdi. Kendi kendine dürüst ol dedi. Özge, Uras değil de başka bir adamla birlikte olsaydı yine bu kadar mücadele eder miydin? Cevap bariz bir şekilde netti. Sesli bir şekilde kendine cevap verdi "Hayır!"

Babası ölene kadar, Tolga ile arası çok iyiydi. Abisi onun için bir liderdi. Örnek aldığı, özendiği tek kişiydi. Çok akıllıydı. Sadece derslerde değil her konuda iyiydi. Babalarının yüzünü pek göremediğinden, abisi Ozan için her ikisi de demekti. Sonra babaları öldü ve Ersin Kaya gelip Tolga'ı aldı. Onu Uras'a uşak yaptı. Tolga, Uras için çalışmaya başlatıktan sonra asla eskisi gibi olmadı. Ozan'a karşı her zaman mesafeli davranıyor onu kendinden uzaklaştırmaya çalışıyordu.

Ne kadar hatırlamaktan nefrette etse zihni onu eski anılarına götürmüştü. Babaları öldükten sonra, anneleri resmen yoldan çkmıştı. Kendini alkole vermişti ve sokakta tanıştığı bir adamı eve almıştı. Adam, evi kendi meyhanesine, kumarhanesine çevirmiş, annesi ile birlikte her türlü pisliği Ozan'ın gözü önünde yaşamaya başlamıştı. Ozan birden titremeye başladı. Hayatının en karanlık gecesini hatırladı. Annesinin alkolden baygın düştüğü gece, adam Ozan'ın odasının kapısını tıklatmıştı. "Delikanlı" Ozan adama "Defol" diye cevap verdikten sonra yorganını geri kafasının üstüne çekmişti. "Annen iyi değil bir gelip baksan diyorum!" Ozan yine bağırdı. "Ona bir şey olmaz!" Adamın sesi daha da endişeli gelmeye başladı. "Ölmüş olabilir!" Ozan aniden yataktan fırlayıp kapıyı açtı. Adam zafer kazanmışcasına pis bir şekilde sırıtıyordu. Ozan "Ne diye gülüyor..." derken adam eliyle ağızını kapatıp, Ozan ile birlikte odaya girdi. "seni ilk gördüğümden beri benim ufaklık seni arzuluyor!"

Ozan kendine tokat attı. O gecenin devamını hatırlamak istemiyordu. Henüz daha çocuk yaştayken o adamın ona yaşattığı acıyı yıllarca bastırmıştı. Şimdi neden hatırlıyordu ki? Aynısını Özge'e yaşattığı için olabilir miydi? Birden ayaklandı. "Off!" dedikten sonra Özge'nin uyuduğu odaya ilerledi. Daha fazla kendi ile iç hesaplaşma yaşamak istemiyordu.

Kapının önünde öylece dururken yine anıları gözünün önüne geldi. Adamın tecavüzüne uğradıktan sonra evden kaçıp abisine gitmişti. Saatlerce kapısının önünde oturmuştu ama Tolga gelmemişti. Tolga hep, Uras'ın yanındaydı. Bu yüzden başına ne geldiyse, hepsinin sorumlusu Uras'tı. Kapıyı araladı ve Özge'i uyurken gördü. Önce abisi, sonra sevdiği kız... Olmaz anlamında başını salladı. Özge'i o kadar kolay kaybetmeyecekti.

Odaya girdi ve Özge'nin yanına kıvrılıp belinden sarıldı. Özge tuhaf bir şekilde kendini Uras'ın evinde onun yanında gibi hissetti ve uyku sersemi "Uras" diye mırıldandı. Ozan yavaşça kendini geri çekti "Uras burada değil" dedi. Özge uyandı ve irkilerek Ozan'dan uzaklaştı. "Defol git yanımdan" Ozan sırt üstü uzanıyordu ve ellerinin karnının üzerinde birleştirip, tavana bakarak konuştu. "Olmaz." Özge ayaklandı. "İyi sen yat burada ben içeri giderim." Ozan hızlıca yerinden fırladı ve kapının önünde durup kollarını açtı. "Yapma" derken gözleri kızarmıştı. Özge şaşırarak yüzüne baktı. "Ne bu şimdi?" Ozan ağlayarak, "lütfen" dedi. "Ozan çekil önümden!" Ne olursa olsun Özge, yufka yürekli bir kızdı ve Ozan'ın bu haline acımaktan kendini alıkoyamıyordu. Buna rağmen sert tavrını korumak için kendini zorluyordu. "Sende beni yalnız bırakıp, Uras'ın olma." Özge yüzünü buruşturdu. "Ne saçmalıyorsun sen ya?" Ozan karşısında tıpkı küçük bir çocuk gibi durmuş, korku dolu gözlerle bakıyordu. Ağlayarak olduğu yerde çömeldi ve elleriyle başını tutup kendini sallamaya başladı. "Yalnız bırakma beni" "Yalnız bırakma" "Korkuyorum." Ozan'ın bir çeşit sinir krizi yada atak geçiriyordu ve Özge onun bu halini ilk defa görüyordu.

Hemen Ozan'ın karşısında dizlerinin üzerinde durdu ve Ozan'ın yüzünü elleriyle kavradı. "Ozan bana bak!" "Ozan!" "Kendine gel!" Ozan ise hızlı bir şekilde şu cümleyi tekrarlayıp duruyordu. "Özür dilerim." "Özür dilerim." "Özür dilerim. Özge sonunda bağırdı. "TAMAM! AFFETTİM! KES ŞUNU!" Ozan son kez "Özür dilerim" dedikten sonra aniden sustu ve boş bakan gözleri birden düzeldi. "Sana anlatacağım" dedi. Özge kaşlarını çatarak, "Neyi?" diye sordu. "Neler yaşadığımı" Özge yorulup sonunda popo üstü oturdu ve Ozan'ın yanına gelip sırtını kapıya dayadı. "Anlat"

Ozan henüz 14 yaşındayken başına gelenleri soğuk kanlılıkla anlatmaya başladı ama Özge'nin yüzüne hiç bakmıyor sanki kendine kendine konuşur gibi bir tavır takınıyordu. Özge ise Ozan'ın ağızından çıkan her sözcük ile daha fazla şaşırıyor, üzülüyordu.

Özge'e göre Ozan'ın yaşadıkları çok zor bile olsa bundan sorumlu tuttuğu kişinin Uras olması yanlıştı. Sonuçta babasını Uras öldürmemişti. Abisini de kendine o uşak yapmamıştı. Bunları Ersin yapmıştı ve yinede Ersin bile sorumlu tutulamazdı. En büyük suçlu annesiydi. Neden bu kadar Uras'a karşı bilenmişti? Anlam vermek zordu.

Birden ayaklandı ve ellerini Ozan'a uzattı. "Kalk haydi. Acıktım" Özge'nin duyduklarıyla alakalı hiç yorum yapmaması Ozan'ı şaşırtsa da bir açıdan rahatlamıştı. Özge artık onun içinde kopan fırtınaların, acıların farkındaydı. Bu ne kadar ona yaşattıklarını telafi etmese de, birbirlerini anlayabileceklerini umdu. Ellerini tuttu ve Ozan da ayaklandı. İçeri geçtiklerinde, Ersin'in yanlarında gönderdikleri adam elinde poşetler ile kapıdan giriyordu. "Yiyecek getirdim." Ozan başını salladı ve "Sağol" dedi. Bu sırada adam Özge'e acıyan gözlerle baktı. Ozan üzerine çıkmadan önce ki boğuşmalarını ve Özge'nin çığlıklarını duymuştu. Özge'den gözlerini çektikten sonra Ozan'a bakarak konuşmaya başladı. "İsmim Gökhan, bir şeye ihtiyacınız olduğunda adımı seslenmeniz yeter zaten telsizde bıraktım." Bunu söyleme amacı aslında, Özge'e duyurmaktı ve Özge mesajı almıştı. İri gözlerinin içi gülümseyerek Gökhan'a baktı. Ozan "Teşekkürler" dedi ve bir an önce Gökhan'ı postalamak istediğinden kapıyı açtı. Gökhan evden çıkarken son bir kez Özge'e baktı.

Diğer adam ile birlikte kaldıkları kulübe hemen yan taraftaydı. Kulübenin girişinde ki basamaklara oturdu ve bir sigara yaktı. Hayat insanları bir şekilde hiç istemediği yerlere istemediği insanlarla yaşamaya sürüklüyordu. Kendisi de bunu yaşamıştı. Hayatta bir tek annesi vardı ve 18 yaşına kadar kendi halinde sıradan bir hayat süren genç bir delikanlıydı ta ki adamın birisi karşısına çıkıp "ben senin babanım" diyene kadar.

Kendini düşünmeyi bırakıp, Özge'e kafa yormaya başladı. Bu kız nasıl Kaya ailesinin ağına düşmüştü? O kadar saf bir yüzü, narin bir duruşu vardı ki bu adamlarla işi olması çok saçmaydı. Ona acımıştı hemde çok. Burada bunları yaşamayı hak etmediği bariz bir şekilde belliydi. Sesli bir şekilde "neyse" dedi ve sigarasını söndürüp, içeri girdi.

Uras ve Tolga yolun bir saatini geride bırakmışlardı. Tolga "daha önce hiç ormana gitmedim" dedi. Uras biraz durdu ve "Sahi mi?" diye sordu. "Evet, halbuki sizinle o kadar çok yerde bulundum." Uras evet anlamında başını salladı. "Gerçekten öyleydin sen herkesten çok yanımda olan tek kişisin." Tolga duyduğu bu cümle ile gururlandı. Yıllardır ilk defa efendisi olarak gördüğü adam ona iltifat etmişti. Halbu ki Uras'ın içi şüphe doluydu. Tolga ona ne kadar bağlı gibi gözükse de Uras kardeşin ne demek olduğunu iyi bilirdi. Kendini Tolga'nın yerine koyamıyordu bile, gerçekten Uras'a karşı gelmeden Ozan'ın başına neler geleceğini kabullenebilecek miydi? Bu olasılık Tolga için bile vardı. Özge'i özlemişti. Onu geri almadan artık yaşayamazdı. Özge'i kurtardıktan sonra buralardan gitmelilerdi. En azından bir süre belki de başka bir ülke de olmalıydılar. İçinden bir ah çekti. Aralarında ki aşk alevlenmişti ama bir türlü başlayamadan ayrı düşmüşlerdi. Uras gibi zor hisseden bir adam, şimdi duygularının esiri olmuştu. Özge ondan uzaktayken aldığı nefes bile batıyordu.

Emel, Tuğçe'nin kırmızı renk cooper arabasına binerken tedirgindi. "Peşlerinden gitmemize kızmayacaklar mı?" Tuğçe "Korktuysan gelme" dedi. Emel kaşlarını çattı. "Kim korkuyormuş? Asla!" dedikten sonra arabaya bindi. Tuğçe'de sürücü koltuğuna oturduktan sonra motoru çalıştırdı. "İnan bana orada olmamız lazım." Emel haklısın dercesine başını salladı. İlk defa Tuğçe ile aynı fikirdelerdi. İçinden 'kimse zarar görmeden, Özge'i alsakta bu konu kapansa' diye diledi. Aklına Tolga geldi. Neden şu an onu düşünüyorum ki diye kendine kızdı. Birden Uras'ın onu vurduğunu hayal etti ve sesli bir şekilde "hii" sesi çıkarttı. "Neyin kafasını yaşıyorsun sen?" Tuğçe'nin bu sorusuna omuz silkerek cevap verdi. Tolga'a aşık falan olmadım diye düşündü. Öyle bir adama aşık olursan, başına hiç iyi şeyler gelmez Emel! kendine kızdıktan sonra, bak Özge'nin haline diye ekledi. Bu sırada düşüncelerinden dolayı değişen yüz ifadeleri, Tuğçe'nin ilgisini çekmişti ve Emel'in yüzüne dalgacı bir tavırla yan yan bakıyordu. "Önüne bak! Bir dönmeyle aynı arabada ölmek istemem!" Tuğçe kıkırdadı "bende bir şizofrenle ölmek istemem." Emel homurdanarak birkaç laf daha etti ama Tuğçe'nin anlayamayacağı kadar ağızının içinde yuvarlamıştı kelimeleri.

Continue Reading

You'll Also Like

381K 4.3K 15
YENİDEN YAZILIYOR 🍷⛓️🌓 Nefretten aşka... Enemies to lovers... ⛓️ ~mafya İyi kalpli ama yaşadığı ilişkiler yüzünden kırık olan Ahu ablası evlenince...
122K 2.6K 20
༺༻ Bütün hakları saklıdır "Ben geldim" Gülümseyerek ve son harfi uzatarak kurduğum cümle ile o da gülümsedi. Sandalyesini biraz masadan geri çekti...
3.2M 117K 64
Berdel'e kurban gitmiştim. Hiç tanımadığım, bilmediğim bir adamla evlendiriliyordum. İkiz erkek kardeşim yerine ben hayatta kalmıştım, ben yaşamıştım...
Haz By 🍀

Romance

105K 1.2K 14
"Siktir, kırmızı senin rengin." Sütyenimin açıkta bıraktığı göğüslerimi öpmeye başladı. Bir eliyle kalçalarımı sıkıyor diğeriyle de kasıklarımı okşuy...